11.02.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:
DOĞAN HABER AJANSI
Türkiye dün Diyarbakır ve Şırnak’ta şehit düşen asker ve polislerle şehit kontenjanından işe giren ve araçlarına yapılan bombalı saldırıda yaşamını yitiren iki sivil memur için gözyaşı döktü.
Şırnak merkez, Cizre ve İdil ilçelerinde teröristlerin saldırıları sonucu şehit olan iki asker ile iki polis memurunun cenazeleri 23’üncü Jandarma Sınır Tümen Komutanlığı’nda düzenlenen törenle toprağa verilmek üzere memleketlerine gönderildi.
Fotoğrafını bırakmadı
Şehit Güngördü’nün askeri uçakla Kayseri’ye getirilen cenazesi için evinin önünde helallik alındı. Burada baba Durmuş Güngördü metanetini korurken, annesi Zeliha ile 1.5 yıllık eşi Hülya Güngördü gözyaşlarına hakim olamadı. Şehit polisin Türk bayrağına sarılı tabutu daha sonra yine cenaze aracıyla, toprağa verilmek üzere Yeşilhisar İlçesi’nin Güzelöz mahallesine götürüldü. Burada ikindi namazının ardından cenaze namazı kılındı. Şehidin cenazesi, mahalle mezarlığında toprağa verildi.
Şehit er Arif Subaşoğlu’nun Kocaeli’nin Gölcük ilçesi’nde yaşayan ailesine şehadet haberini askeri ve mülki yetkililer verdi. 4 çocuklu Serpil ve Mehmet Subaşoğlu çifti, evlatlarının haberi alınca büyük üzüntü yaşadı. Amca Emin Subaşoğlu 3 gün önce Arif Subaşoğlu ile görüştüğünü belirterek, “28 gün kalmıştı terhisine. Gece şehit olduğu haberi geldi” dedi.
Subaşoğlu’nun cenazesi askeri uçakla İzmit Cengiz Topel Havaalanı’na, daha sonra Gölcük’teki evine getirildi. Şehit Subaşoğlu cenaze namazının kılınmasının ardından İhsaniye Mezarlığı’nda toprağa verildi..
‘Kürt oğlu Kürt’üm’
Cizre’de şehit olan Er Vedat Dolançay’ın Van’ın Saray ilçesindeki baba evine de şehit ateş düştü. Kürtçe ağıtların yükseldiği baba evinde sinir krizi geçiren anne Aliye ve baba Vezir Dolançay’ı yakınları sakinleştirmeye çalıştı. 2’si kız 6 kardeşi olan şehit Dolançay’ın en son dün sabah babasıyla görüştüğü belirtildi. Bodrum’da çalışan baba Dolançay’ın telefonda oğluna Cizre’ye gelmek istediğini, ancak oğlunun ilçeye giriş çıkışların yasak olması nedeniyle babasını bu teklifini kabul etmediği; baba Dolançay’ın da bunun üzerine Cizre yerine Saray’a geldiği belirtildi. Askerliğinin bitmesine 4 ay kalan şehidin Mardin’de asker olduğu ve operasyonlar için Cizre’ye gittiği bildirildi. Vali İbrahim Taşyapan’ın sakinleştirmeye çalıştığı baba Vezir Dolançay, “Ben Kürt oğlu Kürt’üm ve şehit babasıyım. Şehidime kurban olayım” dedi. Şehidin cenazesi, mezarlıkta saygı atışının ardından dualar eşliğinde toprağa verildi. .
Sivas ‘yiğido’suna ağladı
Ordu Emniyet Müdürlüğü’nden geçici görevle gönderildiği Cizre’de şehit olan Özel Harekât polisi Osman Yurt’un (44) cenazesini memleketi Sivas’ta karşılamaya gelen ailesi havalimanında gözyaşlarına boğuldu. Şehit polisin cenazesini Nuri Demirağ Havalimanı’nda Sivas Valisi Alim Barut, Emniyet Müdürü Turgay Çalışkan, annesi Huriye Yurt ile eşi Rabia, oğulları 19 yaşındaki Oğuzhan, 17 yaşındaki Ömer Faruk, 15 yaşındaki Burak Yurt karşıladı. Huriye Yurt, rahatsızlığı nedeniyle tekerlekli sandalyeyle karşılamaya geldi. Fenalaşan bazı şehit yakınlarına sağlık ekipleri müdahale etti. Yurt’un naaşı, helallik alınması için babaevine götürüldü. Şehit Yurt, ikindi vakti Ulu Cami’de tören düzenlenmesinin ardından gözyaşları arasında Yukarı Tekke Mezarlığı’ndaki polis şehitliğinde defnedildi.
20 bin kişi uğurladı
Şehit Uzman Çavuş Talay da memleketi Balıkesir’de son yolculuğuna uğurlandı. Ankara’daki törenin ardından Balıkesir’e gönderilen Talay’ın naaşı baba evine getirildiği sırada dört ay önce evlendiği eşi Hacer, annesi Semanur ve babası Yusuf Talay gözyaşı döktü. Zağnos Paşa Camisi’nde düzenlenen törene yaklaşık 20 bin kişi katıldı. Şehidin anne ve babası Semanur Talay ile Yusuf Talay, kardeşleri uzman çavuş Yunus Talay ve vatani görevini yapan Samet Talay, cenazede başsağlığı dileklerini kabul etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ve Başbakan Davutoğlu da taziye için çelenk gönderdi. Şehidin cenazesi namazın ardından askeri bando eşliğinde, Milli Kuvvetler Caddesi’nden kortej oluşturularak İstasyon Meydanı, Vasıf Çınar Caddesi’ni takip edilerek Garnizon Şehitliği’ne götürüldü. Talay, Garnizon Şehitliği’nde gözyaşları arasında toprağa verildi.
Arttı’nın, 1998’de PKK’nın tuzakladığı mayının infilak ettirilmesi sonucu şehit olan köy korucusu Seyfettin Arttı’nın kardeşi olduğu ve şehit yakını olduğu için, Diyar Oslu’nun da 1990’da mayına basması sonucu şehit olan köy korucusu Mustafa Oslu’nun kardeşi olduğu için, Abdulkerim Oslu’nun da, 1991’deki operasyonda şehit olan ve kendisiyle aynı adı taşıyan köy korucusu Abdulkerim Oslu’nun oğlu olduğu için, şehit yakınlarına tanınan hakla memur oldukları öğrenildi.