Görevden uzaklaştırılan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer hakkında "silahlı terör örgütü PKK/KCK üyesi olmak" suçundan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırlandı.
Hazırlanan iddianamede 2016 yılında Diyarbakır Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’ndaki koğuşlarda yapılan aramalarda ele geçirilen dijital materyallerde örgütsel doküman tespit edilmesi üzerine soruşturma başlatıldığı anlatıldı. Ele geçirilen dokümanın incelenmesinin ardından 2023 yılında Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebi sonrası Mersin Sulh Ceza Hakimliği tarafından Ahmet Özer’in telefonun dinlenmesine karar verildiği anlatılan iddianamede bazı görüşmelere de yer verildi.
47’Sİ ARANAN 696 ÖRGÜT SUÇLUSU İLE KİŞİYLE GÖRÜŞME
Konuşmalardan birinde Ahmet Özer’in 2023 yılında Van’a giderek Mehmet K. isimli kişiden seçim çalışmaları için HDP’nin desteğini almaya çalıştığı anlatılan iddianamede, Mehmet K. isimli kişinin ise 2 kardeşinin PKK terör örgütü üyeliğinden cezaevinde olduğu diğer kardeşinin ise aynı suçtan arandığı anlatıldı. İddianamede Ahmet Özer’in Mehmet K.’den yardım isteme sebebinin ise partinin K.’ye destek vermesi olduğu anlatıldı.
3 hafta boyunca fiziki ve teknik takipte olan Ahmet Özer Esenyurt Belediye Başkanı seçildikten sonra dosyanın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildiği belirtildi. Savcılık tarafında HTS kayıtları incelenen Özer’in terör suçlarından kaydı olan 694 kişiyle irtibat kurduğu bunlardan 47’sinin aranıyor olduğu belirlendi.
GİZLİ TANIK İFADE VERDİ
İddianamede, tanık koruma programında olan bir örgüt itirafçısının ifadesine de yer verildi. Ahmet Özer’in tutuklandığını duyunca bildiklerini anlatmaya karar verdiğini söyleyen tanık, “Uzun yıllardan beri terör örgütünde faaliyet gösterdiğimden dolayı bir çok örgüt mensubuyla muhatap oldum” dedi.
Ahmet Özer’i 1998 yılında tanıdığını anlatan tanık, “Kendisi terör örgütünün ideolojisi doğrultusunda tarihsel, sosyolojik ve siyasetle ilgili konularda parti mensuplarına seminer verirdi. Seminerlerde o dönem kürdistan tarihi, devlet politikalarının sebep olduğu göç olgusu, faili meçhul cinayetler, terör örgütünün faaliyetlerinde nasıl örgütlenme yapılacağı şeklinde konulardan bahsettiğini net olarak hatırlıyorum” dedi. Özer’in 2004 yılında Mersin ili Toroslar ilçesinden belediye başkan adayı olduğunu anlatan tanık, “Parti içerisindeki arkadaşlarla konuşmalarımdan kendisinin doğrudan Abdullah Öcalan’ın talimatıyla aday yapıldığı söyleniyordu” dedi.
“STRATEJİ GELİŞTİRMEK ZORUNDA KALDILAR”
İddianamenin değerlendirme bölümünde ise PKK terör örgütünün tarihinden bahsedilerek, “PKK/KCK silahlı terör örgütü 2015-2016 yıllarında başlayan ve sonrasında artarak devam eden örgüt mensuplarının etkisiz hale getirilmesine yönelik askeri operasyonlar ve belediyelerin bütçelerinden örgüte maddi destek sağlanmasının kayyum uygulaması ve diğer yöntemlerle akamete uğratılması sonucu yeni bir strateji geliştirmek zorunda kalmıştır. Bu aşamada siyasi konjonktürün de yardımıyla PKK/KCK silahlı terör örgütü tarafından "Kent Uzlaşısı Stratejisi" isimli süreç bu hayati ihtiyaçların devamlılığını sağlamak maksadıyla hayata geçirilmiştir” denildi.
“KENT UZLAŞISI KAPSAMINDA GÖREVE GELDİLER”
Ahmet Özer ve İstanbul ilinde görevli bir kısım Belediye Başkanı, Başkan Yardımcısı ve Belediyle Meclis Üyesi'nin 31 Mart 2024 yerel seçimler sonrasında örgütün verdiği talimatla, “Kent Uzlaşısı” faaliyeti kapsamında terör örgütünün uzlaşma sağladığı partiden seçilmelerinin sağlandığı anlatılan iddianamede, “Halen görevli oldukları, yukarıda da izah edildiği üzere özerlik sistemi ve kent uzlaşısı formülünün, DEM Parti üstü bir örgütlenme sistemi olduğu, özellikle örgütlenme konusunda çalışmalar yürüten örgüt bünyesindeki oluşumların (DBP, HDK) örgütün taban (halk) örgütleme sistemini geliştiren ve yöneten esas kurumlar olduğu hususu da nazara alındığında bu şahısların terör örgütünün Kent Uzlaşısı faaliyeti kapsamında faaliyet yürüten örgüt mensuplarından oldukları anlaşılmıştır” denildi.