29.02.2020 - 07:00 | Son Güncellenme:
CİHAT ASLAN İstanbul
Ankara’da yaşayan H.D. isimli kadın, geçen yıl mart ayında Türkiye’nin büyük bankalarından birinin kariyer.net üzerinden açtığı çağrı merkezi elemanı ilanına başvurdu. İddiaya göre H.D., başvurudan iki ay sonra bankanın anlaşmalı olduğu özel istihdam şirketinin insan kaynakları birimi tarafından arandı. H.D.’ye, Sivas Çağrı Merkezi’nde çalışmak isteyip istemediği soruldu. Çalışabileceğini belirten H.D., görüşme sırasında hamile olduğunu söyleyince durum değişti. Yetkililerin, H.D.’ye “Hemen uzmanımıza danışıyoruz” ve “Biz daha sonra sizi sürece dahil edelim” gibi söylemler ile tavırları değişti. Dönüş yapılmaması üzerine H.D. bankayı aradı. İş başvurusunun hamilelik nedeniyle reddedilmesinin ayrımcılık olduğunu ve durumun düzeltilmesini istedi. Ancak tekrar reddedilince, geçen yıl temmuz ayında Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu’na (TİHEK) başvurdu. İddialarını dilekçesinde tekrarlayan H.D., banka ve işe alım sürecini yürüten özel istihdam şirketi yetkilileri ile yaptığı telefon görüşmelerine ait ses kayıtlarını da kuruma sundu.
Bankadan savunma
H.D.’nin başvuru dilekçesi, yapılan detaylı incelemenin ardından Ayrımcılıkla Mücadele ve Eşitlik Birimi’ne yönlendirildi. TİHEK, konu ile ilgili söz konusu banka ve özel istihdam şirketinden savunma istedi. Banka savunmasında iddiaları reddederek, “Bankamızda hâlâ 10 bin 374 kadın çalışan görev yapıyor. Bu kadın çalışanların 203’ü hamile, 187 kadın doğum iznine ayrıldı. Tarafımızdan yürütülmeyen işe alım süreciyle ilgili bir sorumluluk yüklenemez” ifadelerine yer verdi.
Özel istihdam şirketi de, söz konusu bankanın beyanlarını tekrarlayarak, “Hamilelik nedeniyle aday eleme prosedürümüz yok” dedi. Alınan yazılı görüşlerin ataraflar geçen ay uzlaşma konusunda anlaştı. Ancak uzlaşmanın yapılacağı gün H.D., kurumda hazır bulunurken banka ise uzlaşmadan vazgeçti. Uzlaşma olmayınca TİHEK, H.D.’nin banka ve özel istihdam şirketi ile yaptığı ses kayıtlarını inceledi.
Kayıtlarda H.D.’nin hamile olduğunu söyledikten sonra, “Biz daha sonra sizi sürece dahil edelim” söylemleriyle karşılaşmasının ve görüşmenin sona erdirilmesinin başvuranın hamile olması nedeniyle işe alınmadığına kanıt olduğu belirtildi.
15 bin TL ceza
TİHEK, yaptığı değerlendirmede “Bir kişinin hamile olması nedeniyle işe alınmaması taraf olduğu uluslararası sözleşmeler ve ulusal hukukumuz tarafından yasaklanmıştır. Bir işveren, işinin önemli işlevlerini yerine getirebildiği sürece hamilelikle ilgili durumu nedeniyle bir kadını işe almayı reddedemez. Olayda H.D.’nin işin niteliklerine uygun olmadığına ilişkin hiçbir veri mevcut değildir. Aksine H.D.’nin işin gerektirdiği niteliklere sahip olduğu, pozisyon için uygun olarak değerlendirildiği ve banka tarafından aranılarak kendisine iş teklifinde bulunulduğu açıkça görülmüştür” sonucuna vardı.
TİHEK, banka ve özel istihdam şirketinin “ayrımcılık yasağı”nı ihlal ettiğine hükmetti. Bu kapsamda söz konusu bankaya 10 bin, insan kaynakları özel istihdam hizmet şirketine ise 5 bin TL idari para cezası kesildi.