05.11.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:
Fisun Yalçınkaya / İstanbul - FOTOĞRAF: Hüseyin Özdemir
Kimi yazarlar eserlerinin uyarlanmasından hoşlanmazlar. Ahmet Ümit onlardan değil. Onun eserleri tiyatrodan sinemaya farklı disiplinlere uyarlandığında mutluluk duyduğunu ifade ediyor. Şimdi ise ‘Elveda Güzel Vatanım’ romanının çizgi roman olarak yayımlanan ilk cildi ile gündemde. Ümit, çizgi roman dünyasını, ‘Elveda Güzel Vatanım’ı ve eserlerinin uyarlanma maceralarını anlattı.
Çizgi romanla ilişkiniz nasıl başladı?
Çizgi romanla ilişkim küçükken başladı. Müthiş bir çizgi roman tutkunuydum. O zamanlar Teksas, Tommiks, Ten Ten, Zagor, Tex, Suat Yağız’ın çizdiği Karaoğlan vardı. Ve tabii Gırgır dergisinin ilk yıllarıydı ve Oğuz Aral’ın çizdiği Utanmaz Adam vardı. Fakat bayağı bir çileliydi çizgi roman okumak, çünkü babam derslerimi aksatıyor diye yakaladığında hepsini yakardı. Ona rağmen çizgi roman tutkum devam etti. Meftunu olduğum bir alan. Bizim zamanımızda ilk kez Red Kit film olarak yayınlanmıştı. Onu izlemek müthişti. Şimdi tabii filme çok daha fazla dönüşüyor. Büyük zevkle takip ediyorum.
‘Ya kahraman ya hain’
Bu kitabın aktarılmasının sebebi nedir?
Çizer Bartu Bölükbaşı adlı çok yetenekli ve genç bir arkadaşımız geldi bana. Şu anda Çek Cumhuriyeti’nde de eğitim alıyor. Daha önce benim üç tane Başkomiser Nevzat hikâyem çizgi roman oldu. Bu dördüncü çizgi romana aktarılan hikâyem. Bartu bana bu romanı çizgi roman yapmak istediğini söyleyerek geldiğinde, ben de ona güvendim. Bu roman doğru bir seçimdi çünkü öncelikle tarihi bir hikâye. İkincisi İttihat ve Terakki dönemi, herkes ya kahraman ya hain ve büyük bir macera var. Vatan kaybediliyor, Osmanlı yıkılıyor, yeni bir devlet kurma çabası var, arkadaşlıklar, ihanetler, yıkımlar, zaferler, kayıplar... Tüm bu büyük olaylar çizgi romana çok uygun.
Çizgi romana aktarılınca görmekten çok mutlu olduğunuz bir sahne var mı?
Elbette. Örneğin 31 Mart Ayaklanması sahnesi enfes, olağanüstü... Bartu’nun ellerine sağlık hakikaten.
‘Sinemaya çok yatkın’
Bu kitabın yayımlandığı dönemde 4 yıllık bir süreçte çalıştığınızı anlatmıştınız. Çizgi romanı görmek tüm bu sürecin sonunda nasıl hissettirdi?
Bazı kitaplar yazarken daha bir klasiğe dönüşür. Bu da o kitaplardan bir tanesi. Yazarken onu hissettim. Güçlü bir hikâye, tarihsel bir atmosfer var. Bununla da kalmayacak sinemaya da uyarlanacak diye umuyorum, çünkü hikâye çok yatkın. Ama seçkinci davranmak istiyorum. İyi bir şey olması lazım.
Hikâyeye tekrar baktığınızda ne düşünüyorsunuz?
İttihat ve Terakki kul kültürünü kırmak için geldi ve Abdülhamit’in yetkilerini sınırlamak için bir meclis önerdi. Meşrutiyet dediğimiz şey bu. Fakat özgürlük istemelerine rağmen bir süre sonra kendileri bu özgürlüğü ortadan kaldırdılar ve kul kültürü devam etti.
Onların ardından gelen Mustafa Kemal vatandaş birey yaratmak istiyordu. Ancak halk yine de gözünde Mustafa Kemal’i padişah olarak gördü, İsmet İnönü, Demirel ve ardından gelen kim varsa sürdü.
‘Başkomiser Nevzat kitabı martta geliyor’
Şu an masanızda ne var?
Şu an yüz binlerce okurun beklediği bir roman var. Kasımda fuara yetiştirmeyi planlıyordum ama olmadı. İçime sinmedi marta kaldı. Bir Başkomiser Nevzat kitabı. ‘Elveda Güzel Vatanım’ı okuyan okurlardan, bu polisiye değil tarihi roman diyenler oldu. Onlar da mutlu olacaklar. Bu kez bir seri katilin peşinde olacak. Vicdan meselesini anlatan bir roman, çocuk tacizini eksene alıyor çünkü. Günümüzde insanlığın bulunduğu vicdansız ve merhametsiz durumu tartışan bir roman... Sağlam, gerilimi yüksek bir roman olacak.
Henüz fırsat bulamadığınız projeleriniz var mı?
Bir bilim kurgu yazmak istiyorum, bir de kendi eserlerimden birini kendim filme çekmek istiyorum.
‘Ninatta’nın Bileziği’ opera sahnesinde
Peki, bu disiplinler arası durum içinde eserlerinizin uyarlanması sizi nasıl besliyor?
Aslında ben bu bakımdan çok şanslı yazarlardanım. ‘Sis ve Gece’ ile beraber başladı süreç. 2007’de Turgut Yasalar Sis ve Gece’yi film yaptı. ‘Bir Ses Böler Gece’yi adlı romanım Ersan Arseven tarafından filme çekildi. ‘Aşk Köpekliktir’ tiyatro oyunu oldu. Üç dizi film yapıldı Başkomiser Nevzat hikâyelerinden. Dört çizgi roman yapıldı, bir müzikal yapıldı, ‘Kavim’ romanı NTV Radyo’da radyo tiyatrosu olarak yayınlanıyor. Şimdi de ‘Ninatta’nın Bileziği’ adlı epik destanım Devlet Opera ve Balesi tarafından opera yapıldı. 2 Aralık’ta dünya prömiyeri yapılacak. Bestecimiz Evrim Demirel’le librettolarını yazdık, Mehmet Ergüven de yönetti.
‘Açtıkları yola layık bir iş olmasına çalıştım’