03.02.2020 - 12:30 | Son Güncellenme:
DHA
Derya Eren, 3 yıl önce, çocuklarıyla bir restoranda yediği döner nedeniyle hastaneye kaldırıldı. Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavi altına alınan Eren ve kızlarına gıda zehirlenmesi teşhisi konuldu.
Kız çocukları kısa sürede iyileşirken, anne Derya Eren'in sağlık durumu her geçen gün kötüye gitmeye başladı. Yapılan ayrıntılı tetkiklerde Eren'in kalın bağırsağında kitle tespit eden doktorlar, kendisine nadir görülen kanser türleri arasında yer alan apendiks kanseri teşhisi koydu.
Kalın bağırsağının bir kısmı ameliyatla alınan Eren, bir süre kemoterapi tedavisi gördü. Hastalığının bir yıl sonra tekrarlaması üzerine Eren, bu kez Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde ikinci kez ameliyat oldu.
Bu süreçte kendisi gibi kanser hastalarına destek olmak için kurulan "Kanserle Dans Derneği" ile de tanışan Eren'in hayatı değişti. Dernekte etkinlilere katılan, psikolojik destek alan Eren, eşinin ve çocuklarının da desteğiyle o zor günleri geride bıraktı.
"KANSER DEĞİL BİZ GÜÇLÜYÜZ"
Derya Eren yaptığı açıklamada, yaşadığı sağlık sorunları nedeniyle zor günler yaşadığını, kanser hastalığı teşhisi konulduğu günü hala unutamadığını söyledi.
Hiçbir zaman ümitsizliğe kapılmadığını anlatan Eren, "Döner yemeyi çok severim. Her şeyde hayır vardır. Yediğim döner benim vücudumdaki kanser hastalığının belirlenmesini sağladı. Bana teşhisi konulan bu hastalık çok nadir görülen ve belirti vermeyen bir kanser türüymüş. Aslında ben şanslı bir hastayım ki hastalığımın tanısı ilk başta konuldu. Bu sırada hızla tedavim oldu." dedi.
Tedavi sürecinde ailesine ve destek aldığı "Kanserle Dans Derneği"ne sıkı sıkıya bağlandığını anlatan Eren, şunları kaydetti:
"Bizim arkadaşlarımızla söylediğimiz bir söz var. 'Kanser değil, biz güçlüyüz.' Bunu kafamdan hiç çıkarmadım. Eşim ve iki evladım var. Onların bana ihtiyacı olduğunu, onlar için bu hastalığı yenmem gerektiğini düşündüm. Doktorlarım da bu süreçte bana hep destek oldu. Bu hastalığı yendim. Artık 3 ayda bir hastaneye giderek kontrollerimi yaptırıyorum. Vücudumda her şey normal gidiyor. Birçok kanser hastasına da örnek oldum. Onlara her zaman umutlarını ve mücadeleci ruhlarını yitirmemeleri gerektiğini söylüyorum. Bu hastalıkta en önemli şey kanserden değil geç kalmaktan korksunlar. Bu hastalıkta moral çok önemli."
"DERYA, AZMİN ZAFERİ OLDU"
Kanserle Dans Derneği Başkan Yardımcısı Güzin Yıldırım, Eren'in hayata bağlılığı ile herkese örnek olduğunu dile getirdi.
Derya Eren'in hastalığı yeneceğine her zaman inandığını aktaran Yıldırım, "Derya, bu süreçte azmin zaferi oldu. Katıldığı seminerde ve konferanslarda, kanser hastası kadınlara yaşama bağlı olmanın önemi anlatıyor. Onun sayesinde birçok üyemiz artık hayata sıkı sıkıya bağlanıyor." diye konuştu.
Medical Park İzmir Hastanesi Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Uğur Yılmaz da geçirdiği ameliyatların ardından Eren'in kontrollerinin kendileri tarafından yapıldığını belirterek, "Kalın bağırsaktan kaynaklanan apendiks kanseri çok nadir karşılaşılan bir hastalık. Hastamız başarılı ameliyatlar ve tıbbi müdahalelerle bu hastalığı yenmeyi başardı. Bu süreçte moralini hiç bozmadı. Kontrollerinde de her şey yolunda." ifadelerini kullandı.