12.02.2011 - 02:38 | Son Güncellenme:
ESRA ALUS İstanbul
Balyoz davasının dünkü duruşmasında Cumhuriyet Savcısı Savaş Kırbaş, aralarında eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral İbrahim Fırtına, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan ve eski Genelkurmay Özel Kuvvetler Komutanı emekli Korgeneral Engin Alan’ın da aralarında bulunduğu 180 sanığın, askeri casusluk soruşturması kapsamında Donanma Komutanlığı’nda yapılan aramada ele geçirilen ve sonradan dosyaya dahil edilen yeni 43 klasör, delil durumu ve CMK’nın 100. maddesini gerekçe göstererek tutuklanmasını talep etti. Verdiği 5 saatlik aranın ardından Mahkeme Heyeti, aralarında Fırtına, Örnek ve Doğan’ın da bulunduğu 163 kişinin tutuklanmasına karar verdi. Tutuklama kararına Harbiye marşıyla karşılık veren sanıklar, “Aramızda korgereral rütbesinde asker var. Size onu teslim etmeyiz. Buraya onu teslim almak için Orgeneral gelecek” diye direndi.
167 sanık katıldı
Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları yerleşkesinde İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nce görülen Balyoz davasının dünkü 13. duruşmasına Halil İbrahim Fırtına, Özden Örnek, Feyyaz Öğütçü ile Ergenekon davasının tutuklu sanığı Cengiz Köylü ve Mehmet Fikri Karadağ, ile başka suçtan Diyarbakır Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski Kayseri Jandarma Komutanı emekli Albay Cemal Temizöz’ün de aralarında bulunduğu 167 sanık katıldı. Duruşmaya, sol kolu çıktığı için rapor alan emekli Orgeneral Çetin Doğan ve “İrtica ile Mücadele Eylem Planı” davasının tutuklu sanığı Albay Dursun Çiçek’in de aralarında bulunduğu 29 sanık ise gelmedi.
‘Delil kabul edilmeli’
Duruşmada sanık ve avukatlarının müdahillik taleplerine itirazlarının ardından görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı Savaş Kırbaş, Özden Örnek, İbrahim Fırtına, Çetin Doğan ve Engin Alan’ın da aralarında bulunduğu yaklaşık 180 sanığın, dosyaya dahil edilen yeni 43 klasör, delil durumu ve CMK’nın 100. maddesini gerekçe göstererek tutuklanmasını talep etti.
Savcının bazı sanıklar yönünden Gölcük Donanma Komutanlığı’ndan ele geçirilen evraklar çerçevesinde üzerine atılan suç şüphesi arttığı gerekçesiyle tutuklama istemesi, salonda adeta soğuk duş etkisi yarattı. Bu sırada Başkan Diken, tutuklama talebi olduğu için tutuksuz sanıkların duruşma salonundan ayrılmaması yönünde uyarıda bulundu ve ara verdi.
Mahkeme heyeti, 5 saatlik aranın ardından duruşmaya devam etti. Emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına, emekli Oramiral Özden Örnek, emekli Korgeneral Engin Alan’ın da aralarında bulunduğu 133 sanık hakkında tutuklama kararı çıkarıldı. Duruşmaya katılmayan sanıklar eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, Orgeneral Nejat Bek ve Orgeneral Ergin Saygun’un da aralarında bulunduğu 29 sanık hakkında ise yakalama kararı çıkarıldı. Ayrıca yine duruşmaya katılmayan başka suçtan tutuklu sanık Albay Dursun Çiçek’in de tutuklama kararı yüzüne okunması için tutuklu bulunduğu cezaevi aracılığıyla mahkemede hazır edilmesine karar verildi.
Mahkeme tutuklama kararına, “delillerin henüz toplanmamış olması, kuvvetli suç şüphesi, adli kortrol hükümlerinin suç şüphesi karşısında yeterli olmayacağı, delilleri karartma ihtimali ile CMK 100. maddesindeki katalog suçlardan olmasını” gerekçe olarak gösterdi.
Harbiye Marşı’nı söylediler
Kararın okunmasının ardından izleyici bölümünde bulunan sanık yakınları, verilen kararı alkışlarla protesto etti. Sanık yakınlarının protesto içerikli bağırmalarının ardından sanık bölümünden önce koro halinde Harbiye Marşı, ardından da Deniz Harp Okulu Marşı okundu.
Duruşmanın görüldüğü salonda jandarma astsubay ve uzman çavuşlarından oluşan yaklaşık 30 kişi güvenlik için takviye edildi.
‘Teslim etmeyiz’
Duruşma salonunda hakkında tutuklanması istenenler, aralarında korgeneral rütbesinde asker bulunduğunu belirterek, “Size onu teslim etmeyiz. Buraya onu teslim almak için Orgeneral gelecek” dedi. Yaklaşık yarım saat beklenildikten sonra duruşma salonunun da kapısı kapatıldı. Sanık yakınları ise heyete yönelik olarak “Bu akşam rahat uyuyun. Çocuklarınıza çok iyi sarılın” diye bağırdı. Ayrıca sanık yakınları “Kahramanlar” diye tutuklanan sanıklara destek verdi.
Aralarında İbrahim Fırtına ile Özden Örnek’in de bulunduğu bazı sanıklar, saat 00.30 sıralarında davanın görüldüğü Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi’nden, jandarmaya ait minibüslere bindirilerek sağlık kontrolü için Silivri Devlet Hastanesi’ne götürüldü.
Odatv.com’da yeralan habere göre, tutuklanan kişilerin arasında en üst rütbede Korgeneral Otuzbiroğlu olduğu için Silivri’ye bir oramiralin ya da orgeneralin gelmesi bekleniyordu. Ancak iletişim kurulan İstanbul Merkez Komutanlığı, sanıkların mahkemede tutuklanması nedeniyle buna gerek olmadığını, muvazzaf askerlerin jandarmalar tarafından Hasdal’a götürüleceğini söyledi.
Bunun ardından beklenti son buldu, Beşiktaş’tan gelen tutuklama müzekkeresi ile sanıklar cezaevlerine götürülmeye başlandı.
Kimler sanık?
Balyoz iddianamesindeki 196 şüpheli arasında Genelkurmay Muhabere ve Elektronik Bilgi Sistemleri(MEBS) Başkanı Koramiral Kadir Sağdıç, Kuzey Deniz Saha Komutanı Koramiral Mehmet Otuzbiroğlu, Tuğamiral Mehmet Fatih Ilgar, Korgeneral Yurdaer Olcan, Tümgeneraller Abdullah Dalay, İhsan Balabanlı, Ali Semih Çetin, eski Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreteri emekli Orgeneral Şükrü Sarıışık, eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Ergin Saygun, eski Kuzey Deniz Saha Komutanı emekli Koramiral Ahmet Feyyaz Öğütcü, emekli Korgeneral Engin Alan ve Albay Dursun Çiçek ile Milli Savunma Bakanlığı tarafından açığa alınan Tümgeneral Gürbüz Kaya ve Tuğamiral Abdullah Gavremoğlu ile İçişleri Bakanlığı tarafından açığa alınan Jandarma Tümgeneral Halil Helvacıoğlu da yer alıyor.
Örnek’in oğlu yayında ağladı
Balyoz davasında tutuklama kararının çıkma-sının ardından eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek’in oğlu yönetmen Tolga Örnek, NTV’de Can Dündar’ın sorularını yanıtladı. Konuşurken sesi titreyen ve gözyaşlarını tutamadığı anlaşılan Örnek, şunları söyledi: “3,5-4 senedir bu konuda hiç konuşmadık. Çünkü hukukun adaletin hakkın doğruluğuna inandık. Ama artık gelinen duruma ve olanlara inanamıyorum. Yalnızca babam için değil diğer 163 kişi için de konuşuyorum. Çoğunu tanıyorum. Hiçbiri hak etmiyor. Çok duygusal olabilirim. Bu yüzden çok fazla konuşmak istemem.”
TARAF’TAKİ YAYINLA BAŞLADI
Çetin Doğan iddialara ‘Harp oyunu’demişti
Taraf gazetesi, 20 Ocak 2009’da altında 24 generalin imzası bulunduğu iddia edilen “Balyoz Güvenlik Harekatı Planı” adıyla “yeni bir darbe planı” yayımladı. Gazetenin iddiasına göre; Ak Parti’nin 2002’de iktidara gelmesiyle 2002’nin sonunda başlanıp, 2003’de tamamlanan yaklaşık 5 bin sayfalık darbe planı dönemin 1. Ordu Komutanı olan ve 2004’te emekliye ayrılan Orgeneral Çetin Doğan önderliğinde hazırlandı. Çarşaf, Sakal, Suga ve Oraj kod adlı eylem planlarından oluşan ‘Balyoz’; Fatih ve Beyazıt camilerinin bombalanması gibi iddialar da içeriyordu. Doğan, iddiaları reddederek “bunun bir harp oyunu” olduğunu söyledi. Taraf’ta seri halde yayınlanan darbe hazırlıkları arasında, darbe sırasında gözaltına alınacak ve yararlanılacak gazeteciler listesi, 200 bin kişinin tutuklanması ve darbeye direnecek kişilerin stadyumlarda toplanması, darbe hükümeti kurulması gibi çarpıcı iddialar yer aldı.
Çarşaf ve Sakal
Dört aşamalı ‘Balyoz’un en sarsıcı bölümlerini, ‘Çarşaf’ ve ‘Sakal’ kod adlı planlar oluşturuyor. Bu planlarda, darbe ortamı yaratmak amacıyla Fatih ve Beyazıt camilerinin Cuma günü bombalanması iddiaları yer alıyor. Planlar içinde saldırıların ayrıntılarının yer aldığı krokiler de bulunuyor.
Yunanistan’la gerginlik
Balyoz Harekat Planının önemli bir adımını da Yunanistan’la Türkiye arasında gerilim ve savaş ortamı oluşturularak, darbenin gerçekleştirilebilmesi için olağanüstü hal ve sıkıyönetim şartlarının getirilmesi oluşturuyor. Deniz Kuvvetleri eski Komutanı Oramiral Özden Örnek imzalı olduğu öne sürülen Suga Eylem Planı’nda Deniz Kuvvetleri tarafından Yunanistan’ın taciz edilmesi amaçlanıyordu.
Fransızca Fırtına
Oraj Eylem Planı’nda, Yunanistan ile gerilimin tırmandırılması amacıyla, bir Türk jetinin Hava Kuvvetleri unsurlarınca düşürülerek suni kriz ortamı oluşturulması, bu kriz ortamında da İstanbul’daki Hava Müzesi’nin sakallı ve cüppeli şahıslar tarafından basılması planlanmıştı. Emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına’nın imzasını taşıyan Oraj Eylem Planı halkın desteğini sağlamayı amaçlıyordu. Oraj kelimesinin Fransızca’da ‘Fırtına’ anlamına gelmesi dikkat çekiyor.
Doğan yalanladı
‘Balyoz’la ilgili iddiaları yalanlayan emekli Orgeneral Çetin Doğan, bunların harp oyunu olduğunu söyledi. Genelkurmay Başkanlığı, konuyla ilgili yazılı açıklamada, “1. Ordu Komutanlığı tarafından 5-7 Mart 2003 tarihleri arasında icra edilen Plan Seminerine ilişkin çeşitli iddialar ve değerlendirmeler medyada yer almaktadır. İddiaları, aklı ve vicdanı olan hiçbir kimsenin kabul etmesi mümkün değildir” denilmişti.
İSTANBUL Milliyet
Belgeler bavulla savcılığa verildi
Taraf gazetesi, Balyoz Harekat Planı adı altında darbe planının yapıldığı haberlerini belgeleriyle birlikte 20-29 Ocak 2010 tarihleri arasında yazı dizisi olarak yayımladı. Taraf gazetesi muhabiri Mehmet Baransu haber yaptıkları bu belge ve dokümanları bir bavul ve 4 CD halinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na 21 Ocak 2010 günü getirdi. Baransu elindeki evrakları vermek için Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’ne iki sivil polis aracıyla gelerek, bir valiz içerisinde bulunan belgeleri, soruşturmayı yürüten savcılar Bilal Bayraktar, Mehmet Berk ve Ali Haydar’a teslim etmişti.
Çetin Doğan’ın avukatı:
İtiraz edeceğiz
Emekli Orgeneral Çetin Doğan’ın avukatı Hüseyin Ersöz karara itiraz edeceklerini söyledi. Silivri Cezaevi önünde gazetecilere açıklama yapan Ersöz, “Savcılık makamı 163 kişi hakkında yakalama ve tutuklama talebinde bulundu. Mahkeme tüm taleplerimizi reddetti.
Mahkeme hukuka aykırı bir şekilde yakalama ve tutuklama kararına imza attı. Sanıkların aileleri mahkemede duygusal anlar yaşadılar. Müvekkilimiz üç defa tutuklandı. Bir kere yakalama kararı çıkarıldı. Bu, müvekkilimde duygusal sarsıntılara yol açtı. Biz karara 7 gün içerisinde itiraz edeceğiz. 11. Ağır Ceza Mahkemesi konuyu sonuca bağlayacak” dedi.
Doğan: Bunun adı faşizmdir
Odatv.com’da yeralan habere göre, Balyoz Davası sanığı emekli Orgeneral Çetin Doğan, hakkında verilen tutuklama kararının ardından yaptığı açıklamada, “Mısır’da olanları günlerdir konuşuyoruz, ancak bu yaşanan Türkiye’deki demokrasinin ne hale geldiğinin kanıtıdır. Bunun adı faşizmdir.” dedi.
KOMUTANLAR NEYLE SUÇLANIYOR?
İbrahim Fırtına
Eski Hava Kuvvetleri Komutanı. Balyoz Planı döneminde Harp Akademileri Komutanı’ydı. Sarıkız, Ayışığı, Yakamoz ve Eldiven darbe planları nedeniyle Ergenekon savcılarına ifade verdi. Balyoz Darbe Planı’nın en önemli ayaklarından birini oluşturan ‘Oraj Planı’nda imzası olduğu ileri sürülmüştü. Oraj Eylem Planı’nda, Yunanistan ile gerilimin tırmandırılması amacıyla, bir Türk jetinin Hava Kuvvetleri unsurlarınca düşürülerek suni kriz ortamı oluşturulması, bu kriz ortamında da İstanbul’daki Hava Müzesi’nin sakallı ve cüppeli şahıslar tarafından basılması planlanmıştı. Oraj kelimesinin Fransızca’da ‘Fırtına’ anlamına gelmesi dikkat çekmişti.
Özden Örnek
30 Ağustos 2003 ile 20 Ağustos 2005 tarihleri arasında Deniz Kuvvetleri Komutanlığı görevini yaptı. 2007 yılında Nokta dergisinin açıkladığı ‘Darbe Günlükleri’ni kaleme aldığı iddia edilen Örnek, iddiaları yalanlamıştı. Örnek, Ergenekon savcılarına 5 Aralık 2009’da “şüpheli” sıfatıyla ifade vermiş ve serbest bırakılmıştı. Balyoz Harekat Planı’nın önemli bir adımını oluşturan Suga Eylem Planı’nın altında imzası olduğu iddia edilmişti. Suga Eylem Planı’nda Yunanistan’la Türkiye arasında gerilim ve savaş ortamı oluşturularak, darbenin gerçekleştirilebilmesi için olağanüstü hal ve sıkıyönetim şartlarının getirilmesi yer alıyordu.
Çetin Doğan
5 bin sayfalık “Balyoz darbe planı”nın, dönemin 1. Ordu Komutanı olan Orgeneral Çetin Doğan önderliğinde hazırlandığı iddia edildi. Çarşaf, Sakal, Suga ve Oraj kod adlı eylem planlarından oluşan ‘Balyoz’; Fatih ve Beyazıt camilerinin bombalanması gibi iddialar da içeriyordu.
Doğan, iddiaları reddederek “bunun bir harp oyunu” olduğunu söyledi. İddia olunan darbe hazırlıkları arasında, darbe sırasında gözaltına alınacak ve yararlanılacak gazeteciler listesi, 200 bin kişinin tutuklanması ve darbeye direnecek kişilerin stadyumlarda toplanması, darbe hükümeti kurulması gibi çarpıcı iddialar yer aldı.