Algı Nedir? Kısaca Örnekler İle Psikolojide Algının Tanımı Ve Özellikleri
10.02.2021 - 17:00 | Son Güncellenme:
Algı, beş duyu organı tarafından kavranabilen gerçeklerin zihin tarafından idrak edilmesi ve yorumlanması demektir. Örneğin masanın üstünde kırmızı bir kalemin olduğunu algılamak için öncelikle o kalemin görülmesi gerekir. Zihin yoluyla doğrudan algılanan şeyler ise rüyalar, hatıralar ve kavramlardır. Algı nedir ve çeşitleri nelerdir? Sizin için psikolojide algının özelliklerini örneklerle birlikte derledik.
Algıyı etkileyen birçok unsur vardır. Psikolojik, çevresel ve fiziksel etkenler, algıların kişiden kişiye değişmesine neden olur.
Algı Nedir?
Zihnin belli başlı olguların, görüngülerin ve kavramların arasından seçerek hatırladığı ve öğrendiği tüm kavramlara algı denir. Bu ayrıştırma ve sınıflandırma aşamalarına algıda seçicilik adı verilir. Kişinin, öncelikli olarak ilgisini çeken bir konuyla ilgili nesneleri ve sözleri idrak etmesi bunun en büyük kanıtıdır.
Bununla birlikte algılanan her şey bellek tarafından kısa sürede unutulur. Sadece önemli ve gerekli olan bilgiler hafızada yer edinir.
Kısaca Örnekler İle Psikolojide Algının Tanımı Ve Özellikleri
Toplamda üç çeşit algı vardır. Bunlar sırasıyla Duyusal, Zihinsel ve Sezgisel algıdır.
1- Duyusal Algı:
İşitsel algı - Daha yüksek çıkan seslerin diğer sesleri bastırması, işitsel algının en temel özelliklerinden biridir.
Görsel algı - Mikroskopla bakılan tek hücreli canlıların çok daha net görülmesi görsel algıya örnek olarak gösterilebilir. İnsanlar yaşamları boyunca edindiği bilgilerin yaklaşık %80'ini görsel algı vasıtasıyla öğrenir.
Tat algısı: Bir yemeğin tuzlu mu ekşi mi olduğunu öğrenmek için tat algısını kullanırız. Dil, en hassas organlarımızdan biridir. Aynı zamanda kendisini en hızlı yenileyen organdır.
Koku ve dokunma algıları da duyusal algının içerisinde yer alır.
2- Zihinsel Algı:
Zihinsel algı toplamda dört farklı aşamadan oluşur. Bunlar sırasıyla: Düşünme, Hatırlama, Akıl Yorma ve Ezberlemedir.
3- Sezgisel Algı:
Sezgisel algı, nesnel bir olguya dayanmaz. Düşüncelerden çok duygular ön plandadır.
