11.08.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:
Mert İnan
CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal ve MHP’li bazı milletvekillerine kurulan ‘kaset komplosu’ soruşturmasında adı geçen isimlerden biri de eski 1. Ordu Komutanı Orgeneral Hurşit Tolon’du. Ankara Cumhuriyet Savcısı Alpaslan Karabay’ın yürüttüğü soruşturma kapsamında 3 ay önce Emniyet Genel Müdürlüğü’ne çağırıldığını belirten Tolon, kaset değil teknik takip mağduru olduğunu söyledi. Ergenekon davası kapsamında tutuklanan Tolon, 2009 şubatında tahliye olduktan sonra aynı yılın mayısına dek GATA Haydarpaşa Hastanesi’nde tedavi gördüğünü belirterek, “3 ay önce Emniyet Genel Müdürlüğü’ne davet edildim. Orada, hastanede olduğum dönem de dahil cezaevinden çıktıktan 2011 ortalarına kadar emniyete sızan FETÖ’cüler tarafından teknik ve fiziki takibe uğradığımı öğrendim. FETÖ elemanları beni yasa dışı dinlemiş. Emniyet’teki personel, ‘Telefonlarınız yasa dışı dinlenmiş, yasa dışı takip edilmişsiniz’ dedi. FETÖ’cülerin beni yasa dışı takibe aldıkları tarihlerde arabamın içinden 30 saniyelik sürede el çantam ve 2 telefonum çalınmıştı. Mağdur olarak şikâyetçi olduğum yönünde ifademi verdim” dedi.
‘80-90 kişilik grup’
Yasadışı teknik takip yapan FETÖ’cülerin 80-90 kişilik bir grup olduğunu öğrendiğini dile getiren Tolon, “Emniyet’te görevliler yasadışı takibi gerçekleştiren FETÖ’cülerin isimlerini bana bildirmedi. Sadece bu ekibin 80-90 kişilik bir çete olduğunu ve yüzlerce insanı teknik takibe aldıkları bilgisini verdiler. Emniyet’e sızan bu kişilerden önemli kısmının tespit edildiğini ve birçok örgüt üyesinin ise tutuklandığını öğrendim. Ancak en ilginç olanı FETÖ’cülerin kadrolu çilingirleri olduğunu öğrenmem oldu. FETÖ’cüler çilingir bile yetiştirmiş. Böylelikle insanların evlerine gizlice girerek hain tuzaklar kurmuşlar. 2 adet kayıtlara geçmemiş oğluma da ait olmayan CD ile beni suçlamışlardı” diye konuştu.
‘TSK’ya ihanet’
Silivri Cezaevi’nde toplam 883 gün tutuklu kalan Tolon, “FETÖ/PDY’nin tezgâhladığı iki davadan mağdur oldum. Sahte CD’ler ve hiçbir günahım yokken, sadece İnönü Üniversitesi’nde düzenlenen sempozyumda olmam dolayısıyla Zirve Yayınevi Davası’na adımı bağlamak istediler. FETÖ/PDY tarafından ahlaksızca, şerefsizce, adice kumpasa maruz kaldım. Hain terör örgütü FETÖ, 15 Temmuz’da Türkiye’de alçakça bir oyun tezgâhlamak istedi. 15 Temmuz Türkiye devletine ve TSK’ya yapılmış bir ihanettir” dedi. Tolon ayrıca darbe girişiminin ardından FETÖ’cü oldukları gerekçesiyle tutuklanan bazı emir subaylarının üzerinden şu yorumu da yaptı: “Görev yaptığım dönemde emir subayımı kendi evladım bilir, öyle davranırdım. Benim yanımda görev yapan emir subaylarının hiçbiri FETÖ bağlantılı değildi. Emir subaylarım arasından hiç hain çıkmadı.”