28.12.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:
Ayşegül Kahvecioğlu - AK Parti ve MHP’nin hazırladığı Seçim ve Siyasi Partiler Yasası değişikliği, geçtiğimiz mart ayında Meclis Genel Kurulu’nda kabul edilmişti. Seçim barajını yüzde 7’ye düşüren düzenleme ile il ve ilçe seçim kurulu başkanlarının en kıdemli hakimler yerine birinci sınıfa ayrılmış veya birinci sınıfa ayrılma niteliği taşıyan hakimler arasından kura ile belirlenmesi kuralı getirilmişti. Düzenleme, muhalefet partileri tarafından “AK Parti’nin seçimlere giderken kendi seçim hâkimlerini belirlemek istediği” iddiasıyla eleştirilmişti. CHP, bu düzenlemenin iptali için AYM’ye başvurmuştu.
Kritik karar
AYM, il seçim kurulu başkan ve üyelerinin ‘en az birinci sınıfa ayrılmış ve birinci sınıfa ayrılma niteliklerini kaybetmemiş hâkimler arasından kura ile’ seçilmesinde Anayasa’ya aykırılık bulunmadığına hükmetti. Kararda, “Mevcut seçim kurullarında yer alan hâkimler her ne kadar iki yıl süreyle görev yapmak üzere belirlenmiş olsa da özellikle başka yere atanmaları sebebiyle belirtilen süreden önce buradaki görevleri sona erdiğinde onlardan boşalan yerlerin kanunun yine aynı hükümleri uyarınca belirli niteliklere sahip olan hâkimler arasından ad çekme suretiyle tamamlanması gerekecektir. Dolayısıyla seçim kurulları hâkimlerinin belirlenmesinde getirilen yeni sistemin eski sisteme göre oluşturulmuş ve iki yıllık süresini henüz tamamlamamış mevcut seçim kurulları bakımından da her an uygulanma kabiliyetinin bulunduğu görülmektedir. Bu bağlamda kanun koyucunun aynı dönemde seçim kurullarında yer alacak tüm hâkimlerin aynı usul ve esaslara göre belirlenmiş olmasını tercih ettiği bunun kamu yararı amacıyla bağdaşmadığı söylenemez. Bu itibarla kuralın kamu yararı dışında özel çıkarlar gözetilerek veya belirli kişiler lehine veya aleyhine düzenlendiği sonucuna ulaşılmaz” denildi.
Mahkeme, “İl seçim kurulu başkan ve üyeleri ile ilçe seçim kurulu başkanlarının, bu maddenin yürürlüğe girmesinden itibaren üç ay içinde belirlenmesi”ni içeren düzenlemenin iptali istemini de oy çokluğuyla reddetti. Bu karara Başkan Zühtü Arslan’ın da bulunduğu beş üye karşı oy kullandı. Arslan karşı oy metninde, yargı bağımsızlığı ve hakim teminatına vurgu yaparak, her idari düzenlemede hakimlerin görevlerine son verilememesi gerektiğini, çok önemli yapısal düzenleme durumunda son çare olarak bu yola başvurulabileceğini ifade etti.
‘Dürüstlüğü zedelemez’
2023 seçimlerinde uygulanacak yeni yasadaki en çarpıcı değişikliklerden biri de “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne uyum” gerekçesiyle mevcut yasadaki, “başbakan ve bakanlara ilişkin” seçim yasakları maddesinden “başbakan” ibaresinin çıkarılması olmuştu. AYM, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı seçim yasaklarından muaf tutacağı gerekçesiyle muhalefetin eleştirilerine neden olan düzenlemeyi de Anayasa’ya uygun buldu. Gerekçede, “Madde metninden ‘başbakan’ ibarelerinin çıkarılması yerine cumhurbaşkanı ibaresinin eklenmemesinin kanun koyucunun bilinçli bir tercihi olduğu, bu bağlamda cumhurbaşkanının seçim propagandası bakımından tabi olduğu hükümlerin 298 sayılı Kanun’a atıf yoluyla kendi seçim kanununda ayrıca düzenlendiği ve bu suretle cumhurbaşkanının da anılan Kanun’un 65. maddesindeki düzenlemelerin kapsamına dâhil edildiği görülmektedir. Bu itibarla kuralların seçimlerin dürüstlüğü ilkesini zedeleyen bir yönü bulunmamaktadır” denildi.