28.07.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:
ANKARA Milliyet
‘Hocaların Hocası’ olarak anılan dünyaca ünlü tarihçi Prof. Dr. Halil İnalcık için dün ilk mezunlarından olduğu Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nde (DTCF) ve öğretim üyesi olduğu Bilkent Üniversitesi’nde törenler düzenlendi.
Saygı nöbeti
İnalcık’ın ilk mezunlarından olduğu DTCF’nin Farabi Salonu’ndaki törene, kızı Günhan İnalcık, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, MHP İstanbul Milletvekili Ekmeleddin İhsanoğlu, Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Refik Turan, TÜBA Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar, Rektör Prof. Dr. Erkan İbiş ile üniversite öğretim üyeleri katıldı. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu da buradaki törene çelenk gönderdi.
Ankara Üniversitesi DTCF Tarih Bölümü araştırma görevlileri, tören boyunca İnalcık’ın Türk bayrağına sarılı tabutu başında onar dakika saygı nöbeti tuttu.
Kalın, törendeki konuşmasında kendisinin de İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü mezunu olduğunu söyleyerek “O yıllarda da Halil İnalcık Hoca, bizim için Kaf Dağı’nın ötesindeki efsane tarihçiydi. Ona ulaşmak, onun bir sohbetinde bulunmak, dersine katılmak her tarih talebesi gibi bizim için de büyük bir şerefti” diye konuştu.
‘Dedikodu olmaz mı?’
O yıllarda ABD’de ders veren İnalcık’ın Türkiye’ye geldiğinde konferanslarını dinleme imkânı bulduklarını belirten Kalın, “Kendisi ile buluştuğumuz zaman, onun aslında ne kadar yakın, sıcak ve ulaşılabilir bir insan olduğunu gördük. Biz soru sormaya korkardık ama hoca sormaktan çekindiğimiz, belki doğru formüle edemediğimiz soruları da kendisi dolaylı şekilde cevaplar ve o derin ilmi birikimini bizimle paylaşırdı” diye konuştu. Kalın, İnalcık’ın Türk tarihçiliğini dünya tarihçiliğinin merkezine oturtmuş bir insan olduğunu belirtti.
Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erkan İbiş, İnalcık’ın tarih disiplinine damgasını, ekolünü vuran bir bilim insanı olduğunu söyleyerek DTCF Kütüphanesi’nin adını Halil İnalcık Kütüphanesi olarak değiştireceklerini kaydetti. DTCF’den ayrılırken İnalcık’ın tabutunu Kalın’ın da aralarında olduğu pek çok isim omuzlarında taşıdı.
İnalcık için daha sonra Tarih Bölümü’nün kurucusu olduğu Bilkent Üniversitesi’nde tören düzenlendi. Buradaki törene ise Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ve Başkan Yardımcısı Yaşar Okuyan, eski Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, eski Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, eski Milli Eğitim Bakanı Hasan Celal Güzel, MHP Milletvekili Ekmeleddin İhsanoğlu ile CHP Milletvekili Utku Çakırözer katıldı. Bilkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Abdullah Atalar da burada yaptığı konuşmada İnalcık’ın Bilkent Üniversitesi’ni Bilkent Üniversitesi yapan en önemli isimlerden birisi olduğunu söyledi. Atalar, da İnalcık ile ilgili bir anekdot paylaşarak şunları söyledi:
“Hocamız 93 yaşındaydı. Bölümden, üniversitedeki lojmanına yürüyerek gidip gelirdi. Bir gün yine okuldan evine dönerken üniversitenin doktoru, o da 60 küsur yaşlarında, hocayı görmüş. ‘Hocam sizi evinize kadar bırakayım’ demiş. Hoca, dönüp bakmış, ‘Dedikodu olmaz mı?’ demiş. Onu çok özleyeceğiz. Bilkent Üniversitesi olarak sana çok şey borçluyuz, Türkiye sana çok şey borçlu, dünya sana çok şey borçlu, ruhun şâd olsun.”
‘Öğrenince çok sevindi’
Daha sonra İnalcık’ın Türk bayrağına sarılı tabutu önünde tüm katılımcılar teker teker selam durarak İnalcık ile son bir kez vedalaştı. Bilkent Üniversitesi’ndeki törenin ardından İnalcık’ın cenazesi Bilkent Üniversitesi’nin kurucusu ilk YÖK Başkanı İhsan Doğramacı’nın da mezarının bulunduğu Bilkent Dağramacızade Ali Paşa Camii’ne getirildi. Buradaki cenaze namazına da törene katılan isimlerin yanı sıra, TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, eski TBMM Başkanı Cemil Çiçek, YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç katıldı.
İnalcık’ın kızı Günhan İnalcık, babası ile ilgili “Son 3 ay boyunca yanındaydım, son günlerinde gelen gidenle günlük sohbette zorlanabiliyordu, bağdaştıramıyordu ama konu tarih olunca pırıl pırıl bir hafızayla her şeyi hatırlayabiliyordu o çok enteresan, onun hayatı mesleğiydi kitaplarıydı, haziranda çıkan son kitabının 10 bin sattığını öğrenince çok sevindi, şimdi üzerimde büyük bir sorumluluk hissediyorum, oğlum ve ben onun eserlerini yaşatmak için çalışacağız” ifadelerini kullandı. İnalcık’ın naaşı Fatih Camii Haziresi’ne defnedilmek üzere İstanbul’a gönderildi.