20.12.2024 - 17:00 | Son Güncellenme:
Konuşmasına, Mardin'de bulunmaktan büyük bir memnuniyet duyduğunu dile getirerek başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehre geldiği andan itibaren kendilerini bağırlarına basan her bir Mardinliye teşekkür etti.
İl kongresinin Mardin'e, ülkeye ve millete hayırlı, uğurlu olmasını dileyen Erdoğan, görevi devredenlere hizmetlerinden dolayı teşekkür etti. Yeni sorumluluk alan partililere başarılar diledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Burada şunu öncelikle söylemekte fayda görüyorum. Mardin asla sıradan bir şehir değildir. Mardin'in bir mahallesi Bursa'ysa, bir mahallesi Adana'dır. Bir mahallesi Saray Bosna'ysa, diğeri Halep'tir, Hama'dır, Humus'tur. Bir nakışı Abbasi ise diğer nakışı Selçuklu'dur. Bir nakışı Artuklu ise diğer nakışı Osmanlı'dır. Mardin bu toprakların kültürüdür, ihtişamıdır. Her köşesi tarihten asırlık bir hatırayı taşıyan medeniyetler beşiğidir. Kimse boşuna heves etmesin. Mardin ile aramızın bozulmasına izin vermeyiz. Mardin'e namahrem ellerin uzanmasına göz yummayız." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle; Rabbim Mardin'le birlikte Mardinli kardeşlerimizin de yolunu bahtını açık etsin diyorum. Tam bir muhabbet ikliminde gerçekleştirdiğimiz il kongremizin Mardin'e, ülkemize ve milletimize hayırlı, uğurlu olmasını diliyorum.
Gençler, teşkilatımıza emek verip, bu dava uğruna ter döküp ebediyete irtihal eden yol arkadaşlarımıza Rabbimden rahmet niyaz ediyorum. Görevi devreden arkadaşlarımıza hizmetlerinden dolayı teşekkür ediyor, yeni sorumluluk alan kardeşlerimize Mevla'dan üstün başarılar diliyorum.
"MARDİN'İN BİR MAHALLESİ HALEP'TİR"
Mardin asla sıradan bir şehir değildir. Mardin'in bir mahallesi Bursa ise diğeri Halep'tir, Hama'dır, Humustur. Bir nakışı Artuklu ise diğeri Osmanlı'dır. Kimse heves etmesin, Mardin ile aramızın bozulmasına izin vermeyiz, Mardin'e namahrem ellerin uzanmasına göz yummayız. Mardin üzerinde hesap yapanlar dün olduğu gibi yarın da hüsrana uğrayacak. Mardin inşallah Türkiye Yüzyılı'nda da dağ gibi yerinde duraça, binlerce yıllık değerlerine yakışan müstesna yerini koruyacaktır.
Bundan 23 yıl önce uzun ince bir yola çıktık, milletin umutlarını yeşertmekti gayemiz. Türk Kürt Arap Zaza, Alevi... Biz hep birlikte Türkiye'yiz dedik. Yolumuz kardeşlik yoludur, refah kalkınma huzur yoludur dedik. Bizim ile aynı yöne bakan, aynı ideallere inanan herkese kapımızı açtık. Hayat tarzı, mezhep, etnik köken üzerinden yapılan ayrımları elimizin tersi ile ittik.
"KİRLİ OYUNLARA RAĞMEN YOLUMUZDAN DÖNMEDİK, MİLLETİMİZİN ROTASINDAN SAPMADIK"
Siyasi rakiplerimizin uzlaşmaz tavrına rağmen yapıcı olmaya gayret ettik. Laf üretmeyi değil iş üretmeyi ilke edindik. Nefesimizin yettiği kadar milletimize eserlerimizi, hizmetlerimizi anlatmaya çalıştık. Bizden çok eserlerimiz konuşun istedik. Seçim dönemlerinde tehdit ederek değil projelerimiz ile milletimizin karşısına çıktık. Önümüze çekilen setleri yıkarak, engelleri aşarak bu günlere kadar geldik. Kirli oyunlara, saldırılara ve ihanetlere rağmen yolumuzdan dönmedik, milletimizin rotasından sapmadık.
"DEMOKRASİMİZİN HER KRİTİK KAVŞAĞINDA KÜRT DÜŞMANI CHP'YE VAGON OLANLARIN PROVOKASYONLARINI UNUTMADIK"
AK Parti'nin hamuru samimiyet ile yoğrulmuştur. AK Parti'nin en büyük özelliği görünmesi, göründüğü gibi olmasıdır. Her insan gibi bizim de hatalarımız olmuş olabilir. Siyasi hayatımızın hiçbir döneminde milletimize karşı hürmetsizlik etmedik. İster vesayet odakları ister gayrimeşru yapılar tarafından olsun milli iradenin tasavvut altına alınmasına izin vermedik. Var oluş gayemiz milletimizin asırlık beklentilerini hayata geçirmektir. Reformlarla, sessiz devrimler ile, düzenlemeler ile bu misyonu yerine getirmeye çalışıyoruz. Hangi bedelleri ödediğimizi Mardin iyi biliyor. Bu uğurda kimlerin karşısına dikildiğimizi Mardin çok iyi biliyor. Tek parti faşizminin mirasçısı CHP'nin neler yaptığını hatırlıyoruz. Demokrasimizin her kritik kavşağında Kürt düşmanı CHP'ye vagon olanların provokasyonlarını unutmadık. Terörden nemalanlar terörün bitmesini asla istemedi. Demokrasinin güçlenmesini istemediler.
"ŞEHİRLERİNE HİZMETİ İSTEYENE DESTEK OLMAYI GÖREVİMİZ BİLİYORUZ"
Adımlarımıza karşı bölücü örgüt şehirlerimizi çukura boğdu. Vatan toprakları üzerinde ameliyat yapmaya kalktı. Pek çok ilçemizi çukur terörü ile bizden koparmaya çalıştılar. Devlet olarak buna müsaade edemezdik. Bölücü örgütün eşkıyalarını açtıkları çukurlara gömdük. Belediyeye sağlanan imkanların teröristlerin hain emellerine peşkeş çekilmemesi için gereken tedbirleri aldık. Kanunlar çerçevesinde siyaset yapmak isteyene her türlü desteği sunuyoruz. Şehirlerine hizmeti isteyene destek olmayı görevimiz biliyoruz. İktidarımızda daima ilkeli davrandık. Bölücü örgütün şehirlerimize ve belediyelerimize çökmesine izin vermedik. Terör özgürlüğün, hukukun demokrasinin düşmanıdır.
Demokrasi ile terör hiçbir yerde bir arada bulunmaz. Sen seçil ama belediyeyi Kandil'den biz yönetelim anlayışına en küçük müsamahamız yoktur. Sayın Özel ve CHP bu yalın gerçeği görmek istemiyor. Geçici görevlendirme yapılan şehirlerimizde olan budur. Bu kurallar yok sayıldı. Devlet önlem alınca birileri istismara başladı. Biz kendi kabahatini devlete yıkma peşinde olanlara eyvallah demeyiz. Sandıkta milletten alan yetkiyi millete hizmet için kullananlarla sorunumuz yok. Kurallara uyanlarla sorunumuz yok. Terör baronlarınla boyun eğmeyenlerle sorunumuz yok. Belediyeleri bölücü örgütün arpalına çevirmeyenlerle sorunumuz yok, ama bunları yapanlarla sorunumuz olacaktır.
"SON ASRIN EN ÇETİN SINAVINI VERMEYİ BAŞARDIK"
Bölgemizde kritik gelişmeler yaşanırken Türkiye'nin kılına zarar gelmemesi için hassas adımlar atıyoruz. 910 km uzunluğunda sınırımız olan Suriye ile hep yakından ilgilendik. Bir avuç ülke dışında dünyanın sırtını döndüğü Suriye'yi kaderine terk etmedik. Suriye halkını biz bu topraklarda misafir ettik. CHP "gelir gelmez sizi tekrar Suriye'ye süreceğiz" derken ben onlar bizim misafirimizdir, ensar olarak görevimizi yapacağız dedik. Son asrın en çetin sınavını vermeyi başardık, ey batı siz ne yaptınız. Siz böyle bir kapı açmadınız ama biz açtık. Bizim kültürümüzde ensar olmak farklı bir şey. 61 yıllık karanlığın ardından Suriye'de özgürlüğün şafağı sökmeye başladı. Suriye halkı geleceğine artık daha güvenle bakıyor. CHP dikkat et, biz bu kardeşlerimizi kovmadık. 'Arzu eden gönüllü olarak evine dönebilir' dedik.
"BAŞKA KONULARDA DA ZAMAN BİZİ HAKLI ÇIKARACAKTIR"
Suriyeli kardeşlerimiz özgürlük coşkusunu paylaşırken dualarında bizi ve milletimizi unutmuyor. Bizi eleştirenler bugün bize hak veriyor. Zalimin karşısında mazlumun yanında durarak tarihin de doğru tarafında biz yer aldık. Başka konularda da zaman bizi haklı çıkaracaktır. Mazlumun yanında saf tuttukça rabbim de milletimizin önünü açacaktır. Onlar her türlü tuzağı yapabilir. Tuzakların üzerinde bir tuzak vardır ki o da Allah'ın tuzağıdır. Onun üzerinde yok.
"CHP, ŞAM'DAKİ DOSTLARINI BİR GECEDE KAYBETMENİN ŞOKUNU ATLATAMADI"
Muhalefetin çapını görmek için Suriye'deki gelişmelere bakmak bile yeterli. Kendi küçük dünyalarının ötesinde neler yaşandığından haberleri yok. Bölgemizde olup bitenleri takip etmiyorlar. Belediye rantlarına öyle kaptırmışlar ki kendilerini kıyamet kopsa haberleri olmaz. Esad'ın kaçtığı saatte genel başkanları devrik rejim ile görüşme çağrısı yapıyor. CHP'den tutarlı mantıklı hiçbir açıklama gelmedi. CHP, Şam'daki dostlarını bir gecede kaybetmenin şokunu atlatamadı. Özel'in ne dediği zaten belli değil. Kulağına ne fısıldanırsa önüne ne gelirse onu yorum diye paylaşıyor. Anlaşılıyor ki akıl verecek yetkin bir isim de yok. CHP'de başkanlar değişse de cehalet, iş bilmezlik varlığını devam ettiriyor. CHP seçmeni bay Kemal'i arar hale geldi. Bunların cilaları daha da dökülecek, foyaları daha da ortaya çıkacak, kurdukları her cümlede makyajları dökülecek.