Kukla oynatıcısı Tevfik Dinç, çocukluğunda hayranlıkla izlediği Hacivat ve Karagöz sanatını, gençlik yıllarında uğraştığı tiyatro çalışmalarının ardından yapma kararı aldı. Perdenin arkasına geçerek kuklalara hayat veren Dinç, kurduğu atölyesinde deriyi işleyerek orta oyunu figürlerini de üretmeye başladı.
Amacının Hacivat ve Karagöz geleneğini devam ettirmek olduğunu dile getiren Dinç, "Karagöz, Türk tiyatrosunun yapı taşlarından biridir. Geleneksel temaşa sanatımızdır. Çocukluk yaşlarımda pek çok çocuk gibi Karagöz'ü çok sevdim. Babamın görev yaptığı Aydın'ın Karasu ilçesinde Hasan amcanın Ramazan ayında bize oynattığı Karagöz'ü severek bu işe başladım" dedi.
'SANATI YAŞATMAYA ÇALIŞIYORUZ'
Karagöz oyununun tiyatrodan farkının, perde arkasında iki boyutlu oynanması olduğunu belirten Dinç, "Eskiden Ramazan aylarında genelde iftar ve teravih arasında meydanlarda bu gösteriler yapılırmış. Günümüzde de hem belediyeler hem de alışveriş merkezleri bu gösterileri yapıyor. Bizler de hem salonlarda hem de meydanlarda bu sanatı yaşatmaya çalışıyoruz" diye konuştu.
'7'DEN 77'YE HERKESE HİTAP EDİYOR'
Karagöz oyunun 7'den 77'ye herkese hitap ettiğini kaydeden Dinç, şunları söyledi:
"Benimle beraber hatırı sayılır bir Karagöz sanatçısı var. Eskiden sayımız azdı ama UNESCO'nun Somut Olmayan Kültürel Miras listesinde alınmasıyla beraber Karagöz oyuncuları artmaya başladı. Karagöz'ü eski, geleneksel haliyle sunmaya çalışıyoruz. Özellikle çocuklar izlediklerinde çok mutlu oluyorlar ama bu biraz da bizim Karagöz'ü çocuk oyunu gibi sunmamızdan kaynaklanıyor. Aslında Karagöz sadece çocuk oyunu değildir. Karagöz, yetişkin, çocuk, yaşlı, genç herkesi kapsayan bir oyundur. Çünkü aynı şeyler bir çocuğa mesaj verdiği gibi bir yetişkine de mesaj verebiliyor. Örneğin, Karagöz ve Hacivat kavga ederek, insanlara kavganın etmenin ne kadar kötü bir şey olduğunu gösteriyor. İnsanlar oyunlardan kıssadan hisse çıkartırlar."