27.01.2024 - 17:37 | Son Güncellenme:
Oğuzhan SARI- Canberk ÖZTÜRK/ANKARA (DHA)
Mekatronik mühendisi Mustafa Aydın, 2005 yılında üniversiteden mezun olduktan sonra savunma sanayi şirketinde çalışmaya başladı. Aydın, geçen yıl ağustos ayında Almanya'daki dünyanın önde gelen savunma ve havacılık şirketlerinden birine yaptığı iş başvurusunun kabul edilmesi üzerine kontrat yaptı. Aydın, ardından da Almanya'ya vize başvurusu yaptı. Bir süre bekledikten sonra Almanya’daki Federal Dışişleri Dairesi'ne başvuran Aydın, "Sizi 2001 yılında sınır dışı ettiğimizi tespit ettik. 5 gün içerisinde bize savunmanızı yazın" cevabı ile karşılaştı.
Daha önce hiç Almanya'ya gitmeyen ve ilk pasaportunu 2006'da alan Aydın, sınırdan giriş çıkış yapmadığına dair Türkiye'den aldığı belgeyle birlikte savunmasını Alman makamlarına gönderdi. Aydın, yaklaşık 6 ay geçmesine rağmen sonuç alamadı.
'KAYNAR SULAR BAŞIMA DÖKÜLDÜ'
'Avrupa Birliği Mavi Kart Vize Programı' ile Almanya Büyükelçiliği’ne vize başvurusunda bulunduğunu söyleyen Aydın, "Aldığım cevapla kaynar sular başıma döküldü. Ben, 2001 yılında 18 yaşındaydım. O sırada bir üniversitede burslu olarak okuyordum. Göçmen Kaçakçılığıyla Mücadele Hudut Kapıları Genel Müdürlüğü’ne başvurdum. Bilgim dışında bir giriş-çıkış olmuş mu öğrenmek istedim. Ben, giriş-çıkış yapmadığımı biliyorum ama ‘Bu durum kayıtlarda da var mı?’ diye gittim. Oradan, giriş-çıkış kaydı olmadığına dair bir belge aldım. Bu belgeyi, sınır dışı edildiğim iddialarına konu olan 2001 yılındaki hayatımı gösteren belgeleri, sicil kaydımın olmadığını, nasıl bir insan olduğumu ve iş hayatımı anlatan bir maille Alman makamlarına cevap verdim. İddialara göre benim sınır dışı edilmem 2001 yılında gerçekleşiyor. Kendilerine, ‘Biz Türkiye’de kimlik numarası kullanıyoruz. Kimlik numarasının eşleştiğine emin misiniz? Başka şeyler karışabilir; ama kimlik numarası karışmaz’ dedim. Ayrıca fotoğraf ve parmak izi de vermiştim. Bu konuyla alakalı da bana herhangi bir bilgi paylaşımında bulunmadılar" dedi.
‘HEM MADDİ HEM DE MANEVİ OLARAK ÇOK YIPRANDIM’
2023’ün ağustos ayında Almanya’daki şirkette işe başlama planı olduğunu kaydeden Aydın, "6 aylık bir süre geçti. Bu süre zarfında mağdur edildim. Bir iş kabul etmiş ve ona göre valizimi bile hazırlamışım. Durum böyleyken, buradaki herhangi bir şirketle konuyu söylemeden geçici bir süreliğine işe girip onları da mağdur etmek istemedim. Bu süre zarfında beklemeyi tercih ettim. Kendi konularımda makale okuyarak, çalışarak kendimi geliştirmeye devam ettim, Almanca çalıştım. Bu belirsizlikten dolayı 6 aylık süreçte hem maddi hem de manevi olarak çok yıprandım. Konuyla alakalı herhangi bir cevap da verilmedi. Bunun insan hakkına yakışır şekilde çözülmesinin temel bir hak olduğunu düşünüyorum. Hiç kimse böyle bir şeyden dolayı mağdur edilmek istemez" diye konuştu.
Aydın, 2006'da Türkiye'de çalışma hayatına başladıktan bir süre sonra Fransa'da bir şirketle anlaştığını, Fransa'ya vize başvurusunun da Almanya tarafından kara listeye alındığı gerekçesiyle kabul edilmediğini söyleyerek, "O zaman da Almanya tarafından neden kara listeye alındığımı öğrenmek için başvuruda bulundum. Ancak bir cevap alamamıştım. O süreçten sonra Amerika Birleşik Devletleri, İtalya, Hollanda gibi ülkelere iş için gittim ve herhangi bir vize sorunu ile karşılaşmadım. Şimdi yıllar sonra hiç gitmediğim Almanya'dan sınır dışı edildiğimi öğreniyorum" ifadelerini kullandı.