Kültür SanatMÜZİK

MÜZİK

18.04.1999 - 00:00 | Son Güncellenme:

PORTEKİZLİ GRUP MOONSPELL TÜRKİYE'YE GELİYOR

MÜZİK


Efkan Kula
MÜZİK
MÜZİK
Portekizli gotik / dark metal topluluğu Moonspell Türkiye'ye geliyor. İstanbul Ministry Club'de çalacak olan grup, farklı tarzlarda yaptığı başarılı albümleri ve ilginç sözleriyle tanınıyor.Portekizli grup Moonspell, Türkiye'ye geliyor. Grup 20 Nisan saat 21.00'da İstanbul / Ministry Club'de sahne alacak. Konuk grupların Türkiye'den "Asafated" ve "Infected" olacağı konserlerin biletleri ön satışta 5, konser günü ise 6 milyon liraya satılacak. Yaş sınırı olmayacak, kapılar 18.30'da açılacak. Biletler İstanbul'da Saadeth Müzik (0216 418 11 46), Zihni Müzik (0 216 349 22 68), Pena Müzik (0 212 227 65 82), Karga Müzik (0 212 245 49 25) ve Megavizyon (Beyoğlu)'dan alınabilir.
Portekizli gotik / dark metal (klavye ve kemanın ana elemanlar olduğu metal türü) topluluğu Moonspell'in şu anki kadrosu Fernando Ribeiro (vokal), Ricardo Amorim (gitar), Pedro Paixao (klavye), Mike Gaspar (drums) ve Sergio Crestana (bas)'dan oluşuyor. Bas gitarist henüz resmen gruba dahil olmuş değil.
Moonspell ilk olarak 1994'te "Under the Moonspell" isimli bir albüm çıkardı. Albümün girişinde "Allah Akbak! La Allah Ella Allah!" adlı bir intro bulunuyordu. O zamanlar grubun tarzı black metal'di. Şarkılarda satanist sözler bulunuyordu. Asıl 1995 tarihli "Wolfheart" ile kendini fark ettirdi. Bu albümde grubun kadrosu altı kişiydi ve altı kurt anlatılıyordu. Albümün soundu genel olarak, black metal içine monte edilmiş Portekiz halk ezgilerinden oluşuyordu. Grubun dünya çapında tanınmasını sağlayan albüm ise hemen ertesi yıl çıkardıkları "Irreligious" oldu. Bu albümle altın plak kazanan grup, türünü black metalden gotik / dark metale kaydırdı.
Grup, New Model Army ve Type O Negative gibi tanımış gruplarla tura çıkıp büyük festivallere katıldı. "Irreligious"da aşk şarkılarına da yer vermeye başladı. 1997 yılında çıkardıkları "Second Skin" single'ında yer alan Depeche Mode cover'ı "Sacred" ile yeniden dikkat çekti. Bu parça, grubun çizgisinin de yumuşadığını gösteriyordu. Geçtiğimiz yıl çıkardıkları "Sin / Pecado" albümünün sound'unu belirleyen temel unsur da bu single oldu. Bu albümde de ilk albüme benzer bir intro bulunuyor. CD kapağında "günah" kelimesi farklı dillerde birçok defa yazılmış. Yeni albümde grubun Depeche Mode hayranlığı kendini iyice hissettirmeye başladı. Bu albümle de altın plak kazanan grup, başarılı olsa da yeni tarzıyla eski fanlarını küstürdü. Bu nedenle grubun eski dinleyicisi için "Daemonarch" isimli bir projesi daha bulunuyor.
Bu grupta da Moonspell'in tüm elemanları yer alıyor. Tarzını yumuşatan grup bu projeyle black metal yapmaya devam ediyor. "Daemonarch" projesi bu yıl vokalist Fernando'nun satanizme ilgi duymaya başladığı 17 yaşında yazdığı sözlerin yer aldığı bir de albüme dönüştü. Grup konserlerinde bu ikinci projeden de parçalar çalarak eski hayranlarının gönlünü alıyor. Konserin organizasyonu Fabrika Production tarafından yapılıyor.Efsanenin adı:Glam
MÜZİK
"Velvet Goldmine" filmi "glam rock" akımından yola çıkarak bir yıldızın yükselişini ve çöküşünü konu alıyor. Peki bir onyıl boyunca süren "glam rock" neydi?Geçen hafta gösterime giren "Velvet Goldmine" filmi 1970'lerin başında İngiltere'de doğan "glam rock" akımını konu alıyor. Film dönemin önemli yıldızlarından David Bowie'nin hayatından esinlenerek yapılmış. Brain Slade isimli bir glam rock müzisyeninin yükselişini ve çöküşünü anlatıyor. Filmle birlikte çıkan soundtrack albümde kullanılan şarkıların bazıları cover versiyonlar, diğer bir kısmı ise film için özel olarak glam rock tarzında yapılan yeni parçalardan oluşuyor. Albümde Brian Eno, Bernard Butler, Thom Yorke, Grant Lee Buffalo, Pulp, Lou Reed, Roxy Music, Placebo gibi isimler bulunuyor. Her zaman dinlenebilecek güzel bir soundtrack albüm. Peki glam rock neydi?
Glam rock özünde eğlenceydi. Cinsel özgürlüğün sonuna kadar kullanılmasıydı. Eşcinsellik en çok konuşulan yanıydı. Glam rock yıldızları makyaj yapıyorlar ve rengarenk kostümler giyiyorlardı. 68'li rock grupları gibi sistemle uğraşmak yerine daha çok kendi hayatlarını ve onu nasıl daha eğlenceli hale getirebileceklerini düşünüyorlardı. 1970'lerde İngiltere'de doğduğu zaman Avrupa'yı etkilese de Amerika'ya pek yayılmamıştı. T - Rex, Slade, Gary Glitter, Alice Cooper, Sweet gibi gruplar türün önemli temsilcileriydiler. İyi albümler yapıldı.
Amerika'daki glam ise 1980'lerin ikinci yarısında başladı. Los Angeles merkezli gruplar glam rock ismini yeniden gündeme getirdiler. Burada da Mötley Crue, Poison gibi topluluklar isimleri en çok geçenler arasında yer aldılar. Sözlerde gene eğlence, aşk ve seks vardı. Saçlar uzun, boyalı ve bakımlıydı. Kovboy çizmeleri ve dar kotlar Amerikan glam rock gruplarının başlıca özellikleriydi. Ama bu kez hem çok uzun sürmedi hem de İngiltere'deki kadar etkili olmadı.Goethe dans eder miydi?24 Nisan'da Taksim Millenium Club'ta "Alman Müzik Geceleri" başlığıyla Alman Compost şirketinin müzisyen ve gruplarından Fauna Flash, Jazzanova ve Michael Reinboth'un katılacağı bir dans gecesi düzenlenecek. Saat 23.00'da başlayacak gecenin 5 milyon olarak fiyatlandırılan biletleri Kod Müzik (Atlas Pasajı / Beyoğlu), Akusta ve Taksim - Suadiye - Akmerkez Vakkoramalar'dan edinilebilir.
"Alman Müzik Geceleri" Goethe Enstitüsü ve Kod Müzik işbirliğiyle düzenlenecek. Compost Records farklı müzik türlerini birbiriyle karıştıran müzisyenleri çatısı altında toplayan bir şirket. Şirketin kurucusu aynı zamanda 24 Nisan gecesi müzik yapacak sanatçılar arasında bulunan Michael Reinboth. Fauna Flash, Almanya'nın en iyi drum'n bass yorumcuları olarak kabul ediliyor. Topluluk drum'n bass ritimleri üzerine synthesizer, sample seslerini ve caz tınılarını biraraya getiriyor. Jazzanova house, latin, brazil, caz funk, trip - hop gibi farklı türleri birbiriyle kaynaştırıyor. Michael Reinboth ise caz, trip - hop, drum'n bass, electro, jazzy freestyle, brazil türlerine yer veriyor.
Kod Müzik: 0 212 292 04