11.05.2024 - 14:40 | Son Güncellenme:
Vücudumuz kendini uykuda yeniler. Uyku fiziksel, zihinsel, psikolojik ve ruhsal sağlığın temel şartlarındandır. Ancak uykuda solunum durması (uyku apnesi) oldukça sık görülen bir hastalık haline gelmiş durumda. Uyku apnesi alanında çalışmalar yapan Prof. Dr. Yüksel Peker, “Uyku apnesinin gece görülen belirtileri horlama, huzursuz uyku, tanıklı solunum durması, gece terlemesi, reflü ve sık idrara kalkmadır. Gündüz semptomları arasında sabah yorgun ve baş ağrısıyla uyanma, ağız kuruluğu, gündüz aşırı uykululuk hali, unutkanlık, konsantrasyon bozukluğu ve depresif duygudurum gelmektedir” dedi.
“Genelde aşırı kilo problemi olan kişilerde görülmekle birlikte, normal kiloda olup da ileri derecede uyku apnesi tanısı konulan vaka sayısı da oldukça fazladır” diyen Prof. Dr. Peker, “Genetik faktörler, üst solunum yollarında anatomik darlıklar, çene yapısı, sigara, alkol ve bazı ilaçlar da uyku apnesinin ortaya çıkmasına neden olan faktörler arasındadır” bilgisini paylaştı.
Uykuda solunumun sık durmasıyla derin ve kaliteli uykuya yeterli derecede girememe, kanda oksijen seviyesinin sık düşmesi, karbondioksit seviyesinin artması ve stres hormonlarının aktivasyonuyla hem kısa vadede hem de uzun vadede istenmeyen etkiler ortaya çıkıyor.
“Uyku apnesinin gündüz uykululuk hali nedeniyle trafik kazalarına ve iş kazalarına neden olduğunu gösteren çok sayıda çalışma mevcuttur” ifadelerini kullanan Peker, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bunun dışında uyku apnesinin yüksek tansiyon başta olmak üzere, kalp damar hastalıkları, kalp ritim bozuklukları, inme, uykuda ani ölüm gibi komplikasyonlara yol açabileceği çalışmalarda gösterilmiştir. Uyku apnesinde hormon dengesi de bozulduğundan diyabet, cinsel isteksizlik ve iktidarsızlık gibi problemler de görülebilmektedir. Zaten altta yatan diyabet, kalp hastalığı, akciğer hastalığı gibi durumlarda, bunlara uyku apnesinin eklenmesiyle ana hastalığın ilaçlarla kontrol altına alınamaması riski de mevcut.”
Uyku apnesinden şüphelenilen durumda hangi tetkikler yapılıyor? Prof. Dr. Yüksel Peker, “Gece uyku testi yapılmaktadır. Bu testler genelde hastanede uyku laboratuvarında uyku evrelerinin, solunum ve kalp fonksiyonlarının sensör ve elektrotlarla kaydedilmesiyle, uyku teknisyeni gözetiminde gerçekleştiriliyor. Uyku evreleri ölçülmeden, sadece solunum ve kalp fonksiyonları kayıtlarıyla da evde yapılan uyku testleri var” açıklamasını yaptı.