Denizin dibinde kalan canlar

Reina 1 gemisinin başmakinisti Ahmet Güneş, 19 Ekim 2011 tarihinde Arnavutluk’un Durres limanı açıklarında yaşanan kazada yaşamını yitiren 8 Türk denizcisinden biriydi. Ankara Feribotu’nun çarpması sonucu sulara gömülen Reina 1 gemisiyle birlikte derinlere gömülen 8 denizciden Ahmet Güneş’in de arasında bulunduğu 6’sının cenazesine hâlâ ulaşılamadı. Ahmet Güneş’in kardeşi Faruk Güneş, aradan geçen 2 yıla rağmen ağabeyinin cesedinin bulunabilmesi için hiçbir çabanın gösterilmemesinden yakınıyor.
Kazadan 6 ay sonra batık geminin yerinin tespit edildini ancak çok masraflı ve çok tehlikeli olduğu gerekçe gösterilerek cesetlerin batık gemiden çıkarılmadığını belirten Faruk Güneş, cumhurbaşkanından başbakana kadar müracaat etmedikleri yer kalmadığını söylüyor. Kazadan sonra yalnız bırakıldıklarını anlatan Güneş, “2 yıl geçmesine rağmen batık gemininin bulunduğu yere tek bir dalgıç girmedi. En azından burada şu kadar ceset var bile denmedi. Geminin denizin 93 metre derinliğinde olduğu tespit edilirken cesetlerin çıkarılması için hiçbirşeyin yapılmaması üzücü. Ben sadece ağabeyimin cenazesine kavuşabilmek ve başında dua okuyabileceğim bir mezar taşı olsun istiyorum. Ne kazanın sorumluları hesap verdi ne de biz cenazemizi alabildik” diyor.

‘İkinci bayram olur’
Üç çocuk babası İlyas Terzi de Ahmet Güneş ile birlikte Reina 1 adlı gemide hayatını kaybedenlerden biri. Gemide aşçı olarak görev yapan Terzi’nin de cenazesi denizin karanlık sularında yatıyor. Ailesiyse o gün bugündür Terzi’nin cenazesini alabilmek için kapı kapı dolaşıyor. Batık gemiden cenazelerin çok masraflı olacağı gerekçesiyle çıkarılmadıklarını belirten İlyas Terzi’nin ağabeyi Hüseyin Terzi, “Defalarca Arnavutluk’a gittik, geminin nasıl ve nerede battığını gördük, öğrendik. Şu an tam olarak koordinatlarıyla yeri belli. Ama ona ulaşamamak bizi çok yıprattı. Annem üzülmesin artık diye bir mezar yaptırmayı bile düşünüyorum. Bayramlar geliyor geçiyor bizim ziyaret edecek bir mezarımız bile yok. Cenazesine kavuşsak bizim için ikinci bayram olur” dedi.

10 bin imza topladılar

Pilot Yüzbaşı Nail Erdoğan’ın yakınları da denizden cenaze bekleyen ailelerden. Ege Denizi’nde 1996 yılında it dalaşına girdiği bir Yunan savaş uçağı tarafından düşürülen Türk F-16’sında şehit olan Nail Erdoğan’ın kızı Evrim Erdoğan babasının cenazesine kavuşmak için bir imza kampanyası dahi başlattı. Suriye’nin düşürdüğü F-4’ün enkazının 1500 metre derinlikten çıkartılmasının ardından 400 metre derinlikteki Nail Erdoğan’ın cenazesinin blunduğu enkaza ulaşmak için umutlanan Erdoğan’ın eşi ve çocukları F16’nın çıkartılması için topladıkları 10 bin imzayı Cumhurbaşkanlığı’na teslim etti. Şehit pilotun cenazesine ulaşılması için aileye destek veren dalgıçlar da Türkiye’nin çeşitli yerlerinde dalarak suyun altında pankart açarak ailenin talebinin kamuoyuna duyurulmasına yardımcı oldu.

‘Hatırasını yaşatıyoruz’
Eşinin çok başarılı ve geleceği parlak bir subay olduğunu belirten Nail Erdoğan’ın eşi Fatma Erdoğan, “Ülkesini çok seven ve kendini geliştiren bir pilottu. Nail’i kaybettiğimde 3 aylık oğlum Evrimsel ve 3 yaşındaki kızım Evrim ile yapayalnız kaldım. Ailemiz dağıldı. Oğlumun adına Nail’i de ekleyerek hatırasını yaşatıyoruz. Şimdi en azından O’nun cenazesine ulaşmak ve neden şehit olduğunu anlamak istiyoruz. Teknolojinin 400 metredeki bu enkaza ulaşacağını biliyoruz. Yetkililerin harekete geçmesini bekliyoruz” dedi.