Gündem‘Philip Glass müzikal bir mimar’

‘Philip Glass müzikal bir mimar’

31.07.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:

Víkingur Ólafsson, Bodrum Müzik Festivali’nin yeni serisi olan ‘Gece Konserleri’nde besteci Philip Glass’ın 80. yaşı için hazırlanan ‘Philip Glass: Piano Works’ albümünden bir seçkiyle müzikseverlerin karşısında olacak.

‘Philip Glass müzikal bir mimar’

Yaşayan en önemli bestecilerden Philip Glass’ın bestelerinden oluşan bir repertuarıyla Doğuş Grubu kurucu destekçiliğinde düzenlenen 14. Bodrum Müzik Festivali kapsamında 8 Ağustos’ta sahneye çıkacak olan Vikingur Ólafsson ile konser öncesi bir röportaj gerçekleştirdik.

Haberin Devamı

- Reykjavik’teki Harpa Konser Salonu’nun açılışında Vladimir Ashkenazy’nin yönetiminde İzlanda Senfoni Orkestrası ile çaldınız. Yaşayan en önemli şeflerden biri ile çalışmak nasıl bir histi?

Ashkenazy ile çalışmak her zaman özel bir his. Çalmaya başladığında ya da sizi yönettiğinde, Ashkenazy’nin müziğin kendisi haline geldiğini hissediyorsunuz. Onunla düzenli olarak sahneye çıkma fırsatı bulduğum için çok şanslıyım, en son Haziran’da Tokyo’da gerçekleşen bir konserde Mendelssohn konçertolarından birini seslendirdik. Ashkenazy, mükemmel bir insan.

Minyatür parçalar

- Konserinizde Philip Glass’ın bestesini çalacaksınız. Glass sizin için ne ifade ediyor?

Philip Glass’ı 2014 yılından bu yana tanıyorum ve onun gibi zamanımızın öncü bestecilerinden biri ile çalışmak her zaman ilham verici oldu. Philip Glass, çok farklı müzikal anlayışları kendi dünyasıyla harmanlayabilen bir müzikal mimar gibi. Eserleri doku, renk, ritim ve nüanslar acısından çok zengin ve yorumcunun bu elementlerle farklı deneyimler oluşturmasına imkân tanıyan bir isim. Deutsche Grammophon’daki ilk albümüm için kendisinin ‘10 Etüdü’nü seçtim ve onlar her zaman kalbimde özel bir yere sahip olacak.

Haberin Devamı

- Daha önceki albümlerinizde Brahms, Chopin ve Bach’ın bestelerini seslendirdiğinizi görebiliyoruz. Bir sonraki albümünüz ne olacak? Bize biraz ipucu verebilir misiniz?

Bir sonraki albümüm 7 Eylül’de Deutsche Grammaphon’dan çıkacak ve Johann Sebastian Bach üzerine bir albüm olacak. Bach’ın orijinal eserlerinin yani sıra Bach’tan etkilenmiş, onun eserleri üzerine Rachmaninov, Busoni gibi bestecilerin uyarlamaları ve benim kendi uyarlamalarım da yer alacak. Albümde birçok minyatür parçalar var ama aynı zamanda büyük parçalar da var. Çok ünlü, herkesin bildiği parçalarla birlikte, albümde birçok keşfedilmemiş, az bilinen ve dünyayla paylaşmaktan mutluluk duyduğum eserler de var.

‘Donuk ve zayıf minimalistler’

- Minimal müzik şu anda revaçta. Birçok piyanist bu tarz müziği seslendiriyor. Bu konuya nasıl bakıyorsunuz?

Kötü müzik ve iyi müzik olduğu gibi iyi minimalizm ve kötü minimalizm de var. Bu konuda açık olacağım. Birçok minimalist eserin donuk ve fazlasıyla zayıf olduğunu hissedebilirsiniz. Ancak Glass veya Reich’ın en iyi eserlerinde bulduğunuz gibi görkemli ve şiirsel olduğunda, hem çalmak hem de dinlemek açısından açıkçası güzel müzik.

Haberin Devamı

- Türkiye’de geçen yıl Haziran’da en son sahneye çıkmıştınız...

Evet ‘Goldberg Varyasyonları’ için İstanbul’da bir gerçekleştirdim. O zamandan beri güzel kültürünüze dönmek için sabırsızlanıyorum. Bodrum’da Glass çalmak fazlasıyla eğlenceli olacak.