26.11.2023 - 02:00 | Son Güncellenme:
UĞUR YILDIRIM
UĞUR YILDIRIM- Türkiye’nin en iyi satranç ustaları hamlelerini bu kez Cumhuriyet’in 100. yılı için yapıyor. Türkiye Satranç Federasyonu (TSF) tarafından İş Bankası’nın desteğiyle düzenlenen Cumhuriyet’in 100. Yılı Türkiye İş Bankası Satranç Kupası Ankara’da yarına kadar devam ediyor. Türkiye İş Bankası İktisadi Bağımsızlık Müzesi’nin ev sahipliğindeki turnuvada altı kadın ve altı erkek satranç ustası mücadele ediyor. 100. Yıl Kupasını kazanan isim, yarı final ve final maçlarının ardından yarın belli olacak. Kupanın açılış töreninde konuşan İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Suat Sözen, “Atatürk’ün de bizzat ziyaret ettiği bu tarihi binada Cumhuriyetimizin 100. yılına özel bir turnuva düzenlemek istedik. Ne mutlu ki satrancın çok kıymetli sporcularının, ustalarının yer aldığı, çok üst düzey bir turnuva oldu” diyor.
Geçmişe yolculuk
Ankara’nın en ikonik yapılarından biri olan İş Bankası İktisadi Bağımsızlık Müzesi, Cumhuriyet dönemi Ankara’sının ince işçilikle ve göz alıcı detaylarla bezeli anıt yapılarından. Ulus’taki açıldığı 1929’dan 2019’a kadar banka olarak hizmet verdi. 2 Mayıs 2019’da müzeye dönüştürülen binada yarına kadar Şah-Mat sesleri yükselecek.
“İlkokul öğretmenim sayesinde başladım”
Turnuva öncesinde Türkiye satrancının önde gelen isimleri ile Türkiye İş Bankası İktisadi Bağımsızlık Müzesi’nde buluşuyoruz. Müzeyi çocuk sesleri inletiyor. “Kadın Büyükusta” unvanına sahip Kübra Öztürk Örenli, 6 aylık kız bebeği Arya ve iki yaşında oğlu Karya ile başlayacak büyük turnuvayı bekliyor. Örenli, iki yıl üst üste Avrupa şampiyonu olarak kırılması zor bir rekora imza atmasının yanı sıra, elde ettiği dünya dereceleriyle de Türk kadın satranççılar arasında ilk akla gelen isimlerden biri olmayı başarmış. Satrançta 24 yılı geride bırakan Kadın Büyükusta, “İlkokul öğretmenimin tavsiyesi ile satranç sporuna başladım. Antrenörümün yeteneğimi keşfetmesi ve ailemin bana inanmasıyla bugün satranç sporunda Milli Takım’a kadar yükseldim. Satranç sayesinde maddi özgürlüğümü kazanıp, üniversite bitirdim. Bugün hem bir öğretmen hem de bir satranç sporcusu olarak ülkemi dünyada temsil ediyor, çocukları sporla buluşturmaya çalışıyorum. “Anne olmanın kariyeri için önemli bir karar olduğunu da söyleyen Örenli, “Anne olmak beni olumlu etkiledi, çocuklarım ile birlikte turnuvalara gidiyorum. Satranç masasında tek düşündüğüm şey hamleler oluyor, masadan kalkınca bebeklerimin yanına koşuyorum” diye anlatıyor.
Turnuvaya katılan isimlerinden en dikkat çeken ismi tabii ki Türkiye’nin en iyi, dünyanın ise 73. en iyi oyuncusu Büyükusta Mustafa Yılmaz (31) oluyor. Yılmaz, 7 yaşında başladığı kariyerinde Türk Satranç tarihine adını altın harflerle yazdırmayı başarmış. Hedefinin dünyada ilk 50’ye girmek olduğunu söyleyen Yılmaz, “Çocukluğunun satrançla geçti, hep rekabet halindeydim. Küçükken başladığım kariyerime sürekli kendime yeni hedefler koydum. Ben profesyonel bir satranç oyuncusuyum. Yılda en az 7-8 turnuva oynuyorum. Hazırlık sürecim, oyun sonrası analiz süreçlerim var. Bu yüzden tüm vaktimi satranca harcıyorum. Türkiye’de satranca destek var ama bu yetersiz kalıyor. Dünyada rekabet ettiğimiz ülkelerde satranca büyük bir destek var. Benim doğru düzgün çalıştığım bir antrenörüm bile yok. Hep kendi kendime çalışıp ilerlemeye çalışıyorum. Elit seviyede antrenörlere çalışma fırsatım yok. Şu an dünyada 73. sıradayım. Hedefim ilk 50’ye girmek. Dünyanın elit sporcularıyla mücadele etmek, bunu Türk satranççılarına da göstermek istiyorum” diye konuşuyor.
Turnuvaya katılan isimlerin arasında Türkiye 3 numarası Dragan Solak da bulunuyor. 1980 yılında Sırbistan’da dünyaya gelen Solak, satranca 4 yaşında başlamış. Küçük yaşlardan itibaren Avrupa’da katıldığı turnuvalarda başarılar elde eden Solak, antrenör kimliği ile ön plana çıkıyor. Türkiye’de satranç için çok büyük bir ptonsiyel olduğunu ifade eden Solak, “Sporculuğunun yanı sıra satranç eğitmenliği ve antrenörlüğüne devam ediyorum. Ayvalık’ta satranç eğitimi ve organizmaları yaptığımız bir otelimiz var. Türkiye’nin geleceği çok parlak ama doğru hamlelerin yapılması gerekiyor. Satranç sürekli gelişen bir oyun, satranç sratejimizin de bu yönde sürekli gelişmesi gerekiyor. Dünya değişiyor doğru politikalarla Türkiye 5 yıl içinde satrançın dünyadaki en önemli ülkesi olabilir” diye konuşuyor.
Yaşı küçük oyunu büyük
Türkiye adına birçok başarı elde eden Ediz Gürel, henüz 15 yaşında Dünya Kupası’nda hamle yaparak en genç Türk sporcu unvanına sahip olmuş. Satranca 7 yaşındayken anaokulu öğretmeninin ilgisini fark etmesiyle başlamış. İlk başarısı ise 11 yaşında gelmiş. Başarıları katlanarak artan Ediz Gürel , “İlk hedefim ‘Büyükusta’ olmak” diye konuşuyor. Genç yetenek Gürel sözlerine şöyle devam ediyor. “Eğer bu spora profesyonel arenada devam etmek istenirse, tüm sporlarda olduğu gibi yaşam disiplini şart. Düzenli çalışma, düzenli uyku, düzenli beslenme çok önemli. Satranç sadece yetenekle başarılı olunabilecek bir spor branşı değil. Antrenör ile yaptığınız çalışmaların dışında bol soru çözümü, taktik çalışmaları, oyun ortası ve oyun sonu çalışmaları, doğru turnuva seçimleri ilk aklıma gelenler arasında. Hedefim satrançta en büyük unvan olan Büyük Usta almak. Sonrasında ise yine çok çalışarak dünyada sadece başarısıyla değil, duruşu ve centilmenliği ile de tanınan güçlü bir Türk sporcu olmak.”
“Bu kupada büyük emek var”
Cumhuriyetin 100. yılına yakışan bir turnuva gerçekleştirdiklerini ifade eden Türkiye Satranç Federasyonu Başkanı Gülkız Tulay heyecanını paylaştı: “Türk satrancının başarı hikâyesinde bize yol arkadaşlığı yapan Ana sponsorumuz Türkiye İş Bankası ile bu anlamlı turnuvaya imza atmaktan dolayı çok heyecanlıyız. Bu kupada büyük bir emek var, büyük bir coşku var. Ülkemizin en kuvvetli sporcuları arasında yer alan 12 başarılı ustamız yarışıyor. Türk satrancı son yıllarda dünyada başarıları ile fark yaratan bir noktaya geldi. Gençlerimizin hayalleri, hedefleri büyüdü.”