Kahramanmaraş merkezli 11 ilde yıkıma neden olan depremlerin ardından Van İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD) bünyesindeki ekipler 'Köpük' ve 'Poyraz" adlı 2 arama kurtarma köpeği ile birlikte gittikleri illerdeki çalışmalarını tamamlayıp kente döndü. Malatya ve Hatay'da 234 enkazda çalışma yürüten ekipler, beraberindeki diğer ekiplerle birlikte 143 kişiyi sağ çıkardı. Enkazda günlerce çalışan arama kurtarma köpekleri Köpük ve Poyraz da ekiplerin en büyük yardımcısı oldu. Köpekler yaralanmalarına rağmen çalışmaya devam edip verdikleri tepkilerle 8 kişinin canlı çıkarılmasını sağladı.
Van AFAD köpek eğitmeni Niyazi Özbek, arama- kurtarma teknisyeni ve köpek eğitmeni Dersim Bulut ile birlikte depremin hemen ardından yola çıkıp ilk olarak Malatya'ya gittiklerini belirtti. 22 yıldır AFAD bünyesinde çalıştığını belirten Özbek, daha önce böyle bir afet görmediğini söyledi. Malatya'da ilk olarak Hayat Sitesi’nin enkazında çalışma yürüttüklerini belirten Özbek, "Arama kurtarma köpeklerimizle orda ilk olarak Murat ve Sultan Kırıcı’ya ulaştı. Bizim Van arama kurtarma birliğindeki arkadaşlar, oradaki askeri birlik, UMKE hemen orda organize olup onları sağlıklı bir şekilde çıkardık. Köpeğimiz onların çıkarılmasına vesile oldu. Köpeğimiz orda yabancı uyruklu olduğunu öğrendiğimiz bir öğretmene de tepki verdi onu da çıkarttık" dedi.
YARALI AYAKLARIYLA ENKAZDA SÜREKLİ ÇALIŞMAK İSTEDİLER
Çalışmalarına ara vermeden sürekli enkazda görev yaptıklarını anlatan Niyazi Özbek, yanlarındaki arama kurtarma köpeklerinin kendilerini teşvik ettiğini söyledi. Özbek, "Sürekli arama çalışmalarını sürdürüyorduk. Köpeklerimizin ayaklarının kesilmesine, yaralanmasına rağmen kendileri enkazda arama yapmak istiyorlardı. O enkazda canlı kurtarabilme isteklerini biz bile hissedebiliyorduk. Köpeklerimiz bir an önce canlıya ulaşabilelim derdindeydiler. Bize bunu hissettirdiklerinde bizi bile teşvik veriyorlardı. Bizim de bir canlıya daha ulaştığımızda hiç yorgunluğumuz kalmıyordu" diye konuştu.
Yaptığı çalışmalar sırasında yaşadıklarını anları anlatan Özbek, "Malatya'da 6 katlı bir binanın enkazında kalan Meral Nakır'ın oğlu yanımıza gelip, ‘Annem burada ne olur onu bulun’ dedi. Ben de ‘Köpeğimizi yönlendiriyoruz. İnşallah bulunacak" dedikten hemen sonra köpeğimiz oraya yöneldi. O anda orda bulunan tüm ekiplerin çalışmasıyla Allah'a şükürler olsun ki köpeğimiz onu sağ salim çıkarmamıza vesile oldu. Diğer enkazlara da gittik. 7 katlı Yetiş Apartmanı’nda 85’inci saatte köpeklerimiz 14 yaşındaki Beyza ile 12 yaşındaki Abdulhalim'e de ulaştı. Çok titiz bir çalışma yürütüldü. Kaldıkları yer çok sıkıntılıydı" ifadelerini kullandı.
ENKAZDA KÖPEKLER BİZİ MOTİVE EDİYORDU
Niyazi Özbek, arama kurtarma köpekleri 'Köpük' ve 'Poyraz'ın 8 kişinin canlı olarak çıkarılmasına vesile olduklarını belirterek, "Van arama kurtarma ekibi olarak ben ve Dersim Bulut 2 kişiydik. Köpekler 8 kişinin canlı çıkarılmasına vesile oldular. Ama Van AFAD ekibi olarak diğer ekiplerle birlikte 143 kişiyi canlı olarak çıkardık. Çalışmalarımızı ilk 3 gün hiç uyumadan yaptık. Çünkü saniyeler çok önemliydi. Bize en büyük teşviki veren köpeklerimizdi. Bir canlıyı bulduktan sonra yeniden doğmuş gibi çalışmalarımıza yine devam ediyorduk. Köpekler bizi motive ediyordu ' hadi çok canlıyım enkaza gidelim" diye onlar bizi motive ediyordu" dedi.
ÇOK DUYGUSALLAR
Arama kurtarma köpeklerinin kolay yetişmediğini, bebeklikten itibaren eğitimin başladığını da belirten Niyazi Özbek, "Köpekleri yetiştirmek kolay olmuyor. Bebeklikten başlıyoruz, hep yanımızdalar. Onlar bizi gördüklerinde sanki aileden birini görmüş gibi seviniyorlar. Ayrı kaldıklarında çok hüzünleniyorlar. Zamanımızın çoğu bunlarla geçiyor. Arama kurtarma köpekleri gerçekten çok duygusal köpekler. Hissiyatları çok farklı" diye konuştu
KÖPEKLERE BÜYÜK İLGİ VAR
Van AFAD'ta arama- kurtarma teknisyeni, aynı zamanda köpek eğitmeni olarak görev yapan Dersim Bulut ise deprem ve diğer doğal afetlerde, köpeklerin biraz daha görünür olmasının köpeklere karşı bilincin ve farkındalığın artmasına neden olduğunu söyledi. Bulut, "Bölgede köpeğin enkazda bir canlı bulması hem yakınlarını hem tüm Türkiye'yi sevince boğuyor. Bu algının oluşması bizi gerçekten çok mutlu ediyor. Şu an köpeklere karşı çok büyük bir ilgi var. Belki de köpekler belki de hak ettikleri değeri daha görünür kıldılar" ifadelerini kullandı.