13.02.2009 - 15:39 | Son Güncellenme:
Halil USLU/BEYŞEHİR (Konya) (DHA)
DEVLET Su İşleri (DSİ) 4'üncü Bölge Müdürlüğü, Beyşehir Gölü'nden Konya Ovası'ndaki tarımsal sulama için su almaya başlayınca, Beyşehir Belediyesi gölün su kodunun (gölün deniz seviyesinden yükseliği göz önüne alınarak yapılan ölçüm) belirlenmesi için Beyşehir Sulh Hukuk Mahkemesi'ne müracaat etti. Mahkeme heyeti ile belirlenen bilirkişi heyeti de gölün su kodu ölçümünü yaptı. Beyşehir Belediye Başkanı Nazif Tekinöz, bilirkişi raporunun pazartesi günü açıklanacağını belirterek, “Eğer su tahmin ettiğimiz gibi, Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu'nca belirlenen değerin altında ise DSİ hakkında suç duyurusunda bulunacağız” dedi.
Beyşehir Gölü'ndeki su kodu tartışması, Beyşehir İlçesi Belediyesi ile Devlet Su İşleri (DSİ) 4'üncü Bölge Müdürlüğü'nü birbirine düşürdü. DSİ 4'üncü Bölge Müdürlüğü, 11 Şubat Çarşamba günü, tarihi Taş Köprü'nün regülatör kapaklarını açarak Beyşehir Gölü'nden Konya Ovası'nda tarımsal sulamada kullanılmak üzere su almaya başladı. Bunun üzerine Beyşehir Belediyesi harekete geçti. Gölün su kodunun Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu'nca 2009 yılı için belirlenen 1122.10 metre seviyesinin altında olduğu iddiası ile Beyşehir Sulh Hukuk Mahkemesi'nde müracaat ederek, gölün su kodunun ölçümünü istedi. Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından oluşturulan bilirkişi heyeti de dün gölde ölçüm yaptı. Gölün su kodu, gölün bulunduğu rakım (deniz seviyesine yükseliği) göz önüne alınarak, ölçülüyor. Eğer ölçülen miktar rakımın altında ise su kodu düşük, üzerindeyse su kodu yüksektir.
Beyşehir Belediye Başkanı AKP'li Nazif Tekinöz, “Türkiye'de yeraltı ve yerüstü sularının kullanım tasarrufu DSİ'ye aittir” dedikten sonra şöyle devam etti:
“Ancak, Beyşehir Gölü'nü ayıran önemli özellikler vardır. Bunlardan birincisi, Beyşehir Gölü, yıllar öncesi Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulunca, ‘1'inci derece Doğal Sit Alanı’ olarak ilan edilmiştir. İkinci özelliği ise Beyşehir Gölü'nün 1992 yılında Milli Park hüviyetine kavuşturulmuş olmasıdır. Bu iki noktadan hareketle Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu Konya Bölge Müdürlüğü'ne yapmış olduğumuz müracaatın sonucunda, Koruma Kurulu tarafından Beyşehir Gölü'nden su alımı ile ilgili nihai bir karar verildi. Bu karar gereği Beyşehir Gölü'nün, su alım kotunun 1122.40 metre olmasına olmasına, bu kotun altında su alınmamasına, ancak Beyşehir Gölü'nden sulama amaçlı su alınması nedeniyle yöre halkının sosyo- ekonomik durumu göz önüne alınarak söz konusu kot seviyesine kademeli olarak geçişine buna bağlı olarak 2008 yılında su alma kotunun 1121.80, 2009 yılında su alma kotunun 1122.10, 2010 yılında ise 1122.40 metre şeklinde uygulanmasına karar verildi. Bu kararın altında gerek kurul üyeleri, gerek DSİ temsilcilerinin, gerekse bizim ve bölgemizdeki belediye başkanlarının imzaları var. Ayrıca aynı kararın altında Doğa ve Milli Parklar Bölge Müdürlüğümüzün imzası da bulunuyor. Bu karar kesinleşmiş bir karardır. Su alım seviyesi kararı aynı zamanda ’Milli Parklar Uzun Devreli Gelişim Planı’nda da aynen geçmektedir.”
DSİ 4'üncü Bölge Müdürlüğü'nün Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu'nun kararına uymadığını iddia eden Başkan Tekinöz, “DSİ'nin bugün sulama suyuna ihtiyaç duyulmadığı bir dönemde su alınmasının bir izahı olamaz. Bu mevsimde su alınması ancak yeraltı sularını beslemek amacı güdüyor diye nitelendirebiliriz. Biz bugün burada DSİ'nin kurulun almış olduğu karara uymadığının bilirkişi marifeti ile mahkemece tespitinin yapılması için buradayız. Biz bu tesbitin sonucunu aldıktan sonra DSİ'yi resmi bir yazı ile yine uyaracağız. Ayrıca Konya Kültür Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu Bölge Müdürlüğü'ne bilgi vereceğiz ve ayrıca Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunacağız. Yaptırmış olduğumuz tespit, bizim için bir veri, bir kaynak aynı zamanda bir delil olmuş olacak. Beyşehir Gölü 1’nci Derecede Doğal Sit Alanı ise buna uygun hareket edilmesi lazım. Milli parksa, milli parkın uzun devreli gelişim planında da bu kararlar milli park ruhuna uygun hareket etmek gerekir. Kişiler ve kurumlar yasalar karşısında eşittir. Biz Beyşehir'in hakkını hukuki yollardan arayacağız” dedi.