Pazar“Küçük şeylerle mutlu olmayı öğrendik"

“Küçük şeylerle mutlu olmayı öğrendik"

05.04.2020 - 03:02 | Son Güncellenme:

Rize’de yaşayan Muhittin Yarıcı, bisiklete binmek isteyen kızı için evinde özel düzenek kurdu: “Biz annemizden, babamızdan böyle gördük; küçük şeylerden mutlu olmayı bilirsek, o dar salonlar bile yeter”

“Küçük şeylerle mutlu olmayı öğrendik

Bisiklet kullanmak günlük hayatın stresinden uzaklaşmak için yapılabilecek en zevkli aktivitelerden biri. Bir bisiklet gezintisinin sunduğu özgürlük hissiyle yarışabilecek az şey vardır. Peki ama evlerimizden çıkmamamız gereken şu günlerde, ne yapabiliriz? Rize’nin Ardeşen ilçesinde yaşayan Muhittin Yarıcı, kurduğu düzenekle bu duruma çözüm bulanlardan. Turizmci olan Yarıcı, koronavirüs tedbirleri kapsamında günlerini evde eşi ve iki çocuğuyla geçiriyor. Bisiklete binip sahile gitmek ailenin bir rutini olunca evin en küçüğü 3.5 yaşındaki kızı Irmak’a laf anlatmak mümkün olmamış. “Kızım ‘hadi baba, bisiklete binelim’ diye tutturdu. Bu süreçte dışarı çıkmamamız gerekiyor ama yaşı küçük olduğu için anlatmak da kolay değil. Ne olabilir diye düşündüm” diyen Yarıcı evde bisiklet antremanları için kullanılan ‘roller’ tarzı bir düzenek kurmuş. Kurduğu düzeneği anlatırken de heyecanlı: “Tekerleklerin dönmesi için 70’lik PVC boru kullandım. Bunların içerisine bilye koyarak tahta kasnakla birleştirdim. Bilye ve boruyla bisikletin olduğu yerde hareketini sağladım. Böylece kendi ‘roller’ımızı yaptık. Gel bakalım deyip, kaskını da taktırarak hadi gidiyoruz dedim, başladım pedal çevirmeye.”

Haberin Devamı
“Küçük şeylerle mutlu olmayı öğrendik



“Her anın tadını çıkarmalıyız”

Sosyal medya hesabından paylaştığı videoyla bir anda dikkatleri üzerine çekince epey şaşırmış Yarıcı. O kadar çok mesaj almış ki videoyu kaldırmak durumunda kalmış: “Videodan sonra ‘Ne güzel yapmışsın, keşke bizim de senin gibi babamız olsa’ gibi yorumlar geldi. Telefonum susmadı. Oysa sadece bir dakikalık paylaşım yapmıştım.” Evde olduğumuz, bedensel faaliyetlerimizin kısıtlandığı şu günlerde ruhumuzu eğlendirmenin yollarını aramaktan vazgeçmemiz gerektiğini de anlatıyor: “Çocuklar, oynamak, hayatlarına dönmek istiyor. Bu yüzden bu süreci en iyi şekilde atlatmamız gerek. Madem daha çok evdeyiz, her anımızın tadını çıkarmaya çalışıyoruz. Evde de birçok şeyi yapabiliriz. Ufkumuzu açmamız gerekiyor. Küçücük şeylerden bile mutlu olmayı bilirsek, o dar salonlar bile yeter. Biz annemizden, babamızdan böyle gördük; küçük şeylerle mutlu olmayı öğrendik. Annemden bana hatıradır umutlu olmak, mutlu olmayı bilmek. Ben de çocuklarıma mutlu olmayı öğretmeye çalışıyorum. Küçük alanlarda da insan ararsa mutluluğu bulur, şu süreçte sokakta olmamız gerekmiyor. Herkesin kendine göre bir şeyler yapması lazım ki gelecek nesil mutlu olsun ve değer bilsin. O yüzden çocuklarımızın fiyat değil değer bilmeleri için çalışmalıyız.”

Haberin Devamı
“Küçük şeylerle mutlu olmayı öğrendik



“Zipline yapmayı da düşündüm”

Muhittin Yarıcı’nın 5.5 yaşında bir de oğlu var. İki çocukla evde yaptıkları aktivitelerden de örnekler veriyor: “Tenis de oynamaya çalışıyoruz, imkanlarımız doğrultusunda. Haftada 1-2 gün boks torbamızla çalışıyoruz. Ahşaptan kuleler yapıyoruz. kitap okuyor, resim boyamaları yapıyoruz.” Yarıcı’nın bir sonraki planı da hazır: Evde zipline yapmak. Halatla evin bir köşesinden bir köşesine çocukların eğlenmesi için onları kaydıracak bir sistem düşündüğünü söylüyor.