Gündem‘Bana düşen görevi şerefle yaparım’

‘Bana düşen görevi şerefle yaparım’

15.11.2018 - 08:30 | Son Güncellenme:

Orhan Gencebay, “Tayyip Bey’i çok severim. Dünya çapında harika şeyler yapıyor. Mazlumun ve mağdurun yanında olduğunu biliyorum” dedi.

‘Bana düşen görevi şerefle yaparım’

Sanatçı Orhan Gencabay, CNN TÜRK’te Buket Aydın’la 40 programına konuk oldu. Aydın’ın sorularına çarpıcı yanıtlar veren Gencebay, neden ‘Devleti sevmeyen nimetlerinden faydalanmasın’ dediğini anlattı: “Biz Türkiye Cumhuriyeti devletiyiz. Benim devletim, benim için kutsaldır. Devletimi halkımızın seçtiği hükümetler yönetebilir. Önemli olan yönetimlerin iyi olmasıdır. Bunu yapana saygı duyarım.”

Haberin Devamı

‘Size her dönemin adamı denilince neden kızıyorsunuz?’ sorusuna Gencebay, şu yanıtı verdi: “Bizi yöneten iktidardır. Devletimi yöneteni seçen de halkımızdır. Halkıma olan saygımdan dolayı o iktidarı da severim. Bana düşen bir görev varsa ben de o görevi seve seve şerefle yaparım. Bunu herkes böyle düşünmeli. Bu bukalemunluk anlamına gelmez. Süleyman Babamıza, Bülent Ecevit’e, Özal’a büyük sevgimiz vardı. Ben Tayyip Bey’i çok eskiden tanırım, severim. Birçok özel ortamlarda beraber olduk, ben onu çok severim. Mazlumun ve mağdurun yanında olduğunu biliyorum. Dünya çapında harika şeyler yapıyor, Allah razı olsun.” Gencebay, ‘Sizin filminiz çekilsin ister miydiniz?’ sorusunu “Bunu geçelim. Hiç düşünmediğim bir konu. Lütfen boşverin. Pas geçelim” şeklinde yanıtladı.

Haberin Devamı

‘Bana düşen görevi şerefle yaparım’

‘Müslüm’ anısı duygulandırdı

Orhan Gencebay, ‘Müslüm’ filmini izlerken duygulandığını belirtti ve Müslüm Gürses’le olan bir anısını da anlattı: “Seneler önce bir gün, Sayın Muhterem Hanım beni aradı, ‘Orhan Bey, Müslüm Baba’nın anjiyo olması lazım kalbi iyi değil. Sizden rica etsem sizin doktorunuza bir söyleyebilir misiniz?’, ‘Tabi’ dedim. Doktorum Deniz Şener Bey’i aradım. O da hastaneyi hazırlattı. Yarım saat sonra beni aradı. ‘Şu saatte, şu gün anjiyo gününüz hazır’ dedi. Teşekkür ettim. Muhterem Hanım’ı aradım. Anjiyodan sonra hastaneye ziyarete gittiğimde anlattılar. Muhterem Hanım, Müslüm’e demiş ki ‘Kesinlikle anjiyo olman lazım’. Müslüm Baba ‘Hayır’ demiş. ‘Ama demiş anjiyo saatin ve günün alındı’ demiş. ‘Gitmem’ demiş. ‘Peki, ama kim aldı randevuyu biliyor musun?’. ‘Kim aldı?’. ‘Orhan Baba aldı’ deyince durmuş. ‘Yok ya... Şimdi gitmesem ayıp olur’ demiş. Bana ayıp olmasın diye anjiyo oldu. Bana bunu ziyarete gittiğimde anlattılar, güldük.”

Yazarlar