31.08.2024 - 17:21 | Son Güncellenme:
Geçmişe ışık tutan sanat eserlerinin trajik kaybının bir sonucu ‘İS’ sergisi. Belleğin saklı hazineleri, yıkıcı bir yangının ardından geride yalnızca küllerini bıraktı. Bu yangın, bir ulusun tarihini, kolektif bilincini ve kimliğini imleyen eserleri yok etti. Ancak bu kayıplar bir son değil, yaratıcı bir yeniden doğuşun başlangıcı oldu.
Sanatçılar kaybolan eserlerin küllerinden yepyeni anlamlar ve formlar yaratarak, sanatın ve insan hafızasının dirençli doğasını gözler önüne seriyor. Bu küllerde saklı olanlar, yalnızca birer hatıra değil, aynı zamanda varoluş mücadelesinin de bir yansıması. Her eser, bir kimliğin parçalanmış fragmanlarını yeniden bir araya getiriyor ve bu parçaların bir arada nasıl yeni bir bütün oluşturabileceğini gösteriyor.
‘İS’ sergisi ile sanat, bu uzun kimlik arayışında ve varoluş mücadelesinde araçsallaştırılıyor. Pasif ve durağanlıktan uzak kendini başka bir yere uzatan, köprüleşen tüm bu çaba burada kendi izleyicisine ulaşıyor. Yanarak kaybolan bir nesnenin mekandaki izi olan ‘İS’ başka bir kıyıdan bulaşıyor, siniyor üzerimize. Abhazya’nın başkenti Sohum’da bulunan Abhazya Ulusal Galerisi’nin deposunda 21 Ocak 2024’te büyük bir yangın çıktı.
Yangında birçok tarihi eser ve arşivsel belge onarılamaz biçimde yandı. Çok küçük bir kısmı ise sanatçıların ve sanatseverlerin yardımı ile kurtarıldı. Bu yok oluşa tanıklık eden sanatçı dostlarımıza, arda kalanın kendi malzemelerinden, geçmişi yeniden üretmek, var etmek, bu felaketin tanıkları olarak tarihe yeni bir not düşmek için sergi çağrısında bulunduk. Farklı disiplinlerden 10 sanatçı kendi üslupları ile kül ve arda kalan malzemelerle yeni eserler ürettiler. Asida Ahuba, Adamur Arshba, Apsha Hagba, Astanda Çamagua, Batal Capua, Sabina Kvarçeliya, Diana Hintba, Oleg Çediya, Saida Kvitsianiya, Sipa Labahua’nın eserleriyle katıldığı sergi, 5-19 Eylül 2024 tarihleri arasında Denef Huvaj ve Sine Ergün küratörlüğünde Barın Han’da gerçekleşecek.