Tümamiral Mesut Özel'in alıkonulmasına ilişkin davada eski yüzbaşına müebbet hapis

15 Temmuz Darbe Girişimi gecesinde Deniz Harp Okulu Komutanı Tümamiral Mesut Özel'in rütbesini sökerek, kelepçe takıp ağzını bantladıktan sonra Maltepe Askeri Cezaevi’ne kapatılmasına ilişkin haklarında verilen beraat kararları bozulan tutuklu sanık Ertürk Murat Cansaran ile firari sanık Orhan Arı'nın yeniden yargılanmalarına devam edildi. İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın 9'uncu celsesine, tutuklu sanık Ertürk Murat Cansaran getirildi. Şikayetçi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı, TBMM Başkanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı avukatları da duruşmada hazır bulundu.

SAVCI CEZALANDIRILMASINI TALEP ETTİ

Duruşma savcısı esas hakkındaki mütalaasında, sanık Ertürk Murat Cansaran'ın "Anayasayı ihlal" suçundan cezalandırılması ve tutukluluk halinin devamını talep etti. Sanık Orhan Arı'nın Yargıtay bozması sonrasında savunması alınmadığından dosyasının ayrılmasını talep etti.

BERAATİNİ İSTEDİ

Sanık Ertürk Murat Cansaran savunmasında suçlamaları reddederek beraatini talep etti.

OYBİRLİĞİYLE KARAR VERİLDİ

Mahkeme heyeti oybirliğiyle verdiği kararında, sanık Ertürk Murat Cansaran hakkında her ne kadar "TC hükümetini, Anayasal düzeni ve TBMM'yi ortadan kaldırmaya teşebbüs" ve "Silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan dava açılmışsa da sanığın eylemlerinin "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçu kapsamında kaldığını belirterek ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasına hükmetti. Sanığın duruşmalardaki tutum ve davranışlarını dikkate alan heyet, takdiri indirim uygulayarak bu cezayı müebbet hapis cezasına indirdi. Tutukluluk halinin devamına karar verilen sanık hakkında yasama organına ve hükümete işlenen suçlardan dolayı ayrıca ceza verilmesine yer olmadığına hükmedildi.

DAVANIN GEÇMİŞİ

15 Temmuz darbe girişimi gecesinde Deniz Harp Okulu Komutanı Tümamiral Mesut Özel’in Maltepe Askeri Cezaevi’nde alıkonulmasına ilişkin 2’si firari 9 sanığın İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi'nce yargılandığı dava 2018'de karara bağlanmıştı. Mahkeme, eski kurmay binbaşı Cüneyt Aydoğan ve Zafer Gümüş, yüzbaşı Semih Barbaros Üstün ve üsteğmenler İbrahim Halil Tekatlı, İsa Demirbilek’i "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "Nitelikli olarak kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma" suçundan ise 12’şer yıl hapis cezasına çarptırmıştı. Firari sanıklar eski kurmay albay Uğur Yıldız ve binbaşı Mustafa Köroğlu’nun dosyasının ayrılmasına karar veren heyet, yüzbaşı Ertürk Murat Cansaran ile üsteğmen Orhan Arı’nın üzerlerine atılı suçlardan beraatına hükmetmişti. Davanın karara bağlanmasının ardından dosya incelemesi yapan Yargıtay, 5 sanığa verilen hapis cezalarını onamış, Ertürk Murat Cansaran ve Orhan Arı’nın ise beraat kararlarını bozmuştu.

Sanık Ertürk Murat Cansaran 16 Haziran 2021'deki duruşmada yaptığı savunmasında, "Cezaevinde toplam 16 adet kamera vardır. Ancak 5 adet kamera kaydı dosyaya sunulmuştur. Cezaevinin tüm iç ve dışını gösteren kamera kayıtlarının eksik gönderildiğini, yazışmaların cevaplanmadığını kurgu içine girildiğini düşünmekteyim. O gece Mak Timini getirdiği bir kısım sonradan öğrendiğimiz generallerle ilgili teslim etme çabalarını canını ortaya koyarak ne kadar sert tepki verdiğimi Ersan Salman'ın ifadesinden de görebilirsiniz. Zafer Gümüş'ün eylemlerini durduran kişi ben olmama rağmen burada yardım etmekle suçlanıyorum" demişti.