19.01.2024 - 11:34 | Son Güncellenme:
İHA
Özellikle 5 yaş altı ile 65 yaş üstünde ve astım, KOAH, bronşektazi, kalp yetmezliği, şeker hastalığı, kronik böbrek hastalığı, kanser, lenfoma, lösemi gibi kronik bir hastalığı olanlarda viral solunum yolu enfeksiyonunun ağır seyredebildiğini ve komplikasyonlar gelişebildiğine dikkat çeken Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Özlü, “En sıklıkla zatürree, solunum yetmezliği, dolaşım yetmezliği, böbrek yetmezliği gibi komplikasyonlar görülüyor. Bu kişilerde klinik olarak tablo çok hafif görünse bile bir hekime başvurmak ve muhtemel komplikasyonları erken fark ederek uygun tedaviye başlamak çok önemlidir” ifadelerini kullandı.
“ÜST SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARI İLE ZATÜRREE AYRIMI HAYATİ ÖNEMİ HAİZDİR”
Viral solunum yolu enfeksiyonlarının genç ve bağışıklık sistemi güçlü kişilerde genellikle hafif üst solunum yolu enfeksiyonu (nezle, soğuk algınlığı, farenjit, sinüzit, larenjit, trakeit vb) şeklinde seyrettiğini vurgulayan Prof. Dr. Özlü, şunları söyledi:
“Viral solunum yolu enfeksiyonları sıklıkla öksürük, ateş, burun akıntısı, hapşırık, geniz akıntısı, baş ağrısı, halsizlik, kırgınlık, kas ve eklem ağrıları, bulantı, tat ve koku kaybı gibi semptomlarla kendini gösterir. Genç ve sağlıklı kişilerde de eğer bu belirtiler çok ağır ise, hastanın klinik durumu bozuksa, ateş çok yüksek ve/veya birkaç gün içinde düşmüyorsa, aşırı öksürük ve hele hele solunum sıkıntısı, morarma, şiddetli göğüs ağrısı gibi semptomlar varsa mutlaka bir göğüs hastalıkları hekimince değerlendirilmelidir. Üst solunum yolu enfeksiyonları ile zatürree ayrımı hayati önemi haizdir. ‘Nezledir, griptir geçer’ denilir ve zatürree atlanırsa sonuç üzücü olabilir. Nezle, soğuk algınlığı gibi başlayıp, bir iki gün içinde iyileşen hastada 3-4 gün içinde yeniden bir ateşlenme, öksürük ortaya çıkarsa bu muhtemelen bir bakteriyel enfeksiyonun eklenmesi anlamına gelebilir. Bu kişiler de ikinci atağı ciddiye almalı ve hekime başvurmalıdırlar.”
“VİRAL ENFEKSİYON TAŞIYAN KİŞİLER TOPLUMA KARIŞMAMALI”
Viral solunum yolu enfeksiyonu olan kişilerin topluma karışmaması, çocukların okula gönderilmemesi ve evde 7-10 gün istirahat etmelerinin salgının önlenmesi için çok etkili bir yöntem olduğunun altını çizen Prof. Dr. Özlü, “Hastaların topluma girmesi gerekli ise maske takmaları diğer kişilere bulaşmayı büyük oranda önler. Sağlam kişilerin hasta olmamak için bu tür semptomları olan kişilerle temas etmemeleri, sarıp kucaklaşmamaları, öpüşmemeleri ve tokalaşmamaları gerekir. Kapalı, kalabalık, iyi havalandırılmayan mekânlardan uzak durmak, diğer kişilerle paylaşılan ortamları sık sık havalandırmak, sık sık elleri su ve sabunla en az 20 saniye ovalayarak yıkamak gerekir” diyerek uyarılarını sonlandırdı.