Isınmada büyük tasarruf planı

AYLİN RANA AYDİN- Vaillant Group Türkiye'nin yeni yatırım planları arasında enerjiyi çeşitlendirmek önemli bir yer tutuyor... Şirketin odağında güneş enerjisi, hidrojen ve ısı pompası önemli bir yer tutuyor. Vaillant Group Türkiye CEO'su Alper Avdel, "Teorik hesaplamalarımıza göre sadece 1 milyon adetlik yıllık kombi pazarının tamamını ısı pompasına çevirdiğimiz zaman; sübvansiyonsuz bir ortamda yıllık yaklaşık 2 milyar dolar tasarruf elde etmek mümkün oluyor" diyor. Alper Avdel şirketin faaliyetlerini ve gelecek hedeflerini anlattı...

Vaillant Türkiye olarak 2022 yılı nasıl geçti, 2023 yılına dair beklentileriniz neler?

Pandemi ve diğer ekonomik gelişmelerle birlikte 2022 zor bir yıl oldu. Vaillant Group Türkiye olarak bu zorlu dönemde bile grup çapında en iyi büyüme rakamlarına ulaşan ülkelerden biri olduk. Türkiye'deki 30. yılımızı kutladığımız 2022 yılında euro bazında yüzde 22 büyüdük. Ürünlerimizin tüketiciler tarafından ulaşılabilir olması adına yoğun çaba sarf ediyoruz. Satışlarımız da bu çabalarımızla doğru orantılı şekilde pozitif ilerliyor. 2022 yılında tüm iş kollarında başarılı sonuçlara imza attık. Geleneksel ürün gamımızda olumlu performansımızı sürdürürken yenilikçi ürünler alanında da rekor sonuçlar elde ettik. Dünya ve Türkiye genelinde risklerin süreceği fakat fırsatları da içinde barındıran bir yıl bizi bekliyor. 2023 yılında da yine çift haneli büyüme rakamlarına ulaşmayı ve sektördeki iddiamızı sürdürmeyi hedefliyoruz.

Yeni ürün ve yatırım hedefleriniz var mı?

Yatırım planlarımız içerisinde enerjiyi çeşitlendirme var. Enerji çeşitlendirme çalışmalarımız arasında güneş enerjisi, hidrojen ve ısı pompası yer alıyor.

Hidrojene yatırım

Son dönemde çevreci ürünler öne çıkıyor, siz bu konuda ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?

Vaillant, yaklaşık 150 yıldır sadece iklimlendirme sektörüne odaklanan ve sadece bu alana yatırım yapan bir marka. Şofben ve kombinin mucidiyiz. Evimizde ve çevremizde daha iyi bir iklim oluşturmak hedefiyle çalışıyoruz. Bugünden yarını düşünerek hareket ediyor, planlarımızı bu doğrultuda hayata geçiriyoruz. Son yıllarda, verimlilikleri ile öne çıkan ve geleceğin teknolojileri olarak gösterilen ısı pompaları ve hidrojenle çalışan ürünlere yatırıma odaklanıyoruz.

Ar-Ge'ye yatırım yapıyor

Şirket olarak sürdürülebilirlik hedefleriniz var mı?

Sürdürülebilirlik alanında anlaşmalarca belirlenen hedeflerin ulaşılmasında en büyük katkıyı sağlayacak ürünlerin geliştirilmesinde lider rol oynuyoruz. Kurum kültürümüzün temel değerlerinden biri olan iklimin korunması bizim için önemli bir konu. Bu nedenle yıllar önce ürün geliştirmede, yenilenebilir enerjilere net bir şekilde odaklandık. Vaillant Group olarak biz 2030 yılına kadar toplam emisyonlarımızın yarısını bertaraf etmeyi planlıyoruz. Kalanı da ağaçlandırmayla nötrlemeyi hedefliyoruz. Vaillant Group çapında bundan 12 yıl önce, 2011 yılında hayata geçirdiğimiz SEEDS projemiz var. SEEDS kapsamında; fabrikalarımızın güneş enerjisi sistemleriyle, fotovoltaiklerle, ısı pompalarıyla donatılması aynı zamanda bu konuda eğitim faaliyetleri, çevre koruma projeleri, karbon nötr ve enerji bilen yenileme projeleri gibi, ülkelere göre farklılıklar arz eden bir planlama yapıldı. Bunlar şirket içerisinde aldığımız aksiyonlar. Araç filolarının elektrikli araçlara dönüştürülmesi ise global bazda hayata geçirdiğimiz aksiyonlar. Öte yandan, tüketici tarafında çoklu çözümler sunmak için çeşitli Ar-Ge ve yatırım faaliyetleri de yürütüyoruz.

'Geleceğin teknolojisi'

Isı pompalarının kullanımında artış söz konusu. Bu yaygınlaşır mı ve kullanımının artması tüketim maliyetlerini nasıl etkiler?

Isı pompaları yenilenebilir enerji alanında verimli cihazlar. Geleceğin teknolojisi olarak görülen ısı pompasında Avrupa pazarı 5 yılda 4 kat büyüdü. Türkiye pazarının ise şu anda 13 bin adetler seviyesinde olduğu tahmin ediliyor. Orta ve uzun vadede ısı pompası pazarının daha da büyüyeceğini ve yaygınlaşacağını öngörüyoruz. Teorik hesaplamalarımıza göre sadece 1 milyon adetlik yıllık kombi pazarının tamamını ısı pompasına çevirdiğimiz zaman; sübvansiyonsuz bir ortamda yıllık yaklaşık 2 milyar dolar tasarruf elde etmek mümkün oluyor. Mevcutta kullanılan cihazların da değişmesiyle birlikte uzun vadede bu tasarrufun çok daha yüksek seviyelere çıkma potansiyeli var. Biz de bu alandaki yatırımlarımıza devam ediyoruz.

Türkiye kombide dünyanın üssü

Türkiye ve dünya kombi pazarını değerlendirir misiniz?

Türkiye kombi pazarı tüm zorluklara rağmen büyümeye devam ediyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından 2022 yılında yayınlanan Enerji Verimliliği Bilinç Endeksi'ne göre ülkemizde kombi kullanım oranı yüzde 81'lerden yüzde 83'e yükseldi. 1 milyon adetlerde olan Türkiye kombi pazarı dünya çapında bir üretim üssü konumunda. Pazar, doğal gazın yaygınlaşması ve enerji verimliliği yasalarının uygulanması gibi faktörler nedeniyle son yıllarda önemli bir büyüme yaşadı. İklimlendirme sektöründeki gelişmelerin de etkisiyle Türkiye'deki kombi pazarının büyümesi hız kesmeden devam ediyor. Dünya İklimlendirme pazarı geçtiğimiz dört yıllık periyotta yüzde 13 büyüyerek 570 milyar dolara ulaştı. Türkiye iklimlendirme sektörü ise bu periyotta yüzde 43'lük büyüme gösterdi.

Bilinçli tüketici ve ekosistem...

Son dönemde tüketicilerin kombilerde ne gibi beklentileri var?

İklimlendirme alanında da trendin artık yüksek verimlilik sağlayan ve bunun yanında ülke ekonomisine de katkısı bulunan çözümlere doğru gittiğini görüyoruz. Günümüzün bilinçli tüketicileri artık seçtikleri cihazlarda konforun yanı sıra ekosistemin geleceğini de düşünüyor. Çevreye karşı duyarlı, kullanım kolaylığı sunan ve uzun yıllar üst düzey konfor sağlayan ürünler daha çok tercih ediliyor. Kullanıcılar, kombi satın alırken en az fiyat kadar, uzun kullanım ömrüne ve verimliliğe de dikkat ediyor. Bu konu ile ilgili olarak yaptığımız 'Kombi Kullanım ve Tercih Araştırmasına' göre, tüketicilerin satın alma sırasında kararlarını şekillendiren en önemli konular fiyat, verimlilik ve tasarruf.

'Yoğuşmalı kombi maliyeti azaltıyor'

Yoğuşmalı kombilerin enerji maliyetlerini önemli ölçüde azaltmaya ve konvansiyonel bir kombiye kıyasla daha yüksek verim almaya katkı sağladığını belirten Alper Avdel şöyle devam ediyor: "Bu şekilde enerji maliyetlerini ve emisyonlarını yüzde 20'ye kadar azaltmak mümkün oluyor. Yoğuşmalı cihazlara geçişin ülkemize büyük katkısı olacağını öngörmüştük. Bu yönetmeliğin süreci hala devam ediyor. 2025-2026 yıllarında üçüncü fazına geçiş yapılması bekleniyor." Alper Avdel verimli kombi kullanımı için de şu önerileri sıralıyor: "Doğru kullanım tasarruf ve konfor sağlarken, kombinin ömrünü de uzatıyor. Kış aylarında daha düşük fatura ödemek için öncelikle odaları kullanım amaçlarına göre ısıtmalıyız. Evin her odasının sıcaklığını ayrı ayrı kontrol edebilmek için termostatik vana kullanmak yerinde bir davranış olacaktır. Termostatik vanalar sayesinde oda sıcaklığı kişisel gereksinime göre ayarlanabilir ve kalorifer sistemi de hesaplı bir biçimde çalışmış olur. Radyatörler oda içerisinde, ortam havasının radyatörün alt kısmına rahatça girebilmesine ve radyatör boyunca hareket edip üst kısmına doğru yükselebilmesine olanak sağlayacak şekilde yerleştirilmiştir. Bunun için radyatörün etrafının açık olması gerekir. Ayrıca oda sıcaklığı örneğin kış mevsimi boyunca; gündüz 22 derece, gece ise 20 derece ila 18 derece arasına ayarlanabilir. Öte yandan ısıtma cihazları verimli, emniyetli ve güvenilir bir şekilde çalışabilmek için belirli bir çalışma süresinden sonra temizlik ve bakıma gereksinim duyar. Bakım ve satış sonrası teknik hizmetleri, mutlaka markanın yetkili servisinden alınmalı."