Derleyen: Betül Yasemin Keskin / Milliyet.com.tr - Afrika'da uzun yıllar önce Namib Çölü'nde ilk bakışta doğaüstü olduğu düşünülen bir olay gerçekleşti. Çapları 2 ila 15 metre arasında değişen halkalar belirdi. Bu halkalar, muhteşem derecede simetrik şekillere sahipti. Varlığı, bölgede yaşayan Himba halkı tarafından bilinen çemberlerle ilgili birçok rivayette bulunuldu. Kimileri halkaları tanrıların yeryüzündeki ayak izleri olarak görüyordu, kimileri ise toprağın altında bir ejderhanın yaşadığını ve çemberlerin ejderhanın nefes alıp vermesiyle oluştuğunu düşünüyordu. Ancak gerçek bambaşkaydı...
PERİ ÇEMBERLERİNİ KARINCALAR MI OLUŞTURDU?
Namib Çölü'nde oluşan peri çemberleri, yıllar önce uzmanların dikkatini çekti. Bölgede birçok çalışma yapıldı ve bu çalışmalara bağlı olarak ihtimaller masaya yatırıldı. Hamburg Üniversitesi’nden Norbert Juergens yaptığı araştırmada, bir termit türünün bu çemberlerin içinde yaşayan tek canlı olduğunu ve karıncaların çemberin içindeki bitkilerin köklerinden beslendiğini gördü. Çemberlerin içinde hiç bitki olmamasını ise bölgedeki kuraklığa bağladı. Juergens, peri çemberlerinin, karıncaların yaşam döngülerine bağlı bir ekosistem olabileceğini düşündü. Ancak bu, yalnızca bir fikir olarak kaldı.
BİR BAŞKA TEORİ...
Hamburg Üniversitesi’nden Norbert Juergens’in teorisinin yanı sıra bir başka teori de İsrail’deki Ben Gurion Üniversitesi’nden Yuval Zelnik'ten geldi. Zelnik, karınca yerine bitki teorisini ortaya sürdü. Zelnik'in teorisine göre bazı büyük bitkiler, küçük olanların suya erişimini engelliyor ve çemberlerin içinin bitkilerden arınmış olarak kalmasını sağlıyor. Ayrıca kuraklık zamanlarında bitkiler arasındaki bu çekişme artıyor ve çemberler büyüyor. Yağmurlar artınca rekabet sonlanıyor ve çemberler kaybolmaya ya da küçülmeye başlıyor. Princeton Üniversitesi'nden matematikçi Corina Tarnita ve çalışma arkadaşları ise peri çemberlerinin oluşumlarıyla ilgili yayınladıkları çalışmalarında peri çemberlerinin oluşumunda tek bir neden olmadığını düşündüler.
Peri çemberleriyle ilgili yıllarca süren araştırmalara bir de Güney Afrika’daki Pretoria Üniversitesi ve Rusya’nın Saint Petersburg kentindeki ITMO Üniversitesi katıldı. Profesör Marion Meyeri konuyla ilgili şöyle konuştu: "Peri çemberlerinin sebebi hakkında birkaç teori var. Euphorbia bitkileri, dallarından sızan beyaz, yapışkan, toksik özleri nedeniyle yerel olarak süt çalıları olarak bilinir. Peri çemberlerine, Euphorbia süt çalılarının neden olduğuna gerçekten tamamen ikna olduk. Birkaç yıl boyunca dört lisansüstü öğrencimle bu konuda çalıştım ve peri çemberlerine toprak kimyası, biyolojik toksisite ve coğrafi açılardan yaklaştım."
AVUSTRALYA'DA DA GÖRÜLDÜ
Peri çemberleri Afrika'dan sonra 2016 yılında da bir anda Avustralya'da görüldü. 1970'li yıllardan beri araştırılan peri çemberlerinin burada da görülmesi yeni çalışmaları beraberinde getirdi. Uzmanlar, yaşananları büyük bir mücevher olarak değerlendirdi.
PERİ ÇEMBERLERİ ARASINDA FARK VAR
Afrika'da ve Avustralya'da görülen peri çemberleri arasında bazı farklar bulunuyor. Afrika'da bulunan peri çemberlerinin ortasındaki toprak daha kumlu iken Avustralya'daki toprak daha sert bir yapıya sahip. İki bölge arasındaki farklılıklara rağmen, peri çemberlerinin işlevinin aynı olduğu düşünülüyor. Araştırmacılar basit bir sulama deneyiyle halkalar arasındaki farklılıkları gözlemleyebildiler.
Namibya'da bilim insanları oltalara kamera yerleştirdiler ve termit kolonilerini gözlemlediler. Hatta bu fenomenin nasıl ortaya çıktığını açıklamak için matematiksel modeller kullandılar. New South Wales Üniversitesi'nde ekolojist Angela Moles, spinifex otlarının küçük yuvarlak tümsekler olarak başladığını, ardından yeni fideler dışa doğru filizlendikçe, ortadaki bitkilerin öldüğünü ve halka şekline yol açtığını söyledi.
Araştırmacılar, topraktan bakteri veya diğer mikroorganizmaları kültürlemeye çalışmadılar. Bu nedenle çölde bu halkaların etrafında hangi küçük ekolojilerin ortaya çıktığından ve zaman içinde tam olarak nasıl değiştiklerinden şimdilik emin değiller. Afrika’nın otlaklarındaki peri çemberlerinin, öldüğünde toprağa zehirli öz salan bir bitki tarafından oluşturulduğu düşünülüyor. Hatta bu durum artan sıcaklıklarla daha da şiddetleniyor.
SAYILARI ARTABİLİR Mİ?
Boulder Colorado Üniversitesi'nden ekosistem ekoloğu olan Nichole Barger, dünyanın dört bir yanındaki kurak ortamlarda daha fazla peri çemberinin henüz keşfedilmemiş olabileceğini düşünüyor. Florida Eyalet Üniversitesi'nden entomolog Walter Tschinkel'e göre, peri çemberlerine sebep olan şey hakkında kesin yorum yapmak için bilim insanlarının mevcut teorileri kontrol etmeleri gerekli. Ancak şimdilik, sınırlı bütçeler ve lojistik zorluklar nedeniyle Afrika'da ve Avustralya'da çalışmalar yavaşlamış durumda. Peri çemberlerinin gizemi henüz tam olarak çözülebilmiş değil.