20.03.2013 - 02:30 | Son Güncellenme:
Eşcinsel olan ve Kanada’da “Haham” olarak yaşadığını iddia eden Güney’in yaşamından bahisle bazı sanık ve avukatlarının soruşturma ve kovuşturma boyunca “böyle birisinin anlattıklarına itibar edilemeyeceğini” ileri sürdükleri belirtilen mütalaada, “Maddi gerçeğin ortaya çıkarılması için çaba sarf etmekte olan soruşturma ve kovuşturma makamlarının bir kişinin hususi durumu ile değil, bir olay hakkında doğru söyleyip söylemediği ile ilgilenmesi gerektiğinden bu tür savunmalara itibar edilmemiştir” denildi.
Mütalaada ayrıca “Suç örgütleri konusundaki yargı uygulamasında, bu konuda ihbarda bulunan, ifade veren veya tanıklık yapan kişilerin daha çok yine bu suç örgütleri içinden veya irtibatlı bulundukları kişiler arasından çıktığını göstermektedir ki bu da gayet doğal bir durumdur” değerlendirmesine de yer verildi. Mütalaada savcılığın yaptığı incelemede Tuncay Güney’in anlatımları ve ele geçirilen belgelerin incelenmesi sonucunda örgütün örgütlenme faaliyetlerinin pek çok alanda devam ettiği ve soruşturma kapsamında elde edilen belgelerle Güney’den elde edilenlerin uyum gösterdiği anlatıldı.