11.11.2020 - 09:04 | Son Güncellenme:
DHA
Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Uluborlu Meslek Yüksekokulu Bilgi Güvenliği Teknolojisi Bölümü'nden 2019 yılında mezun olan Gamze Esgicioğlu, Isparta'da 13 Ekim günü, erkek arkadaşı Hasan Bölüm (24) tarafından göğsünden bıçaklanarak öldürüldü. Gözaltına alınan Hasan Bölüm ile arkadaşı Muharrem Kökçıkaran (30) sorgularının ardından adliyeye sevk edildi. Bölüm tutuklanırken, Kökçıkaran adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
'KÖKÇIKARAN GELDİĞİNDE KIZIM HENÜZ ÖLMEMİŞ, SU BİLE İSTEMİŞ'
Gamze Esgicioğlu'nun Denizli'nin Kale ilçesi Demirciler Mahallesi'nde yaşayan annesi Ümmühan ile babası Mehmet Esgicioğlu, kızlarının ölümüne intihar süsü verilmek istendiğini iddia etti. Gamze'nin her gün kendisini görüntülü aradığını ancak olay günü aramadığını anlatan çiftçi baba Mehmet Esgicioğlu, şunları söyledi:
"Kızım harika bir insandı. Her gün görüntülü arar konuşurduk. Olay günü aramadı. İçimize bir ateş düştü. Aynı gün ölümünü haberlerden öğrendik, yıkıldık. Şüphelilerin ifadelerini öğrenince, kızımın hunharca öldürüldüğünü öğrendik. Şüphelilerden Hasan Bölüm ifadesinde, kızımın bıçakla saldırdığını, kendisini korumak için elini çevirdiğinde saplandığını söylemiş. Kanlı taytını çıkarıp, karşı dairede yaşayan Muharrem Kökçıkaran'ın çamaşır makinesine atmışlar. Evdeki kan izlerini temizlemişler. Kızımı bıçaklayan Hasan Bölüm'ün yardım istediği Muharrem Kökçıkaran eve geldiğinde kızım canlıymış, daha ölmemiş su bile istemiş."
'GAMZE'NİN ÖLÜMÜNE İNTİHAR SÜSÜ VERMEK İSTEDİLER'
Acılı baba Esgicioğlu, Gamze'nin bıçaklanmasının ardından şüphelilerin 45 dakika boyunca 112 Acil'i aramadıklarını söyleyerek, "Aralarında ne yapacaklarını bilememişler, intihar süsü vermek istemişler. Aralarında 112'ye ne diyeceklerini bile konuşmuşlar. Kızım bıçaklandıktan sonra, 45 dakika geçmiş, erken müdahale olsaydı kızım yaşıyor olacaktı. Kan kaybından kızım öldü. Kızımı göz göre göre ölüme terk etmişler. Muharrem Kökçıkaran'ın serbest kalması bizi yaraladı. Adalet yerini bulacaktır, biz güveniyoruz. O da tutuklanmalı. Kanlı elbiselerini çıkartıp, çamaşır makinesine atıyorlar, kimin attığı belli değil. Benim kızımın olayı Şule Çet davası gibi olmasın. Hak ettikleri cezayı almalarını istiyoruz. Bizim kızımız öldü, bunlar ne kadar ceza alırlarsa alsınlar o artık geri gelmeyecek" dedi.
'İNSAN SEVDİĞİNİ BIÇAKLAR MI, CANIMIZDAN BİR PARÇA GİTTİ'
Anne Ümmühan Esgicioğlu da kızının fotoğraflarına bakarak gözyaşı döktü. Anne Esgicioğlu, "Evladım, güzel kızım geri gelmeyecek. Adalet yerini bulsun. Yaşadığım acıyı onlarda yaşasın. Kızıma doyamadım. Canımızdan bir parça gitti. Kadın cinayetleri son bulsun. Sadece benim evladım değil, kadınlar öldürülüyor. Cinayetler son bulsun. Hiç kimse evlat acısı tatmasın. Bir insan sevdiğini bıçaklar mı, bunu yapmamalıydı" diye konuştu.
GAMZE ÖLÜMÜ BEKLERKEN, KANLI TAYTINI DEĞİŞTİRİP, MAKİNEYE ATMIŞLAR
Öte yandan Katil zanlısı Hasan Bölüm ile arkadaşı Muharrem Kökçıkaran'ın savcılıkta birbirleriyle çelişkili ifadeler verdikleri ortaya çıktı. Tutuklanan Hasan Bölüm ifadesinde, yaralı haldeyken Gamze'nin kanlı taytını çıkartıp, çamaşır makinesine attıklarını, daha sonra sigara içtiklerini anlatarak, şunları söyledi:
"Kıskançlık yüzünden tartıştık. Tartışma sırasında aramızda itişme ve bağrışma oldu. Odadan mutfağa gittim. Gamze arkamdan gelip, tezgah üzerindeki bıçağı alıp üzerime doğru geldi. Kollarından tutup ittim. Tekrar bıçakla üzerime geldi. Gamze'nin bileklerini tuttum. Bacağıma ve kasıklarıma tekme atmaya çalıştı. Ben de kendimi kurtarmak için bileğini çevirerek, bıçağın uç kısmını Gamze'ye döndürüp, 'boşa çıksın' diye ittim. Gamze 'ah' diye bağırdı. Bir anda kan gördüm. Göğüs bölgesinden aşağıya doğru kan aktığını gördüm. Her yer bir anda kan oldu. Bulduğum havluyu göğüs bölgesine bastırdım. Gamze'ye 'İyi misin?' dedim. 'İyi' olduğunu söyledi. Koşarak karşı daireye gittim, yardım istedim. Muharrem geldi. Muharrem havlu ile tampon yaptı, pamuk istedi onunla da tampon yaptı. Kanama kesilmişti, Gamze, 'Biraz serinleyeceğim, kapıyı açın' dedi. Balkon kapısını açıktık. 5-10 dakika sonra üşüdüğünü söyledi. 'Ambulans çağıralım' dediğimizde 'Gerek yok istemiyorum' dedi. 'Beni kaldırın, hava aldırın, serinleyeceğim' dedi. Kaldırıp, yatak odasına götürdük, pencereye yaklaştığımızda bir anda yere düştü. 'Ambulans çağıralım, iyi değilsin' dediğimde tekrar, 'iyiyim gerek yok' dedi. Daha sonra yatağa uzandı. Muharrem 'Ambulans çağıralım ya da üstünü değiştirelim, daha hızlı götürürüz' dedi. Muharrem ile Gamze'nin taytını çıkartıp, eşofman giydirdik. Üzerindeki tişörtü de değiştirmek istedik, fenalaştı."
'KANLI TAYTIN KARŞI DAİREDEKİ ÇAMAŞIR MAKİNESİNE NASIL GİTTİĞİNİ BİLMİYORUM'
Bölüm, ifadesinin devamında, "112'yi aradım, 'Kız arkadaşım yaralı dedim. Ne kadar süreyle yattığını sordular, ben de '10 dakika kadar' dedim. Gamze'nin nabzının atmadığını, ağzından köpük geldiğini görmem üzerine Muharrem kalp masajı yaptı, ben de suni teneffüs yaptım. 112 ekipleri geldi Gamze'nin öldüğünü söylediler. Gamze'yi öldürme kastım yoktu. Bıçakla üzerime geldiği için, kendimi korumak için, bileklerinden tutup ittiğim için olay oldu. Aramızda sorun yoktu. Gamze'nin taytının karşı dairedeki çamaşır makinesine nasıl gittiğini bilmiyorum. Bir anda karışıklık oldu" dedi.
GAMZE ÖLÜMÜ BEKLERKEN SİGARA İÇMİŞLER
Bölüm, ifadesinin sonunda şöyle konuştu:
"Muharrem ile Gamze'ye müdahale ettiğimiz esnada kendindeydi. Hatta, Muharrem, Gamze'den dilini çıkarmasını istedi. O da çıkardı. Gamze, 'Ben iyiyim' diyordu, hatta biz beklerken sigara içtik. Olay nedeniyle üzgünüm, üzerine atılı suçu kabul etmiyorum."
İNTİHAR ETTİĞİNİ SÖYLEMİŞ
Muharrem Kökçıkaran (30) ise ifadesinde, Hasan Bölüm'e defalarca 112'yi aramasını söylediğini, ancak aramadığını öne sürdü. "Bıçaklandıktan 30 ya da 45 dakika sonra aradı" diyen Kökçıkaran, şunları iddia etti.
"Kaldığım evde uyurken, Hasan geldi ve uyandırdı. Bana, 'Gamze kötü bayıldı. Aramızda tartışıyorduk, kanlar içinde şu anda' dedi. Karşı daireye koştum. Gamze oturma odasında üstü başı kanlar içinde yarı baygın şekildeydi. Havlu ile tampon yaptım. İsteği üzerine lavaboya götürdük. Lavabodan çıktıktan sonra 'hastaneye gidelim' dedim. O esnada kendi daireme geçip, aracımın anahtarını aldım. Geri döndüğümde Gamze baygın şekildeydi, kanaması devam ediyordu. Tekrar tampon yaptım. Hasan'a 112'yi aramasını söyledim. Hasan bana 'Ne söyleyeceğiz' dedi. Ben de 'Beni ilgilendirmez, hemen hastaneyi ara' dedim. Hasan, Gamze'nin kendisini aldattığını, Gamze'yi yakaladığını söyledi. Telefonda mesaj gördüğünü söyledi. Gamze su istedi, verdim. Gamze nefes alamadığını söyleyip kapıları ve pencereleri açmamızı istedi. Yatak odasına götürdük, pencerenin yanına yaklaştırdık. Hasan'a tekrar 112'yi aramasını söyledim. 'Ne diyeceğim' dedi. Ben de 'Ne söylersen söyle ama ara' dedim. Hasan 112'yi aradı, kız arkadaşının intihar girişiminde bulunduğunu söyledi. Gamze'nin kalbi durunca kalp masajı yaptım. Hasan alt Gamze'nin taytını çıkartıp, eşofman giydirdi. Daha sonra sağlık ekipleri geldi, Gamze'nin öldüğünü söylediler. Hasan'ın beni kaçta aradığını hatırlamıyorum."
HASAN KAN İZLERİNİ SİLMİŞ
Kökçınar, ifadesinin sonunda, "Hasan'ın Gamze'nin üzerinden çıkarttığı taytı dairemdeki çamaşır makinesine kimin koyduğunu bilmiyorum. Ambulansı aradıktan sonra Hasan, giriş kapısının arkasındaki kanı ve lavabodaki kan izini silmeye çalıştı" dedi.