04.01.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:
Abdullah Karakuş-Seyirname
Suudi Arabistan. Kutsal topraklar.
Mekke ve Medine her Müslümanın gitmek istediği kentler.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın resmi ziyaretini izlemek için 2 gün başkent Riyad’daydım.
Yeni Kral Selman, farklılığını hemen göstermiş. Riyad’a iner inmez hissettik bunu.
Petrol zengini ve dünyanın en büyük petrol ihracatçısı Suudi Arabistan’da 2015’in son günlerinde petrole büyük zam yapıldı. Yıllardır dünyanın en ucuz petrolünü tüketen Suudi Arabistanlılar yüzde 50’nin üzerinde zamla tanıştı.
Bunun ülkeye ilk yansımalarını gece yarısı geldiğimiz Riyad Havaalanında hissediyoruz. Taksiciler taksimetre açmak istemedi ve bizden şehir merkezine gitmek için yüksek paralar talep etti. “Neden taksimetre açmıyorsunuz?” deyince petrol zammını gerekçe gösterdiler.
Kefillik sistemi
Suudi Arabistan’da para kazanma ve sosyal hayat farklı. Kefillik sistemi var.
Örneğin bir yabancının çalışması başta olmak üzere bir çok şey yapabilmesi için bir kefilinin olması gerekiyor. Yabancılar sadece kefilinin işinde çalışabiliyor. Ancak 50 yaş üzerindeki kişilere çalışma izni verilmiyor.
Kefalet sitemine göre ülkeden çıkış, ev kiralama, banka hesabı açtırma, hastane tedavi ve telefon açtırma gibi işlemler kefil olan kişinin izni ile yürütülüyor. Bu işlemleri de kefil yürütüyor.
Bir Türk lokantasına gidiyoruz yemek için: Mama Noura. Çalışanları Türk. Riyad’da 4 şubesi varmış.
Asıl sahipleri Türk olsa da başlarında Suudi bir kefil var ve paranın çoğu ona gidiyor.
Soruyoruz lokantadaki Türklere “Arabistan’da çalışmak nasıl?” diye. “Çok para var ama sosyal hayat yok” diyorlar.
Aileye ayrı giriş
Yanımızda bir kadın gazeteci de var. Biz yemeğimizi alıyoruz ama ona “siz burada yiyemezsiniz” diyorlar.
Kadınlar için özel bölüm yapılması gerekiyormuş. Bazı lokantalarda bu var, bazılarında yok. O da yemeğini alıp arabada yiyor.
Bu durumu dışarıda gezerken de fark ediyoruz. Starbucks ve Pizza Hut gibi dünya markalarını görüyoruz. Buraların da iki girişi var. Biri aile girişi biri de yalnız erkeklerin girdiği kapı.
Bazılarında kadınların oturacağı yer yine yok. Onlar yemeklerini alıp çıkıyorlarmış.
Kadınlar AVM’lerde
Kadınlar hala araba kullanamıyor Suudi Arabistan’da. Sokaklarda da fazla görünmüyor kadınlar. Büyük alışveriş merkezlerine gidince görebiliyoruz ancak.
Kadınlar daha çok işlemeli “siyah abaya” giyiyorlar. Başı açık olarak birkaç yabancı görüyoruz sadece.
Namaz saatlerinde Suudi Arabistan’da hayat duruyor. Mağazalar ve dükkanlar kapanıyor. Müşteriler dışarı çıkarılıyor. Bir tek lokantanın içinde kalabiliyorsunuz.
Onlar da camlarındaki kepenkleri indiriyorlar. Namaz saatinde yeni müşteri almıyorlar.
AVM’lerde de aynı kural geçerli. Kadınlar kapanan mağazaların önündeki banklarda oturarak bekliyor tekrar açılmasını.
Erkek gazeteciler çoğunlukta olunca biz de uyarıldık, çoğunluğun kadın olduğu AVM’de.
AVM’nin meydanında 7 gazeteci toplu olarak durunca güvenlik görevlileri geldi yanımıza.
“Neden toplu duruyorsunuz?” sorusuyla karşılaştık.
Biz de gazeteci olduğumuzu ve arkadaşlarla buluştuğumuzu, dağılacağımızı söyleyince ayrılıyorlar yanımızdan.
Ama yine de uzaktan takip ettiler ne yaptığımızı.
Çevreden birkaç fotoğraf çekmeye çalışınca yine güvenlik görevlileri geldi yanımıza ve özellikle kadınların olduğu fotoğrafları sildirdiler.
Türkiye eksi 8 derecelerde karla mücadele ederken biz Riyad sokaklarında 20 derecede kısa kollularla dolaştık.
Bol bol hurma alarak ve bambaşka bir yaşam şeklini görerek Türkiye’ye döndük.