Kendisini ailesine adayan bir melekti

Şırnak’ta teröristlerin tuzakladığı el yapımı patlayıcının (EYP) infilak etmesi sonucu şehit düşen Astsubay Üstçavuş Esma Akgül Çevik (30), geride yürek burkan bir yaşam öyküsü bıraktı. Jandarmada trafikte görevliyken gönüllü olarak komando olan ve Şırnak’ta göreve başlayan Çevik, 1 yıl öce de bomba imha uzmanlığı eğitimini tamamlayarak Jandarma Genel Komutanlığı’nın tek kadın bomba imha uzmanı olmayı başarmıştı. Çevik’in kız kardeşi Esra Akgül’ün anlattıkları, şehidin adeta yaşamını kardeşlerine adadığının deliliydi: “Annem yıllarca tek başına bizler için çalıştı ve çok çekti. Ablam annemin daha iyi yaşamasını istiyordu. Ablam bize babalık yaptı. Bir ihtiyacımız olduğunda her zaman yanımızdaydı. Bizi ablam okuttu, her zaman kol kanat gerdi. Yıllarca hep şehit cenazelerine ağladım ama bunun günün birinde bizim başımıza geleceğini hiç tahmin etmedim. Bu yük çok ağır. Bu acıya nasıl dayanacağız?

‘Yaş günümü kutlayacaktık’

18 yaşından beri hep dışarıdaydı. Birlikte hiç doğum günümü kutlamamıştık. Bu yıl iznini ona göre ayarlamıştı ve 22 Ocak’ta birlikte doğum günümü kutlayacaktık. Ablam hep, ‘Bana bir şey olursa sakın ağlama. Annem üzülmesin. Ben şehit olursam da, benim kamuflaj kıyafetimi sen giyersin’ derdi. Kendinden çok bizi düşünürdü.” Şehidin diğer kız kardeşi Elif Koca da yaşadıklarının rüya olması için yalvararak gözyaşı döküyordu.

Çevik’in Ankara’da Astsubay olarak görev yapan eşi Ramazan Çevik de, “Görevinde çok başarılıydı. Kahramandı” dedi.




Hellalik alınması için Bayrampaşa’daki anne evine getirilen şehidin cenazesini büyük bir kalabalık karşıladı. Helalik alınmasının ardından cenaze son yolculuğuna uğurlanmak üzere Bakırköy Ataköy 5. Kısım Camii’ne götürüldü. İkindi namazına müteakip düzenlenen cenaze törenine, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, 1. Ordu Komutanı Orgeneral Musa Aysever’in yanısıra ilçe belediye başkanları, askeri yetkililer ve Çevik’in çalışma arkadaşları ve vatandaşlar katıldı.

‘İnsan bu acıya nasıl dayanır?’

Tansiyon ve böbrek yetmezliği hastası anne Nebahat Gözüaydın da yaşadığı acıyla sürekli baygınlık geçirdi. Evde bulunan sağlık görevlilerince hastaneye kaldırılan anne 2 saate yakın hastanede kaldı. Eve döndüğünde baygınlık geçirip yere düştü. Güçlükle eve çıkarılırken ağzından dökülen tek cümle; “İnsan bu acıya nasıl dayanır?” oldu.

‘Sakın ağlamayın, dik durun’ derdi’

Çevik’in kız kardeşleri Elif Koca ve Esra Akgül törende asker kamuflajı giydi. Törende konuşan Çevik’in kardeşi Elif Koca, annesinden dik durmasını isteyerek, “Ablam şehit olmak istiyordu ve oldu. İki gün önce de rüyasında şehit olduğunu görmüş. Ablam tüm Türkiye’nin şehidi. Bize hep, ‘Şehit olursam ağlamayın, dik durun’ derdi. Ağlamayacağız. Ağlayıp kimseyi sevindirmeyeceğiz” ifadelerini kullandı. Ayakta durmakta güçlük çeken baba Hüseyin Akgül ise askeri personelin yardımıyla kızının tabutunun yanına gelebildi. Törende fenalaşan babaya sağlık personeli müdahale etti. Çevik’in cenazesi kılınan cenaze namazının ardından Edirnekapı Şehitliği’nde toprağa verildi.

Fotoğraflar:  ÜNAL ÇAM Milliyet