Bakan Tunç’tan tutuklu öğrencilerle ilgili açıklama: Bağımsız yargı değerlendirir

Tunç, “Öğrencilerimizin tutuklanması, bir suç şüphesi nedeniyle soruşturmalara tabi tutulması hiçbirimizin istemeyeceği bir durumdur” dedi. Tunç, “Güvenlik güçlerimizle maalesef hoş olmayan birtakım durumlar söz konusu oldu. Kişilerin o olaylardaki rolü ve oradaki şiddet kullanımıyla alakalı ya da orada 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu çerçevesi dışına taşan olaylar, kanuna aykırılıklar olup olmadığını değerlendirecek olan elbette ki tarafsız ve bağımsız yargımızdır.”

‘İşkence olamaz’

Bakan Tunç, yargıya müdahale edip “Şu kişileri tutuklayın, bu kişileri serbest bırakın” deme gibi bir yetkilerinin bulunmadığını, yargı makamlarının kararlarını ilgili dosyalara göre vereceğini dile getirdi. Bakan Tunç, usule aykırı arama yapıldığına yönelik iddiaları reddederek, “Ülkemizde kesinlikle çıplak arama diye bir durum söz konusu değildir” dedi. Tunç, “’Burada çıplak arama yapıldı, işkence, vesaire...’ Kesinlikle böyle bir durum söz konusu olamaz. İşkenceye sıfır tolerans politikasını uygulamaya devam ediyoruz” diye konuştu.

Polat’ın durumu

Bakan Tunç, Adli Tıp Kurumu’na sevk edilen İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat’ın son durumuna ilişkin soru üzerine de Polat’ın cezaevine naklinden sonra şikayetleri nedeniyle hastaneye sevk edildiğini, tetkik ve tıbbi müdahaleler yapıldıktan sonra yine heyetin kararıyla cezaevine geri alındığını anlattı. Şikayetlerinin devam etmesi üzerine kampüs devlet hastanesinde doktorların tetkik ve muayene yaptıktan sonra Adli Tıp Kurumu’na sevk kararı alındığını anımsatan Tunç, “Adli Tıp’ın verdiği rapor doğrultusunda Ceza İnfaz Yönetmeliği’mizin 16. maddesi gereğince bir karar verilecekse buna yine cumhuriyet savcılıklarımız ve sulh ceza hakimliklerimiz karar vereceklerdir. Burada Adli Tıp’ın raporunu beklemek durumundayız” ifadelerini kullandı.

‘Cunta’ tepkisi: Haddi değil

CHP lideri Özgür Özel’e de eleştirilerde bulunan Tunç, “Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı, Cumhurbaşkanı’mıza maalesef ‘cunta başkanı’ diyebildi. Bu bir kere hadsizlik. Bu ifadeleri kendisine iade ediyoruz” dedi. Tunç “Bütün darbe süreçlerinde vesayetçilere destek olmuş, 28 Şubat’ta vesayetçilere kol kanat germiş bir siyasi zihniyete; bu ülkede yüzde 85’in üzerinde katılımla defalarca, 23 yıldan bu yana seçimleri kazanan ve darbeci, vesayetçi, cuntacı zihniyeti milletiyle beraber tarihe gömen bir lidere böyle bir söz söylemek CHP Genel Başkanı’nın haddi değildir, hakkı da değildir” diye konuştu.

ABD’den icazet iddiası

“İmamoğlu’nun tutuklanması için ABD’den icazet alındığı” iddialarına ilişkin de Tunç, şunları söyledi: “Bu saçma sapan bir iddia. Ya böyle bir şey olabilir mi? Yani tabii kimlerin nerelerden icazet aldığını, kimin bu ülkeyi, ülkenin yargısını, kimlere, nasıl şikayet ettiğini biliyoruz. Yargı ne içeriden ne dışarıdan, hiç kimseden talimat almaz, hiçbir merciden talimat almaz.”