Serin DuruÅŸ

     

     Pazar günü, Bush Bey’in önüne gelene, "Bana bak! Irak’taki kitle imha silahlarını bulmakla sen mi görevlisin?" dediği, mahallenin delisi kıvamındaki diyalogunu yayımlamıştık. Şimdi ikinci bölüm...
     - Sayın Başkan, Teksas’ta, nehrin yanındaki sürüden koyun kaybolmuş!..
     - Bana ne!
     - Bana ne olur mu Sayın Başkan? Siz de Teksaslısınız. Yaklaşan seçimi hatırlatmak isterim efendim...
     - Peki, (arkadaki kişiye dönerek) sen misin o sürünün çobanı?
     - Hayır efendim, devrilmesi imkansızken, zat-ı alinizce başarıyla devrilmiş olan Segway’denim ben. Nasıl olup da devirdiğinizi araştırmakla görevliyim...
     - Ya sen, sen misin yoksa?
     - Hayır Bush Bey. Ben doktorum. Kraker yiyecekmişsiniz de, tedbir olarak buradayım...
      Bin Ladin’i ya da var(mış)larla, miş’lerle uğruna koca bir ülkeyi yakıp yıktıkları Saddam’ı değil, yeri yurdu belli ama suçu belli olmayan 11 Türk subayını yakalamayı başarmış(!) bir ülkenin başkanı O... Aslında "Olmayan kitle imha silahı"nı bulmakla, "Olmayan kitle imha silahını bulmakla ‘olmayan’ görevli"nin vazifelendirilmesinden daha doğal ne olabilir? "Olmaz olsun" gibi bir durum yani...
     Bu geyiği uzatmamızın bir nedeni var tabii.
     "Fırat’ın kenarında kaybolan koyunun hesabını gelin benden sorun!" diyen bir başka ülkenin eski Cumhurbaşkanı geldi aklımıza...
      Seversiniz sevmezsiniz, o ayrı mesele. Hiç değilse memleketinde olan olayların hesabını verecek makamın simitçi-kahveci-gazozcu değil, kendisi olduğunu -sözde kalsa bile- bilen biri...
      Öteki daha uğruna nice canların hala da yittiği bir meseleyle kimin ilgilendiğinden bile bihaber. Niye? Çünkü o sırada Segway’den düşmekle meşgul...
     
     Dikkat ettim, deli rolü yaptığında insanlar sana daha çok saygı duyuyor. E yapalım o zaman, "deli" olmak "normal" olmaktan çok daha kolay ve eğlenceli. Siz de deneyin...
     Her nedense trilyondan az kazanana kız verilmeyen bir meslek futbol. 30 sene geceyi gündüze katıp profesör olsan ne yazar futbolcunun yanında. Neyse, özellikle Anadolu takımlarından 3 büyüklere transfer olan genç topçuların 5 klasik geyiğine bir göz atalım istedik...
     1. Gece hayatından nefret ederim, antrenmandan eve, evden antrenmana...
     2. Kesinlikle çapkın değilim, bize ters gelir çapkınlık...
     3. 30’a kadar evlenmem. Mankenle, şarkıcıyla işim olmaz...
     4. Burası (transfer olduğu takım hangisiyse artık) hayallerimin takımı, kovsalar gitmem...
     5. Ailece bu takımlıyız. Karım benden daha fanatiktir...
     1 Sene Sonra...
     1. Çok ağır çalışıyoruz. Eğlenmek bizim de hakkımız değil mi? Siz benim sahadaki performansıma bakın!..
     2. Rahip değiliz, delikanlı adamız. Hem çapkınlık ne demek yaa! Size ne özel hayatımdan!..
     3. (Bu maddede genellikle futbolcular değil, beraber oldukları mankenler konuşur) "Önümüzdeki yaz evleniyoruz..." ya da "Ailesi de beni çok seviyor..." gibi...
     4. 3 aydır para alamıyorum. Yedekte oturuyorum, ben yedek kalacak adam mıyım? Benim için bu takım bitmiştir!..
     5. Bu maddemiz de ilginçtir. Henüz transfer olan bir futbolcunun karısının başka bir takımı tuttuğu görülmemiştir. Futbolcu nereye giderse, eşi de o takıma transfer olur. Elinde bayrak, kafasında şapka yallah maça...
     (Emre Aşık Beşiktaş’a transfer oldu. Müstakbel eşi Aysun Kayacı’yı çok seyrettik Galatasaray bayrak ve formalarıyla. Şimdi Emre Beşiktaş’ta. Aysun da geçti mi acaba? Merakla bekliyoruz bakalım. Eğer geçerse "Aha bak, biz dediydik" deriz ona göre...)
     
     
     Daha Sıcaaaak Olacak
     "Bakın size bir şey söyleyeyim de başınızdan sıcak su çıksın..."
     => Yaşar Nuri Öztürk
     
     E Kaşıyın Bari
     "Coni fena kaşınıyor" => Flash TV Ana Haber’de bir alt yazı
     
     Çabaya Bak!
     "Bundan iki yıl önce yoğun bir kitap okuma çabası içine girmeye çalıştım..." => Vj Bülent
     
     Kazsız Ortam
     "Çevir gazı yanmasın!"
     => Ebru Yaşar
     
     Laf Arası Adamı Bihter...
     -Bihter abi gazı nasıl çeviriyorduk, ben sürekli yakıyorum da abi?
     -Boynundan tutup iyice bi sallayıver, altta yoğunlaşırsa patlar!..
     
     Zor Eylem
     "Ayakta durabilmek için kendimle çok zor mücadele ediyorum..."
     => BBG Belma
     
     Pis Korsanlar
     "Kimseyi korsan almayınız..."
     => Ceylan (Korsan kaset-cd almamamız gerektiğini belirtiyor)
     
     Laf Arası Adamı Bihter...
     -Bihter abi bizim de korsanımız çıkmış, internette gördüm abi...
     -Daha pahalıya geliyordur o, dakikası kaç para internetin!..
     
     
     

     Cumartesi günü hayatımın en büyük hatalarından birini yapıp aşık olduğumu ve aşık olduğum kişinin de bir köşe yazarı olduğunu açıkladım. Şimdi işin içinden çıkamıyorum. 57 tane kadın köşe yazarından mail gelmiş. Hepsi de aynı şeyi yazmış. "İsmet Bey, ‘O’ kişi ben miyim yoksa? İnanın ben de sizi seviyorum" diyorlar... Yahu nereden açıkladım, bin pişman ettiniz beni. Fakat kafama takıldı, benim tanıdığım 56 tane kadın köşe yazarı var. 57. kişi nereden çıktı onu anlamadım, isimsiz yazmış mail’i. "Rumuz: Dikenli Gül" yazmış sadece. 2 gündür düşünüyorum, kimdir bu "Dikenli Gül" yahu? Kimsin kuzum sen? Sana diyorum kızım, kimsin nesin? Işık Sizinle Olsun!..
     
    Â

GÃœNCEL


‘Çirkin Amerikalı’ belgelere el koydu
‘Sorumlular hakkında gerekeni yapın’
KADEK, ABD’nin İran muhbiri mi?
‘Talibanmışız gibi muamele yapıldı’
‘ABD ile en büyük güven bunalımı’
Onurumuz tamir edilmeli
Benzin istasyonları şehir dışına
Depremi 4 gün önceden bildiler
Artçı korkusu sokakta yatırdı
Sigorta yaptırmayana elektrik ve tapu yok
Kısa kısa..
Serin DuruÅŸ