GündemBaykal: Hedef Türkiye'nin huzuru, yeni bir döneme girildi!

Baykal: Hedef Türkiye'nin huzuru, yeni bir döneme girildi!

16.11.2003 - 00:00 | Son Güncellenme:

Baykal: Hedef Türkiye'nin huzuru, yeni bir döneme girildi!

Baykal: Hedef Türkiyenin huzuru, yeni bir döneme girildi

15:15


CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Türkiye'nin terörle ilişkisi bakımından yeni bir döneme girildiğinin anlaşıldığını belirterek, ''Türkiye'nin terör karşısında yeniden iman tazelemesine ihtiyaç var. Çok gevşedik'' dedi.
Baykal, CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) üyeleri Onur Öymen, Bülent Tanla, Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Sevigen, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk, İstanbul İl Başkanı Şinasi Öktem ve partililerle birlikte İstanbul'da dün saldırılara hedef olan Pangaltı'daki Beth İsrael ve Kuledibi'ndeki Neve Şalom sinagoglarını ziyaret etti.
Baykal ziyaretleri sırasında basın mensuplarına yaptığı açıklamada, olay yerlerini inceleme fırsatı bulduklarını, basının yansıttığının da ötesinde ağır bir olayın yaşandığının görüldüğünü söyledi. Türkiye'de bugüne kadar gerçekleştirilmiş en şiddetli, en yüksek tahrip gücüne sahip bir saldırı ile karşı karşıya kalındığının görüldüğünü dile getiren Baykal, ''Olağanüstü bir tahribat var. Çok büyük bir terör olayının burada gerçekleştirildiği görülüyor'' dedi.
Baykal, olayın çok üzüntü verici olduğunu belirterek, saldırıları şiddetle kınadığını, ölenlere Tanrı'dan rahmet, yaralananlara da acil şifa dilediğini kaydetti.
Olayın siyasal bir çerçevesinin olduğuna da dikkat çeken Deniz Baykal, şöyle devam etti:
''Öyle anlaşılıyor ki Türkiye'yi de Ortadoğu'nun terör bataklığı içine çekme kararını bazı çevreler almışlar. Türkiye'nin böyle bir ihtimale çok hazırlıklı olması zaten gerekiyordu. Maalesef uzun bir süreden beri terör karşısındaki tavrımızın olması gerekenin ötesinde bir yumuşamaya doğru sürüklendiğini görüyorduk. Biz ağır bir terör içinden geçmiş bir ülkeyiz. Bu konuyu çok ileri boyutlarda yaşadık. Ama son zamanlarda maalesef ciddi bir gevşeklik içine girmeye başladık. Kısa süre önce çıkardığımız af yasası ile hem PKK hem de köktendinci teröristleri cezaevlerinden tahliye ettik. Terör konusunda duyarlılığımızı kolayca kaybeden bir toplum haline dönüştük. Bu olay durumun ciddiyetini çok ağır bir şekilde bize gösterdi. Umarım bundan sonra konu çok daha ciddi şekilde ele alınacaktır.'' Baykal, sinagogların bulunduğu sokakların konumları itibariyle hassas bir durumda olduğunu ifade ederek, saldırıların bir uygulama zafiyetinden kaynaklanıp kaynaklanmadığının ele alınarak değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.

İSTİHBARAT ORTADA
Deniz Baykal, bir gazetecinin ''Olayda istihbarat zafiyeti var mı?'' sorusu üzerine şöyle dedi:
''İstihbarat zafiyetinden çok uygulama zafiyeti var görünüyor. Çünkü istihbarat ortada, açık istihbarat halinde dolaşıyor. İnternet sitelerinde, uluslararası basın organlarında Ortadoğu terör örgütlerinin uyarıları, tehditleri, hedefleri ilan ediliyor. Türkiye'deki terör örgütlerinin uluslararası bağlantıları da çok iyi biliniyor. Köktendinci terör örgütleri her zaman için tehdit olmuştur. Bu da iyi biliniyor.
Uğur Mumcu cinayetinden başlayarak bütün bu cinayetlerin ardında yerli ve yabancı terör örgütlerinin işbirliği yaptığı çok açık bir gerçek. Bu konudaki hassasiyetimizin son zamanlarda kaybolduğu görülüyor. Terör olayında sokaktaki masum vatandaş ve esnafın hedef haline geldiği görüldü. Terörün hedefi bu. Masum insanları acımasızca öldürmeyi göze alan ve toplumu tıkamaya yönelik bir büyük tehdittir terör. Buna karşı uluslararası ve ulusal düzeyde işbirliğine ihtiyaç var.''

ORTADOĞU TERÖRÜNÜN BİR PARÇASI
Deniz Baykal, son dönemlerde bölgemizde yaşanan olaylar nedeniyle Türkiye'nin terör hedefi olmasının kendilerini hep kaygılandırdığını ifade ederek, partisinin Irak savaşı konusundaki politikasının altında da bu kaygının yattığını söyledi.
Şimdi artık bunun önlerine geldiğini ifade eden Baykal, ''Çok dikkatli olmamız lazım. Türkiye'yi teröre teslim edemeyiz'' dedi.
Bir gazetecinin ''Terörün arkasında kim var?'' sorusu üzerine Baykal, şunları söyledi:
''Bilemem tabii. Bundan sonraki somut gelişmelerle doğrulanır. Olay Ortadoğu'da yaşanan terörün bir uzantısıdır, bir parçasıdır. Seçtiği hedeften, olayın kapsamından niteliğinden belli. Bu düzeyde bir terörü gerçekleştirebilecek örgütler bellidir. Terörün istikameti konusunda bir tereddüt olacağını zannetmiyorum. Türkiye'nin terör karşısında yeniden iman tazelemesine ihtiyaç var. Çok gevşedik.'' Baykal, ''Bu olay kimin menfaatine oldu?'' şeklindeki bir soru üzerine de şunları kaydetti:
''Bunu bilemem. Ortada ciddi bir facia var. Bunun hedefi buradaki sinagoglardır ama sadece öyle bakarsak yanlış bakmış oluruz. Hedef Türkiye'deki hukuk düzenidir, Türkiye'deki barış, huzur ve istikrardır. Türkiye'ye yönelik bir olay olarak algılamak gerekir. Ölenler bizim vatandaşlarımızdır. Müslümanı Musevisi her inançtan insanımızı hedef almıştır. Türkiye'nin terörle ilişkisi bakımından yeni bir döneme girildiği anlaşılıyor. Buna yol açan diplomatik ve siyasal olaylar var. Bölgemizde yaşanan olaylar var. Türkiye'nin de hedefe oturtulduğu görülüyor. Buna karşın bizim uygulamalarımızda tutarsızlık, gevşeklik, dikkatsizlikler var. Teröre karşı her zaman hazırlıklı olmak gerekir.''

HAHAMBAŞI HALEVA'YA ZİYARET
Baykal, Kuledibi'ndeki Neve Şalom Sinagogu'ndan ayrıldıktan sonra beraberindekilerle yürüyerek Beyoğlu'ndaki Türkiye Hahambaşılığı'na geçerek, Hahambaşı İsak Haleva ve Türkiye Musevi Cemaati Başkanı Bensiyon Pinto'yu ziyaret etti.
Basına kapalı olarak gerçekleşen ziyaretin ardından çıkışta basın mensuplarına açıklamada bulunan Baykal, Haleva ve Pinto'ya ''geçmiş olsun'' dileklerini ilettiğini söyledi.
Haleva ve Pinto'nun meydana gelen saldırıları gerçek niteliği ile değerlendirdiklerini gördüğünü kaydeden Baykal, ''Onlar da 'böyle bir hunharlığı bu topraklarda yaşayan insanlar yapamaz' diye düşüncelerini bana ifade ettiler'' dedi.
Museviler ile tarih boyunca çok güzel ilişkilerin olduğunu, Türkiye'nin onlara kucak açtığını belirten Baykal, ''Geçmişimiz var. Bunu bozmamalıyız. Bu tablo tarihimizin yüz akıdır. Bundan sonra da kimsenin bozmasına izin vermemeliyiz'' diye konuştu.