Olimpos’ta adrenalin zirvesi

Onur Dinçer - Extreme sporlar denince akla ilk gelenlerden bir tanesi Bungee Jumping olmasına karşın, onun ekürisi sayılabilecek Bungee Catapult bu yakınlıktan payına düşeni almamış ve az bilinir olarak kalmış. İnsanların vücutlarına bağlanan esnek iplerle kendilerini yükseklerden aşağı bıraktıkları ünlü sporun zıttı bir mekanizma ile çalıştığından ‘Reverse Bungee’ (Tersten Bungee) olarak da adlandırılan Bungee Catapult (Sapan lastiği) adrenalin tutkunlarını yerden havaya fırlatıyor.

2000’lerin başlarından itibaren yaygınlaşmaya başlayan Catapult’ta esnek iplere bağlanan katılımcılar, bu sicimlerin motorla gerilip serbest bırakılmasıyla havada adeta dans ediyor. Benzerleri ABD, Kanada, Singapur gibi birçok ülkede yapılmasına karşın Türkiye’de bu işin girişimcileri kendilerinin türe yenilik kattığı ve dünyadaki ender yerlerden oldukları iddiasını taşıyor.

Antalya’da Olimpos (Tahtalı) Dağı’nın 2365 metrelik zirvesine kurdukları platformda çoğunlukla yabancı turistlere hizmet verdiklerini söyleyen işletmeciler Erkan Mencik ve Sercan Çelik, G-Max’ten esinlenerek giriştikleri işin Ar-Ge’sini yaptıklarını söylüyor. Mencik bu durumu “Benzerleri var ama onlar sadece fırlatıp bırakıyorlar. Biz kontrol ediyoruz. Kendimiz kumanda edip hareket ettirebiliyoruz. Değişken hareketli, Türkiye’de burası tek. Dünyada bir Fransa yapıyor, bir de biz burada yapıyoruz” sözleriyle anlatıyor.

Sertifikasyon şart!

İki sabit direğin arasına elastik ipler germekle hemen Bungee Catapult işletmeye başlayamıyorsunuz. Bu extreme spor, belli güvenlik ve yeterlilik ölçülerine sahip olunduğunun belgelenmesinin ardından ancak gerçekleştirilebilir hale geliyor. Sercan Çelik konuyu şöyle özetliyor:

“Ülkedeki macera parklarını Eurogap adına denetleyen bir uzmanım. Eurogap isimli firma sertifikasyon için yetkili ve denetimleri yapıyor. 15567-1 diye bir standardımız var. Ürünümüzü bu standartlara göre ürettik. Ek olarak standart sertifikasyonunu yaptırdık. Kurulum ve işletme sertifikasyonu olarak iki adet sertifikasyonumuz var. Bunlar olmadan bu tesis açılmıyor. Üçüncü şahıs mali mesuliyet sigortamız var, herkese uyguluyoruz burada yaşanacak en ufak bir kazaya karşı.”

‘Her gün ilk binen biziz’

Kullanıcının ne kadar yükseğe çıkartılacağına, ne kadar süratle fırlatılacağına operatörler gözlem yaparak karar veriyor, o kişiye uygun ayar yapıyor. Erkan Mencik ve Sercan Çelik bunu şöyle anlatıyor:

“Kumanda bizim elimizde olduğu için her kullanıcıya göre farklı bir aksiyon yaratabiliyoruz. Asıl önemli olan müşterinin bundan korkmaması. Altı yaşından büyük çocuklara bunu yaptırabiliyoruz. Ağırlık olarak alt limitimiz 18 kilo, azami ise 110 kilo. Kişinin ağırlığına göre halat ekleyip halat çıkarıyoruz. 18-35 kilo arasına altılı halat takıyoruz. 100 kilo üstüyse sağlı sollu 15’erli, 50 kiloysa 9’arlı halatları takıyoruz. Günlük kontrol formlarımızla güne başlıyor, düzeneği önce kendimiz test ediyor ondan sonra misafirlere açıyoruz.”

Nefes kesen bir deneyim

Olimpos’un zirvesinde uçurumun kenarına kurulu platformunda bungee catapult’u deneyimleme fırsatım oldu. Dağın zirvesi de, kenarındaki uçurum da havalandığınız andan itibaren birer metafora dönüşüyor. Çünkü muhtemelen hayatınızda o güne kadarki en yüksek adrenalin seviyesine çıkıyor, ulaştığınız yükseklikten aşağı inişe geçince uçurumdan düşüyor hissine kapılıyorsunuz. Havada bir aşağı bir yukarı hareketlendiğiniz 3 dakikalık süre; kalp atışlarının hızlanması, karındaki dalgalanmalar, gözlerin yaşarması ve bağırma isteği gibi bir dizi belirtinin açığa çıkmasına gebe... Bir de seans bittiğinde elleriniz mutlaka, az da olsa titriyor oluyor.