GündemBelden aşağıya hareket yapmayın

Belden aşağıya hareket yapmayın

21.01.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:

Dink suikastı soruşturmasında ikinci kez ifade veren dönemin İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler, “Dink cinayeti öncesi İstanbul’u terk etmem istendi. Ergenekon’a engel olduğumu düşünüyordum. 6 gün sonra Dink öldürüldü” dedi.

Belden aşağıya hareket yapmayın

Gazeteci Hrant Dink’in ölümünde ihmalleri olduğu gerekçesiyle kamu görevlilerine yönelik yürütülen soruşturma kapsamında dönemin İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler ikinci kez ifade verdi. Dink’in öldürülmesine ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekilliği Terör ve Örgütlü Suçlar Birimi Savcılığı tarafından yürütülen soruşturmada Ali Fuat Yılmazer’in 8 sayfalık ek beyanın ardından Güler tekrar ifadeye çağırıldı. Güler, 9 Ocak’taki ifadesinde Danıştay cinayeti ve Ergenekon soruşturması hakkında çarpıcı iddialarda bulundu. Güler, Danıştay cinayeti sanığı ile Ergenekon sanığı Muzaffer Tekin’in istihbarat görevlilerince kasten ilişkilendirildiğini savundu.
Ergenekon hazırlığı
Güler, “Ergenekon soruşturması başlamadan önce hatta Hrant Dink cinayetinden önce bir yerlerde bomba olduğu, silah gömüldüğü şeklinde bazı şeyler duymuştum. Bu nedenle bir şeylerin ters gittiğini ve bir şeylerin yapılmaya hazırlanıldığını hissettim. Ergenekon soruşturmalarının önünde bir engel olarak görüldüğümü düşünüyorum. Hukukun dışında hiçbir şey yapmaya yanaşmayacağım için Hrant Dink cinayeti öncesi Ankara’ya çağırılıp ‘İstanbul’u terk edeceksin’ sözüne muhatap olduğumu düşünüyorum“ şeklinde konuştu.
“Bel altı olmasın”
Güler, İstanbul’u terk etmesinin istenmesinin ardından dönemin Emniyet İstihbarat Dairesi Başkanı Ramazan Akyürek’le arasında geçen görüşmeyi de ifadesinde şöyle aktardı; “Evindeydi yanına gittim. Konuyu anlattım bilgisi olduğunu söyledi. Aynı kanaatte olup olmadığını sorunca da ‘Bana arkadaşlar ne derse onu yaparım’ cevabını verdi. Evden çıkarken Akyürek’e ‘Sizden bir ricam var, bana belden aşağıya hareket yapmayın. Ben zaten kararlılığınızı anladım. Ayrılacağım’ dedim. Ankara’daki bu görüşmeden 6 gün sonra Dink cinayeti meydana geldi. Dink cinayetinden sonra İstihbarat Şube Müdürlüğü görevinden müfettişlerin talebi üzerine alındım. Benim yerime Ali Fuat Yılmazer atandı.”
Soruşturma kapsamında istihbaratçı polisler Muhittin Zenit ve Özkan Mumcu ile Cizre Emniyet Müdürü Ercan Demir tutuklanmıştı.

Haberin Devamı

50 saniyelik görüşme

Danıştay cinayetinden kısa süre sonra kendisini Ankara İstihbarat Şube Müdürü Muharrem Durmaz’ın aradığını kaydeden Güler, ifadesinde şunları anlattı; “Danıştay cinayetinden 7-8 ay kadar önce Muzaffer Tekin ve Alparslan Arslan arasında bir ilişki, bağlantı olduğunu söyledi. İlişkinin boyutunu sordum. Bana telefon irtibatı olduğunu söyledi. Ben de ‘yoğun bir irtibat var mı’ dedim. Cinayetten 7-8 ay önce kadar Alparslan Arslan’ın araması üzerine Muzaffer Tekin ile 50 küsür saniyelik bir görüşme olduğunu söyledi. İçeriğinin eylem ya da örgütsel bağla ilgisini sordum. Durmaz ise ‘Önemli değil biz bunu ilişkilendiriyoruz’ cevabını verdi. Ben de Durmaz’a bu yaklaşımın doğru olmadığını ve ahlaki bulmadığımı söyledim. Bu görüşmeden birkaç gün sonra Muzaffer Tekin’in evinde arama yapıldı. Süs olarak kullanılan boş mermi kovanları da suç deliliymiş gibi bu aramalarda tutanaklara geçirildi.”