GündemHDP önündeki ailelerin evlat nöbetindeki 5.buruk bayramı

HDP önündeki ailelerin evlat nöbetindeki 5.buruk bayramı

01.05.2022 - 10:34 | Son Güncellenme:

Diyarbakır'da çocukları terör örgütü PKK tarafından kaçırılan ailelerin HDP binası önündeki evlat nöbeti 972 gündür sürüyor. Evlat nöbetindeki 5'inci bayramlarına buruk giren aileler, evlatlarına teslim olmaları yönünde çağrı yaptı.

HDP önündeki ailelerin evlat nöbetindeki 5.buruk bayramı

Diyarbakır'da evlatlarının terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırıldığını söyleyen aileler, 3 Eylül 2019'da HDP İl Başkanlığı önünde oturma eylemi başlattı. 285 ailenin dönüşümlü olarak 972 gündür sürdürdüğü eylemde şu ana kadar 35 aile, çocuğuna kavuştu. Evlat nöbetindeki 5'inci bayramlarına da buruk şekilde giren aileler, çocuklarına teslim olmaları için çağrı yaptı.

Haberin Devamı

'GEL BERABER AĞABEYİNİN MEZARINA GİDELİM'

Terör örgütü PKK tarafından 2015'te 21 yaşındayken kaçırılan oğlu Rojhat için Hakkari'nin Şemdinli ilçesinden gelen Necibe Çifçi, evlat nöbetindeki bayrama 5’inci kez buruk girdiğini belirterek, "Biz bu bayramı burada yaşıyoruz. Biz bu acılar içindeyiz. Bizim bayramımız yoktur. Benim şimdi bir evladım kardeşini ararken teröristler tarafından öldürüldü. Bir evladım mezarda bir evladım dağda. Gözüm yollarda. Öldürülen evladımın mezarına mı gideyim, kaçırılan oğlumun yolunu mu gözleyeyim? Bilmiyorum. Biz burada çok üzüntülüyüz. Rojhat bak bu 5’inci bayramın oldu. Yeter artık, bak senin kardeşin de mezarda. Kardeşini onlar öldürdü. Oğlum geri dön, yeter artık. Gel beraber ağabeyinin mezarına gidelim" diye konuştu.

Haberin Devamı

HDP önündeki ailelerin evlat nöbetindeki 5.buruk bayramı

2 yıl önce 16 yaşındayken kaçırılan oğlu Yusuf için oturma eylemini sürdüren Celil Bektaş da şunları söyledi:

"Diyorlar ki bayram ama bayram bizim neyimize. Çünkü evladımız yok bizim. Ben evladıma sesleniyorum. Bak oğlum kaç bayramdır sensiz bayram geçiriyoruz. Gel çifte bayram yapalım. Sesimi duyuyorsan gel artık yeter. Dayanacak gücümüz kalmadı. Sen gelmeden biz buradan kalkmayacağız. Diğer çocuklara da sesleniyorum. Gelin ananızın babanızın kucağına. Devlet büyüktür, kimseye ceza vermemişler. Biz sizi burada bekliyoruz. Siz gelmeden buradan ayrılmayacağız."