03.07.2022 - 03:00 | Son Güncellenme:
Yaz nihayet geldi, gündemde tatil planları var. Önümüzdeki hafta 9 güne uzayan bayram tatiliyle birlikte şehirden kaçmayı aklına koyanlar, valizlerini hazırlamaya başladı bile. Bayram tatilini İstanbul’da geçirecek olanlar içinse şehirde tatil havasını soluyacakları pek çok seçenek var. Vapura atlayıp ada keyfi yapmak, panoramik manzaralarda gün batımını izlemek, plaja gitmek, kültür rotaları izlemek, gastronomik keşfe çıkmak ya da Şile-Kilyos hattındaki deniz-güneş-kum üçlüsünün tadını çıkarmak mümkün. Adaları avucunun içi gibi bilen isimlerden öneriler aldık, Kilyos ve Şile’deki plaj rotalarının peşine düştük.
BÜYÜKADA
Melis Şeyhun Çalışlar -Yazar
Kahvaltı: Çarşının içindeki tarihi Büyükada Pastanesi’nin kremalı böreği adanın olmazsa olmazı. Yerlilerin adaya adım atar atmaz eve dahi uğramadan rağbet ettikleri bu lezzetin sabah kahvaltısında çayla keyfine varmak güzel bir başlangıç olabilir.
Plaj: Bisikletle ya da yürüyerek Büyük Tur yolundaki doğal güzellikleri keşfe çıkabilirsiniz. Tur yolu üzerinde soluklanabileceğiniz pek çok plaj tesisi de var: Yörükali Plajı, Eskibağ Plajı ve Viranbağ Plajı öne çıkanlar. Eskibağ’ın plajına karadan giderseniz merdivenle deniz kıyısına inebilir, çıkışta Teras Restoran’ın eşsiz manzarasında keyifli bir öğle yemeği yiyebilirsiniz. Maden tarafında ise Naki Bey Aile Plajı bir seçenek.
Manzara: Aya Yorgi tepesine çıkarak 360 derece panoramik manzarayı içinize çekebilir, Yücetepe Kır Gazinosu’nda yemek molası verebilirsiniz. Adada konaklıyorsanız, bu ziyareti kesinlikle gün batımına doğru yapmalısınız.
Yemek: Akşam saatlerinde müzikli eğlence için iskelede, sahilde ve çarşının içinde farklı müzik ve mutfak alternatifleri sunan mekanlar saymakla bitmez. Yan yana sıralanmış ve her biri eş kalitede olan balık restoranlarının yanı sıra, Akasya’da, Palya Teras’ta, Maden tarafında ise Loc’ada’da, Villa Rıfat’ın yeni müzikli mekânında ve yine yeni hizmete giren Triada Hotel ile Çınar Meydanı’ndaki Sayfiye’de keyifli zaman geçirebilirsiniz.
Kahve düşkünlerine tek önerim Araba Meydanı’ndaki Maple Coffee Shop.
Akşamüstü saatlerinde taze çıkan patates köfte Yalovalı Kardeşler Şarküteri’nin alamet-i farikası.
Gerçek bir Adalı gibi, gerçek bir dondurma yemek isterseniz, Anadolu Kulübü’nün önünde duran Yunus’tan dondurma almadan Büyükada’dan dönmeyin derim.
HEYBELİADA
Ayçe Ayyıldız, Yazar
Değirmenburnu Tabiat Parkı: Papaz Tepesi yamacında yaklaşık 100 dönüm alandaki Değirmenburnu Tabiat Parkı adanın en büyük piknik alanı. İskeleden 5 dakikalık yürüme mesafesindeki parkta cafe, restaurant ve piknik masaları yer alıyor. Giriş, kişi başı 12 lira. Alandaki plajdan denize girmek için ayrıca ücret ödemek gerekiyor.
Kablo Blue Çay Bahçesi: İskeleden ana yolu takip ederek 15 dakikalık yürüyüş ile ulaşım mümkün. Çam ağaçları altındaki çay bahçesinde Sedef ve Burgazada manzarasına karşı masa ve sandalye kiralayabilirsiniz. 4 kişilik masa ücreti 40 lira. Hazırladığınız piknik sepetini açabilir, yiyecek ve içeceğinizi götürebilirsiniz ancak mangal izni bulunmuyor.
Asaf Bey Plajı: Tamamı kum geniş sahili, sığ denizi ile her seviyedeki yüzücüye hitap ediyor. Bin kişi kapasiteli tesise yiyeceklerinizi yanınızda götürebileceğiniz gibi, plajda da yemek servisi, hazır mangal ya da semaver alabilir, ağaç altındaki piknik masalarını kullanabilirsiniz. Ana yolu takip ederek 15 dakikalık yürüyüşle ya da iskeleden doldukça kalkan ücretsiz karşılıklı motor seferleri ile ulaşılabilirsiniz. Bayram ve pazar günleri giriş ücreti 100 lira, 10 yaş altı ücretsiz.
Ada Beach: Yalnızca adanın değil, İstanbul’un en güzel koylarından biri olan Çam Limanı koyundaki Ada Beach’e iskeleden kalkan ücretsiz motorlarla ulaşmak mümkün. Giriş ücreti haftaiçi 150, haftasonu 200 lira olan plaj, 9 yaşa kadar ücretsiz.
Cevahir Aqua Park: 12 farklı yeni nesil Aqua Park ünitesinin yer aldığı plaj yaklaşık iki bin kişi kapasiteli. Tesise Bostancı Mavi Marmara iskelesinden 10.30 ve 17.00’de ücretsiz gidiş dönüş motor seferi bulunuyor. Yürüyerek 15 dakikada ya da iskele meydanından kalkan ücretsiz motorlarla da ulaşılabilen Aqua Park’a dışarıdan yiyecek ve içecek getirmek yasak. Giriş kişi başı 200 lira. 6 yaşa kadar ücretsiz, 6-12 yaş yüzde 50 indirimli.
Adanın en yüksek tepelerinden birinde yer alan Hüseyin Rahmi Gürpınar Müze Evi’nin üç yıldır, Sanatoryum binalarının ise 2001’den beri kapalı olduğunu hatırlatalım.
Adaları keyifle ve bilgilenerek gezmek için adalar.bilsag.net adresi üzerinden ulaşabileceğiniz bir Adalar Yaşam Portalı bulunuyor. QR kodu okutarak da kullanılabilen bu adres üzerinden adaların sayısız özelliğinin yanı sıra mimari değerlerini keşfedebilir, önerilen gezi rotalarını takip edebilirsiniz.
KÜLTÜR ROTASI
Halim Bulutoğlu, Yazar
Burgazada: İskeleden inince Gezinti Caddesi’nden yürüyüşü kıyı boyu sürdürmek isteyenler Aya Yorgi Manastırı’na dek gidebilir. Yol üzerinde denize girilebilecek küçük plajlar mevcut. Çamakya, Madam Marta, Düşler Sahili bunlardan birkaçı. Çarşı içinden geçerek bir arka caddeye çıkıldığında Aya Yani Kilisesi bütün heybetiyle ziyaretçileri karşılar. Biraz daha ileride ise adı Burgaz ile özdeşleşmiş edebiyatçımız Sait Faik’in annesiyle yaşadığı ve ölümünden sonra müzeye dönüştürülen Sait Faik Müze Evi bulunur. Evi gezmek ücretsiz. Ayağına ve nefesine güvenenler Hristos Tepesi’ne çıkabilir. Tepede Hristos Manastırı kalıntıları ve kilisesi yer alır. Yanında da Rum mezarlığı. Manzara muhteşemdir.
Heybeliada: Heybeliada aynı zamanda manastırlar adasıdır. Bu manastırlardan biri ve en önemlisi, içinde şu anda öğretime kapalı bulunan Ruhban Okulu’nu da taşır. Güzel bahçesi, görkemli girişi ve sınıflarıyla ziyaret etmeye değer Ruhban Okulu adanın ikinci yüksek tepesindedir ancak rahatlıkla çıkılabilir. Adanın en büyük kilisesi Aya Nikola ise iskeleden yürüme mesafesinde bulunur.
Adanın tarihi evlerinin sıralandığı caddenin biri Lozan Zaferi, diğeri onun devamı olan Refah Şehitleri Caddesi’dir, ki bu cadde üzerinde Türkiye Cumhuriyeti’nin İkinci Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün şimdi müzeye dönüştürülmüş evi bulunur. Evin ziyareti ücretsizdir. Uzun süre İnönü ailesinin yazlık konut olarak kullandığı bu ev, İnönü’nün ölümünden sonra aile tarafından kurulan vakıfla müzeye dönüştürülmüştür.
Büyükada: Nefesine güvenenler, Kadıyoran Caddesi’ni izleyerek Hristos Manastırı’na, biraz daha ileride çamlar altındaki muhteşem Rum Yetimhanesi’ne çıkabilir. 19. yy sonlarında inşa edilip 1960’lı yılların sonuna kadar yetim Rum çocukların hizmetinde olan yetimhane binası, dünyanın en büyük monoblok ahşap yapılarından biridir. Dış etkenlerden yıpranan binaya ve bahçeye giriş yasak ancak kapıdan göz atabilirsiniz.
Sonrası Luna Park Meydanı ki, bu meydan Büyükada’nın en yüksek noktasındaki meşhur Aya Yorgi Manastırı ve kilisesine çıkış verir. Dönüşü Yılmaztürk Caddesi üzerinden yapanlar, adanın Aya Nikola bölgesine çıkar. Aya Nikola, adını Bizans döneminden kalma manastırından alır. Adaların binlerce yıllık tarihine doyurucu bir bakış atmayı sunan Adalar Müzesi de buradadır. Girişinde Adalar’ın nasıl oluştuğunu anlatan 10 dakikalık videoyu izlemeden tura başlamamanızı, müzeye en az bir saatinizi ayırmanızı öneririz.
Göz alıcı köşkler
Büyükada’nın Dil Burnu mevkiine ve mesire alanına gitmek isteyenler için ideal rota 23 Nisan ve Çankaya Caddeleri. 23 Nisan Caddesi üzerinde İstanbul’un en eski otellerinden biri olan Splendid Palas otelini göreceksiniz. Bahçesinde iki kafe vardır. Biraz ileride, sadece üyelere açık ünlü Anadolu Kulübü binaları bulunur. Devamında Çankaya Caddesi boyunca yürüyüş, kalabalıkta zorlu gözükse de, iki yanındaki tarihi binalarla keyif vericidir. Özellikle yeni restorasyondan çıkan Mizzi Köşkü göz alıcıdır.
Şile’de doğa tarih iç içe
Antik Yunancada “yaban çiçeği” anlamına gelen Şile, eşsiz doğası ve tarihi güzellikleriyle İstanbul’un en şirin balıkçı kasabalarından. Gezilecek tarihi yerler arasında Şile ve Sarıkavak Kalesi ilk sırada geliyor. Ardından Şile Feneri, Hanımsuyu Çeşmesi’ni görüp merkezden alışveriş yapabilirsiniz. Şile’nin en ünlü yerlerinden biri, efsanelere de konu olmuş olan Ağlayan Kayalar… Şile Feneri’ne yakın bir konumda yer alan bu kayalar, aralarından sızan su nedeni ile ağlıyor gibi görünüyor. Burada dar bir koy bulunuyor ve mavi bayraklı Ağlayan Kaya Plajı, Şile’de denize girilecek yerlerden biri olarak öne çıkıyor. Şile’nin en turistik noktalarından Kumbaba Tepesi’ni ziyaret edebilirsiniz. Şile’de hafta sonu kahvaltısı yapmak isteyenlerin uğrak noktalarından olan Saklı Göl, doğal güzelliği ve yürüyüş yolları ile güzel bir atmosfer sunuyor.