Pazar"Patron olmak istemiyorum, ben halimden memnunum"

"Patron olmak istemiyorum, ben halimden memnunum"

13.02.2005 - 00:00 | Son Güncellenme:

Televizyondaki iş dünyası ile ilgili programların en sıcak yüzlerinden olan Merva Ulusoy her hafta "ağır" konuklarla röportajlar yapıyor. Aile şirketinde patron olmaktansa televizyonda kariyer çizgisini kendisi belirlemeye çalışan Ulusoy "Hiçbir zaman patron olmak istemedim. Zaten Ulusoyda da öyle değildim, öyle davranmam. Ben buyum. Şu anki işimden de halimden de çok memnunum" diyor

Patron olmak istemiyorum, ben halimden memnunum

Televizyonda onu sürekli ceketli, önemli işadamlarıyla ciddi sohbetler yaparken gördüğümüz için ekranın dışında da ağır, ciddi bir kadın bekliyoruz. Ama sürekli gülen, yanından geçen herkese laf atan, heyecanlı bir kadınla karşılaşıyoruz. Bu arada herkes onu sulugözlü olarak tanıyor. Kendisi de "Hemen ağlarım. Meyra ya da baban deyin, duramam" diyor. Röportaj sırasında da annelikten bahsederken gözyaşları akmaya başlıyor. Merva Ulusoy CNN TÜRKte üç program birden hazırlıyor ve sunuyor. Haftada bir yayınlanan "İşte Gündem"de iş dünyasından "ağır" konukları ağırlayan ve o haftanın gündemini yerinde inceleyen Ulusoy yine haftalık olan diğer programı "Özel Sektör"de iş dünyasında yaşananları, lansmanları, törenleri ekrana getiriyor. Yeni başlayan programı "Headquarters"da ise her ay Türkiyede temsilcisi bulunan çokuluslu bir firmanın merkez ofisine gidip incelemelerde bulunuyor, o firmaların dünya başkanlarıyla röportajlar yapıyor. Bu yoğun iş hayatından arta kalan zamanının çoğunu ise kızı Meyra ile birlikte geçiriyor. Ailede bütün kızların isminin a ile bitmesi bir kural Merva Arapçası, orijinali. Merve ise Türkçe ses uyumuna uydurulmuş hali. Bizim ailede kızların isimleri çok ilginç. Biz üç kız kardeşin isimleri Emra, Revna ve Merva. Hepimizin de birer kızı var. Onların isimleri de Cemra, Yelda ve Meyra. Sizin isminiz neden Merve değil de Merva? Yok, Cemre o ama sonu a ile bitsin diye Cemra oldu. Emra, Emira aslında, peygamberin buyrukları. Revnanın orjinali de Revnak ama sonu a ile bitsin diye kyi atmış annem. Yani sonları illa a ile bitiyor. Mesela Cemra diye bir isim var mı ki? Ben kızıma Selin ismini koyacaktım. Ama "Mümkün değil" dediler. "Nasıl yani, kendi kızma istediğim ismi koyamayacak mıyım?" dedim. Geleneği bozmamak için gittim, isim kitapları aldım, okurken Meyrayı gördüm, parıldayan ışık demekmiş, sonu da a ile bitiyor... Sizin kızınızın ismi Meyraya nasıl karar verildi? "Yılda bir kez tüm Ulusoylar buluşuruz. 130 kişi..." Genelde boyama kitabını boyarız, DVD izleriz, kitap okuruz, sinemaya, tiyatroya gideriz. Sirkleri kaçırmayız. Market alışverişini de çok sever. Bu arada yüzüyor, bale yapıyor. Piyano dersi alıyor. Anneliğinizden de bahsedelim. Meyra ile neler yapıyorsunuz? Yılda bir kere mutlaka tüm Ulusoy ailesi buluşuruz. Ve tüm kuzenlerle, akrabalarla olan bu buluşma sanki daha dün görüşmüşüz gibi çok samimi geçer. Ulusoy ailesi ile aranız nasıldır? 130 kişi. Kaç kişi buluşursunuz? Haftada bir akşam çocuklar ve torunlar annemde topluca yemek yeriz. Her gün birbirimizi ararız. Her şeyimizi paylaşırız. Annemle aynı sitede oturuyoruz. Her sabah, işe gitmeden ona mutlaka uğrarım. Ya çekirdek aile ile aranız nasıl? Anneniz ve kardeşlerinizle. "Ailemizde hiçbir çocuğun ilk işi Ulusoy Holding olmadı. Önce başka firmalarda tecrübe kazanılır" Evet, bir reklam şirketinde çalıştım. Sonra Bostondaki UPSte Uluslararası Yöneticilik Eğitim Programına seçilen üç kişiden biri oldum. O kahverengi formaları giydim, paket servisi, telefonla pazarlama da yaptım yönetim katında da çalıştım. Atlanta Olimpiyat Oyunlarında İstanbul Milli Olimpiyat Komitesinin tanıtımına katıldım. Bu işi yapmadan ve aile şirketinizde çalışmadan önce birçok değişik firmada çalışmışsınız... O bizim ailedeki şartımızdır. Bütün çocuklar şirkette çalışmaya başlamadan önce başka firmalarda tecrübe kazanır. Hiçbir çocuğun ilk işi Ulusoy olmadı şimdiye kadar. Taşımacılık, otomotiv ve turizm sektörlerinde yoğunlaşan Ulusoy Holdingin sahiplerinden rahmetli Cemal Ulusoyun kızısınız. Hemen aile şirketine girmek varken niye başka yerlere gittiniz? Yok hiç öyle bir güvenceyi düşünmedim. Zaten başka birçok sektörde ve firmada iş tecrübem vardı. Çocuğunuza bakabilmek için de 3,5 yıl işi bırakmışsınız. Şöyle bir rahatlık var mıydı: "Hiçbir şey olmazsa aile şirketine girerim." Kızımı yuvaya verdiğim gün iş hayatına döneceğim diye çoktan karar vermiştim. CNN TÜRKe görüşmeye geldim. Programlarla ilgili konuşurken Efe Önbilgin "Bir deneme çekimi yapsak..." dedi. Girdik stüdyoya. Metni okudum. Her şey harika! Böylece "İşte Gündem"e başladım. 72nci programa a girdik. Bildiğim kadarıyla bu 3,5 yıldan sonra çocuğunuzu yuvaya verdiğinizin ertesi günü işe başlamışsınız. Nasıl oldu? Hayır, olmadı. Zaten ben hiçbir zaman yayılan bir tip olmadım. Ailenin de en hareketlisi, sportifi benim. Sizin gibi tanınmış bir aileden gelen kız çocuklarının çalışmasına şaşıranlar olur. Şimdiye kadar size "Kızım delirdin mi, otursana, rahatına baksana" diyenler oldu mu? Biz zaten ailece yönetimdeyiz ama sadece çok önemli kararlar için toplanırız. Ben de şu anda yaptığım işten çok memnunum. Ayrıca Alican bu işe çok meraklıydı. Üç yaşından beri babamla terminal gezerdi. Şirketin başında erkek kardeşiniz Alican Ulusoy var. Genellikle erkek çocuğa geçer bu iktidar. Siz istemez miydiniz onun yerine orada olmak? Hayır, patron olmayı hiç istemedim. Zaten ben öyle davranmıyorum, Ulusoyda da öyle değildim. Ben buyum, buradaki gibiyim. Halimden ve işimden çok memnunum. Yönetim ve pazarlama okudunuz, şirketiniz var. Hiç ayaklarınızı masaya uzatıp patronluk, yöneticilik yapmak istemediniz mi? Beni dışarıda jeanimle, tişörtümle görürsünüz. İçine kapanık, evinde oturan bir tip değilim. Eğlenceliyim, eğlenmeyi severim. Ceket giyen, ciddi programlar yapan bir kadınsınız. Programlar bittiğinde nasılsınız? O doğrudur. Her sabah 7de kalkarım. Kızımı okula gönderirim. Saat 7.45te koşu bandının üzerine çıkarım. Bir yandan sabah haberlerini izlerim. Ben hep böyleydim. Ama disiplinlisiniz. Sizin bir günlük programınızı okudum da... Evet. Lisede voleybol oynadım. Kayak ve Snowboard yapıyorum. Yüzüyorum, dalıyorum. Bir de spor tutkunusunuz... "Her sabah 7.45te koşu bandının üzerine çıkarım mutlaka" 34 yaşındaki Merva Ulusoyun özgeçmişi hayli yüklü. Viyanada yönetim ve pazarlama okudu. Londrada uluslararası ticaret üzerine mastır yaptıktan sonra Cenevrede finans üzerine MBAi tamamladı. Sonra Bostonda, Harvardda globalleşme üzerine bir yıl boyunca ihtisas yaptı. Türkçe dışında üç dil biliyor; İngilizce, Almanca ve Fransızca. Pazarlama, yöneticilik, finans, ticaret ve globalleşme... Hepsini okudu