06.12.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:
Mert İnan - İstanbul
Prof Dr. Ümit Meriç’in yayın danışmanlığında, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür A.Ş tarafından hayata geçirilen ‘İstanbul’un 100 Seyyahı’ adlı eserde, şehir hakkında yazılmış bilinmeyen anıya yer veriliyor. Kapsamlı çalışmada 100 seyyahın şehre geliş nedenleri ve tuttukları kayıtlar bulunuyor.
Norveçli edebiyatçı Knut Hamsun, gazeteci Paul Fesch, Evliya Çelebi, kadın seyyahlardan Lady Montagu, Hürrem Sultan’ın vefatını gören Mekkeli Kudbuddin Mekki, Kanuni’nin kızı Mihrimah Sultan’ı tedavi etmek için saraya kadar giren esirlerden Pedro De Urdemalas ve Pierre Loti gibi isimlerin anıları eserin dikkat çeken bölümlerini oluşturuyor.
‘Çıldırasıya seven...’
Kanuni döneminde İstanbul’daki yaşantıyı kaleme alan Mekkeli seyyah Kudbuddin Mekki’nin Hürrem Sultan’ın cenazesinde yazdıkları kitaptaki en çarpıcı bölümler arasında. Mekki, anılarında Hürrem Sultan için şöyle yazıyor: “Cemaziyelahir’in 26. günü padişahların annesi, müstarip bulundukları hastalıktan şifa bulamayarak vefat ettiler. Aslen Rus olup Sultan Süleyman’a şehzadeliğinde takdim edilmiş. Sultan’ın hoşuna gittiği için onunla evlenmişti. Padişah’a o derece nüfuz etmişti ki birçok işlerin faslı bunun elindeydi. Bundan birçok çocukları meydana gelmişti ki onlar da Selim, Bayezid, Mehmed, Cihangir ve hanım sultanlardır. Anneleri hayattayken iyi geçinen kardeşlerin, vefatından sonra aralarına nifak girdi. Bunun adının Hürrem Sultan olduğunu söylemektedirler. Onu çıldırasıya seven sultanın yüreği, ölümüyle parçalanmıştır. Cenazesi vezirlerin omuzlarında Bayezıd Camii meydanına getirilerek büyük müftü, Şeyhülislam Ebussuud Efendi’nin imameti ile namazı kılındıktan sonra müftünün eliyle defnolundu.”
‘Dilini çıkar Sultan’ dedim’
Kitapta diğer dikkat çeken anılardan birini ise 1552 yılında Kaptanıderya Sinan Paşa’ya esir düşen ancak doktorluk mesleği sayesinde saraya kadar girmeyi başaran İspanyol denizci Pedro de Urdemalas’ın anıları oluşturuyor. Rüstem Paşa’nın eşi Mihrimah Sultan’ı tedavi eden Urdemalas’ın, 350 yıl Madrid Üniversitesi arşivlerinde kalan anılarında Mihrimah Sultan ve eşi Rüstem Paşa için şu notlar yer alıyor: “Hastanın döşeğine yaklaştığım vakit, bir elinden başka her tarafının sırma sırma işlemeli bir çarşafla örtülü bulunduğunu gördüm. Uzatılan havluya
ellerimi sildikten sonra nabzını yokladım. Becerebildiğim kadar Türkçe ‘Öbür elini de ver sultan’ dedim. Kocası, ‘Yeter artık, tek bir el bile yeterli’ dedi. Ben bir yandan sultanı görmek arzusuna kapılarak bir yandan da giriştiğim işin icabı olarak, soğukkanlılıkla, hastaya, gene Türkçe ‘Dilini çıkar Sultan’ dedim...”