06.01.2009 - 00:14 | Son Güncellenme:
İSTANBUL Milliyet
Gazeteci Murat Bardakçı, “Talat Paşa’nın Evrak-ı Metrûkesi” adlı kitabında, 1915’te Ermenilerin göç ettirildiği şehirlerden olan Beyrut ve Şam’daki Türk kız mekteplerine müfettiş olarak giden Halide Edip’in Maliye Nazırı Cavid Bey’e yazdığı ilginç mektup da yer alıyor. Halide Edip, 1 Mart 1917 tarihli mektubunda, tehcir sonrası Ermenilerin yaşadığı sıkıntıları şu cümlelerle dile getiriyor: “Çöllerde ot yiyerek karınları şiştikten sonra kimi anasını, kimi babasını, birçokları da çocuklarını kaybettikten sonra buraya düşmüşler.”
Bahriye Nazırı ve 4. Ordu Kumandanı Cemal Paşa’nın davetiyle umumi müfettiş olarak Beyrut ve Şam’a giden Halide Edip, İttihat ve Terakki’nin lider kadrosunda yer alan Cavid Bey’e yakın dostluğu nedeniyle gönderdiği mektupta, tehcir nedeniyle gelen Ermenileri şöyle anlatıyor:
TALAT PAŞA’NIN NOTU ŞÖYLE:
Kabinenin siyaset-i dahiliyesi
1- Kabine, hukuk-ı efrâda son derece riayet edecektir, bilâ istisna her ferd-i Osmanî kanun-ı esâsî ile bahşolunan hukuktan müstefid (faydalanacaktır) olacaktır. (Beyannameye geçecektir.)
2- Devletin bekasını teessüsünden (kuruluş) beri te’min eden ve Müslümanlığı müstakil bir devlet halinde muhafaza eyleyen Türk unsuru, bu vazife-i mukaddeseyi güçlükle ifa edebilecek derecede ezilmiştir. Bu unsurların inkırazı (yok olması) memleket-i Osmaniye’yi ve Müslümanlığı ve hilâfeti tehlikeye düşürebilir. İşte bu nokta-i nazardan, kabine Türk unsurunun kabiliyeti derecesinde iktisâden ve ictimâen kuvvetlenmesini kendisine esas ittihaz (kabul) edecek ve bu derecelerin tanzîminde bu ciheti nazar-ı dikkate alacaktır.
Hukuk-ı esâsiyede diğer anâsırın (unsur) müsâvâtı (eşitliği) kabul edilmiştir, Türk milletini ilmî ve ictimâî olarak yükseltmek ve gençlerine hiss-i milli vermek için, ancak maarif nezareti ancak diger anâsır-ı İslamiye üzerinde suitesir (olumsuz tesir) etmeyecek bir şekilde çalışacaktır. Hususî teşebbüslere hükümet hiçbir veçhile müzaharet ve muavenet (yardım) etmeyecektir. (Beyannameye girmeyecektir.)