Sağlıklı bir karaciğer için sağlıklı bağırsaklara sahip olmak gerekir. Bağırsaklarımızdan kalbe dönen kanın ilk önce uğradığı yer karaciğerdir. Bu bakımdan karaciğer ile bağırsaklarımız arasında yakın bir ilişki mevcuttur.
Bağırsaklardaki zararlı bakterilerin sayısının artması da karaciğer yağlanması, iltihabı hatta sirozuna yol açmaktadır. Bu yüzden beslenme alışkanlıklarında bağırsaklarımızda yararlı bakterilerin sayısını artıran prebiyotiklerin önemi de oldukça fazladır.
Sağlıklı bir karaciğere sahip olmak kısa süreli uygulanan kürler ile değil ancak bir hayat tarzı değişikliği ile mümkün olabilir. Bunun için yapılması gereken ilk şey obeziteden kaçınmak, ideal vücut kilosunu korumak, egzersiz yapmak ve sağlıksız besinlerden uzak durmaktır.
Sağlıksız olarak nitelendirdiğimiz ve uzak durulması gereken gıdaların başında ise karbonhidrat, doymuş yağ, trans yağ içeren ürünler, işlenmiş gıdalar ve yüksek früktoz içeren şekerli içecekler gelmektedir.
Ekmek, unlu mamuller, tatlılar, pilav, makarna, patates kızartması, yağlı soslar, yağlı etler soframızda azaltılması gereken yiyeceklerdir.
Karaciğerin detoks kabiliyetini sağlayan esas antioksidan glutatyondur. Vücudumuzun glutatyon depolarının yüksek tutulmasını sistein, sülfür, selenyum, C vitamini içerikli gıdalar ile sağlayabiliriz.