Gündem‘Hükümetle kavga içinde olmayacağım’

‘Hükümetle kavga içinde olmayacağım’

15.03.2019 - 01:30 | Son Güncellenme:

İzmir CHP Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Tunç Soyer, kırsal kalkınma ve kooperatifçiliğe büyük önem verdiğini belirtti, “Ankara ile hiçbir şekilde kavgam olmaz. Sadece kentimin hakkını isteyeceğim” dedi

‘Hükümetle kavga içinde olmayacağım’

‘Hükümetle kavga içinde olmayacağım’
CHP’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Tunç Soyer’le hayalini ve projelerini konuştuk. Yorgunluk nedir bilmeyen, bazı günler 4 televizyon kanalında yaklaşık 4 saat yayına çıkan, çok az dinlenebilen Soyer’in, ne kadar yorgun görünse de sorularımızı sordukça açıldığını, yanıtları peşpeşe sıraladığına şahit olduk. Kırsal kalkınmaya ve kooperatifçiliğe büyük önem veren Soyer, “İzmir bu iki konuda başkent olacak” dedi. Adaylığı beklediğini, ancak bunun uzun bir süreç olduğunu belirten Soyer, finalin kendisi için gurur verici olduğunu ifade etti, “Parti Meclisi 10 saniye içinde hiç muhalefet etmeden adaylığımı onayladı” dedi. Soyer’in şu açıklaması da dikkat çekiciydi: “Hükümetle hiçbir şekilde kavga yapmayacağım. Sadece İzmir’in hakkını isteyeceğim.”

Haberin Devamı

Milliyet sordu, Tunç Soyer yanıtladı.

- Nasıl bir İzmir hayal ediyorsunuz?

Ekonomik olarak büyümüş, ortak akılla karar alan ve kardeşçe, birlikte barış içinde yaşayan bir İzmir.

- İzmir, adaya mı, yoksa ideolojiye mi oy verir?

Bence her ikisini de değerlendiriyor İzmirli. Ama yerel seçimin özelliği, daha çok adayın potansiyelini, vizyonunu, geçmiş deneyimini gerçekten İzmir’de hayatı iyileştirecek, kolaşlaştıracak mı, bütün bunlara da bakıyor. Tek başına ideloloji diyemeyiz. Tek başına adayın kimliği de diyemeyiz belki ama sanki biraz daha adayın kimliği öne çıkıyor.

Önemli iki başlık

- İzmir bu dönem aday belirlemede sıkıntı yaşadı, ne söyleyeceksiniz?

Genel Merkez İzmir konusunda çok titizlendi. Çünkü İzmir’de çok aday vardı ve burası partinin en çok oy aldığı bir şehir. Dolayısıyla da bu titizlenmeyi anlayışla karşılıyorum. Bir de tabii CHP’de görevlendirme atama şeklinde olmuyor. Parti Meclisi’nde seçiliyor. Bu da süreci uzatan etki yarattı.

Haberin Devamı

- Başkan Aziz Kocaoğlu birçok yatırım yaptı. Siz, artırarak devam ettirecek misiniz?

Evet. İki başlık var önemli. Türkiye’nin tarımdaki sorunları çözülmeden çözülemez diye düşünüyorum. Tarım politikalarının Türkiye’nin en kriktik politikaları olduğuna inanıyorum. Ve Türkiye’de bunu en başarıyla yapmış kentin İzmir olduğunu düşünüyorum. 81 il içinde İzmir kadar yatırım yapmış, tarımı odağına almış başka bir kent duymadım. 2007’den bu yana 470 milyon liralık alım desteği vermiş üreticiye, ürün almış. Bu çok değerli bir şey. Ben de önümüzdeki 5 yıl içinde bunu 1 milyara çıkarmayı hedefliyorum. Bu yaklaşık 4 katı bir büyüme demek. Bunun şöyle sonuçları olacağına inanıyorum. Mesela alım garantili dediğimiz başlık o kadar çok çarpan etkisiyle büyüyen sonuçlar ortaya koyuyor ki... Örneğin süt alıyorsunuz.
Süt kuzusu projesi ile 134 bin haneye taze süt giriyor. Biz bunu 250 bine çıkaracağız. Bunun birinci sonucu; üretici daha çok süt üretmeye başlayacak. İkincisi, üretim için toprağında kalmaya karar verecek. Bu göçü durduracak.

Üçüncüsü ise; günlük taze sütle buluştuğu için vatandaş, özellikle yoksul mahallerde yaşayanlar, sağlıklı gıdaya ulaşmış olacak. Ve köy kimliğini korumaya devma edecek. Köylü ucuz iş gücü olmak durumuna düşmeyecek. Kentteki iş gücü ile rekabet etmemiş olacak. Yani, ilk anda sayabileceğim 6-7 çarpan etkisi diyebileceğim sonuç ortaya çıkıyor. Bu bir tek süt alımıyla oluyor. Biz bunu farklı ürünler için de yapacağız. Örneğin, Halk Gıda adıyla üreticinin sebze ve meyvesini alacağız. Halk Ekmek adıyla tahılı alacağız. Halk Et adıyla üreticinin hayvansal ürünlerini değerlendireceğiz. Halk Balık uygulamasını başlatacağız. İlçelerde balık pazarları açacağız.

Haberin Devamı

‘Hükümetle kavga içinde olmayacağım’

Silikon Vadisi

- Tarım, süt, hayvancılık dediğimizde, akla gelen ilk ilçe Tire. Bu alanı genişletmeyi düşünüyor musunuz?

Bayındır ve Ödemiş mitinglerinde bunu ilan ettim. Olay sadece bazı kooperatifleri desteklemek şeklinde tecelli etmeyecek. Tam tersine mümkün olduğu kadar daha çok kooperatifi kucaklayacağız.

- Geçmişte İzmir’de büyük kuruluşlar vardı, zaman içinde merkezlerini İstanbul’a taşıdı. Konuyla ilgili görüşlerinizi alabilir miyiz?

Haberin Devamı

Bizim bu koltuğa talip olurken iki hedefimiz var. Birincisi İzmir’in refahını büyüteceğiz diyoruz. İkincisi bu refahı adil paylaştıracağız diyoruz. Refahı büyütme faslında yapılacak çok şey var. İzmir’in kullanılmayan çok güçlü potansiyelleri büyük bulunuyor. Silikon Vadisi neden Arizona’da kurulmuş? Çünkü yüksek teknoloji üreten şirketlerin CEO’ları güzel bir iklim kuşağında deniz kenarında çocuklarının iyi eğitim alacakları okulların olduğu bir yerde yaşamak istemiş. Yani sadece İzmir yarımadası, San Francisco’dan Silikon Vadisi’nden çok daha fazlasını sunacak bir yer. Peki, biz niçin bir Silikon Vadisi yaratmayalım İzmir’de?

‘Hükümetle kavga içinde olmayacağım’

Öncelik tabii ki çocuklar

- Eğitim konusunda neler söyleyeceksiniz...

Karşıyaka’nın Filizleri gibi örnek bir proje var... Müthiş güzel bir proje. Bunu da büyüteceğiz. Kırsal kalkınma ile hedefimiz var. Çiftçilik yapanların çocuklarına burs önceliğimiz olacak.

Turizmde çeşitlilik

- Gastronomi konusunda neler söyleyeceksiniz?

Haberin Devamı

Gastronomi turizmi çok önemli. Akdeniz mutfağı diye bir şeyle besleniyoruz, onunla yaşıyoruz. İnsanlar bunu diyet olarak uyguluyor ve biz bunu pazarlamıyoruz. Bizim turizm sektöründe bulunduğumuz durum içler acısı. Antalya 18 milyon turist ağırlıyor. İzmir’in 500 bin turist alması kabul edilebilir bir şey değil. Bizim her şeyi turizm enstürümanına dönüştürmemiz lazım. Sağlığı, gastronomiyi, kültürü, tarihi, bilimi edebiyatı. Aslında tüm bunlar turizm enstrümanıdır ama kullanmıyoruz. İzmir’de onlarca koleksiyoner var mesela... Özel müzeciliğe teşvik etmeliyiz onları.

Basmane ve Alsancak garı ile yer altına alınacak

- İzmir trafiğinin İstanbul’dan farkı yok.

3 hattımız var, hafif raylı sistem, metro ve tramvay. Buca Metrosu 13 kilometrelik bir hat. 11 istasyonla üniversite ile şehrin merkezini buluşturacak bir bağlantı. Bu projenin bütçesi hazır. Halkapınar-Otogar metrosu bunun da hazır. Bir de Çiğli tramvayı. Bunun da bütçesi, projesi hazır. Bunlar sadece Ankara’dan onay bekliyor. Para pul istemiyoruz. İmzasını alacağız ve ilk etapta hayata geçireceğiz. 111 noktada akıllı trafik uygulaması yapacağız. Biri Ankara Otoyolu üzerinde bir simülasyon yaptı arkadaşlar. Günün belli bir anında kaç araç var tespit ettik. Sonra ikinci bir simülasyon yaptık ve bunda da iki yeni güzergah ve 3 yeni şerit ilavesi ile bu hatta aynı sayıda araçla nasıl bir trafik rahatlaması olacak ona baktık. Yüzde 50 trafiği rahatlatacak bir tablo çıktı. Ayrıca üç önemli noktamız var. İlk 500 günde; Basmane ve Alsancak Garı ile Karşıyaka Vapur İskelesi önünü yer altına alacağız.

İzmir’den de göç yaşanıyor

- Göç olayını nasıl değerlendi-riyorsunuz?

Son 10 yılda 50-60 binlerden başlayıp geçen yıl 120 bine yakın göç almışız. Geçen yıl 20 bin beyaz yakalı gelmiş. Fakat bir başka yanı daha var o tablonun. İzmir’den de göç var. Giden de beyaz yakalı. Gençlerin gitmesini engelleyecek çalışma yapacağız. Başta da söylediğim gibi Yüksek Teknoloji Vadisi, sinema, müzik ve medya endüstrisine ev sahipliği yapma talebimiz. Bunlar gençleri İzmir’e çekecek.

Kemeraltı 24 saat yaşamalı

- Kruvaziyer turizmi var mesela...

Geçmişte vardı, şimdi neden olmasın? Bu sadece ayak babstı parası alınarak yürütülecek bir operasyon değil ki. Tam tersine bizim o müşteriyi şehrin içine çekmemiz lazım. Mesela birini söyleyeyim; limandan itibaren bir yaya yolu hayal edin Konak’a kadar gidecek. Oradan Kemeraltı’na sonra da Agora’ya çıkacak. Bütün bunlar mümkün ve bu tek başına bir turizm cazibesi yaratır. Kemeraltı dünyanın en eski, en güzel açık hava merkezi. 24 saat yaşaması lazım.

Yüzülebilir Körfez hedefi

- İzmir Limanı ve Körfez temizliği ile ilgili neler söyleyeceksiniz?

Körfezde iki kanal açılması gerekiyor. Biri sirkülasyon kanalı. Körfez içindeki suyun temizlenmesini sağlayacak bir kanal. 800 milyon lira bütçesi olan proje. Ve hazır. Yapacak imkanımızda var. Sirkülasyon kanalı tek başına temizliğe yetmiyor. İki temel başlık daha var. 90 noktada Körfeze su akışı var. Bu derelerin kanalların, temziliğini sağlamak zorundayız. Bir de İnciraltı-Konak arasındaki transfer kanalı. Ne yazık ki kapasiteyi taşımıyor şu anda. Bu yüzden o hattı rahatlatacak paket arıtma tesisi koyacağız başına.

Muhtemelen İncirlatı’ndaki otobüs garajının olduğu noktaya takviye pompa ilavesi yapacağız. 90 noktadaki girişi temzilersek ve sirkülasyon kanalını da yaparsak, Körfez girilebilir hale gelecek. Navigasyon kanalı ayrı bir kanal o da yaklaşık 200 milyon lira bütçesi olan ve Körfeze 16 metrelere kadar olan teknelerin girmesini mümkün kılacak bir kanal. Fakat bu kanalın yetkisi sorumluluğu TCDD’de. Ama bunu konuşacağız. Biz bunun finansmanını sağlayabiliriz. Yeter ki izin versinler. Bu iki kanalla birlikte düzenlemeler Körfezin hem ticaret kapasbitesini artıracak hem de yüzülebilir hale gelecek.

‘Benim için gurur verici’

- Büyükşehire aday seçileceğinizi bekliyor muydunuz?

Bekliyordum, bunu ümit ediyordum. Ama bu uzun bir süreçti. Yine de hayatın doğal akışı içinde oraya gelmenin zor olduğunu da gördüm bu sürede. Ama şöyle bir final benim için çok gurur verici oldu; Parti Meclisi’nde bazı ilçeler için saatlerce tartışıldığını, konuşulduğunu biliyorum. Hatta 19 saat süren bir gün yaşandı. Ama 10 saniye içinde ve hiç muhalefet edilmeden, hiç itiraz edilmeden geçen bir onaylama süreci yaşadık. Parti Meclisi 10 saniyede benim adaylığımı onayladı. Doğrusu bu benim için çok gurur vereci bir şey.