Kültür SanatYeter ki karanlık olmasın perde

Yeter ki karanlık olmasın perde

30.12.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:

“The Matrix Resurrections”ın vizyona girişi, eski bir sorunu yeniden gündeme getirdi.

Yeter ki karanlık olmasın perde

MÜJDE IŞIL - Filmin vizyona girdiği ilk gün (ve hatta serinin ilk filmi “The Matrix”in vizyonda yeniden gösteriminde de) hem ses hem de görüntüde sorunlar yaşandığı yönünde şikâyetler geldi. Sonraki gösterimlerde sorunlar düzeltilmiş olsa da bu mevzu sürekli gündemde olmayı sürdürüyor. Zincir sinemalar dahil olmak üzere film gösterimlerinin kalitesi için teknik altyapıya yatırım yapılmaması, hep şikâyet edilen bir sorun olageldi. Yakın dönemde bu şikâyetlerin bir diğer boyutu da tartışılmaya başlandı. Ülkemizde ağustos ayında vizyona giren “The Green Knight/Yeşil Şövalye” ve ekimde seyirciyle buluşan “Dune: Çöl Gezegeni"nin bazı sinemalardaki gösteriminde, perdede karanlıktan dolayı bir şey görünmediği sık sık dile getirilmişti. “The Green Knight” zaten büyük oranda karanlık çekilmiş bir filmdi; “Dune”de ise az sahne böyleydi. Sonuçta sinemaya bilet alıp doğru düzgün film izlemek isteyenler, bazı salonlardan perdede bir şey göremeden ayrılmak zorunda kaldı. “Dune” döneminde yönetmen Alper Çağlar da bu konuya sosyal medyadan dikkat çekerek sinema salonlarımızda uzun süredir devam eden bir sorun olduğunu dile getirmişti. Sorunun kaynağı ise tasarruf yapmak amacıyla bilinçli olarak filmleri düşük parlaklıkta göstermek. Böylece projeksiyon cihazının ampul ömrü uzatılmış, hatta iki katına çıkarılmış oluyor. Bununla yetinmeyip maliyeti daha da kısmak için hoparlörlerin tamamını çalıştırmayan salonlar da var.

Haberin Devamı

Maliyeti dengelemek

Açıkça dile getirilmese de özellikle salgın nedeniyle düşen seyirci sayısının maliyetini bu şekilde dengelemek amaçlanıyor. Normal standartlardaki filmlerde bu kısıtlama fazla hissedilmese de karanlık çekimlerin hâkim olduğu yapımlar, azaltılan parlaklığın kurbanı oluyor bazı salonlarda. Üstelik IMAX, 3D ya da 2D olsun, fark etmiyor. Salgın yüzünden aylarca kapalı kalan sinemaların, özellikle de bağımsız salonların pandemi sürecinde maddi açıdan çok zorlandıkları biliniyor. Herkesin dileği, sürekli ertelenen büyük yapımların sinemalara can suyu olması ve seyircileri yeniden salonlara çekmesi. Ancak aylar sonra sinema salonlarına geri dönen seyircinin bu tür sorunlarla karşılaşması, maliyetten kısmak ve tasarruf yapmak isteyen salonlara seyirci kaybı olarak daha büyük zarar yaşatabilir.