Alam en sevdiği yerden uğurlandı

Boğaziçi Üniversitesi’nde kendi ismiyle kurduğu film merkeziyle tanınan, 28 Kasım’da yaşamını yitiren Mithat Alam için dün Boğaziçi Üniversitesi’nde bir anma töreni düzenlendi. Alam’ın cenazesi Bebek Camii’nde kılınan öğle namazının ardından Aşiyan Mezarlığı’nda toprağa verildi.

Üniversitenin Albert Hall’nda yapılan törende Mithat Alam’ın arkadaşları, öğrencileri ve sevenleri konuştu. Hayatı boyunca çevresindekilerde derin izler bırakan, birçok sinefil yetiştiren Alam’ın sevenlerinin bir araya geldiği etkinlik şüphesiz ki tam da onun gurur duyacağı bir törendi. Hatta Mithat Alam Film Merkezi’nin yöneticisi ve Alam’ın yakını Zeynep Ünal konuşmasına “Bugün Mithat Bey yine bizi bir araya topladı ama bu sefer bizi kaynaştırmak için aramızda dolaşmıyor” diyerek onun birleştirici yönüne gönderme yaptı.

Öğrencileri unutmadı

Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Mehmet Özkan, Alam’ın iki vasiyeti olduğundan bahsetti: “Bunlardan bir tanesi gerçekleştirmesi çok kolay olan, taziyelerin Boğaziçi Üniversitesi’nde gerçekleştirilmesiydi. İkincisi, zor olan ise Alam’ın ‘Ben gittikten sonra ağlamayın’ diye belirttiği isteğini gerçekleştirmekti.” Nitekim, hayatına giren herkeste derin izler bırakan Alam’ı uğurlarken gözyaşlarına hakim olmak tüm sevenleri için çok güç oldu.

Her yaştan arkadaşı olan Mithat Alam’ın son dönem yetiştirdiği öğrencilerinin hazırladığı metin de törende okundu. Metinde, “Mithat Hoca bize evini açtı, onun bizi davetleri arkadaş daveti gibiydi. Bize sinemayı sevdirdi. İnsanın sahip olabileceği en iyi arkadaşlardan biriydi, muhabbetinden asla sıkılmazdınız. En çok da güzel bir filmi beraber izlediğimizde keyiflenirdi” cümleleri geçti. Törenin devamında da Mithat Alam’ın sevenleri, öğrencileri, arkadaşları anma konuşmaları yaptılar.

Alam’ın Bebek Camii’ndeki cenaze törenine ise aralarında Onur Ünlü ve Tayfun Pirselimoğlu’nun da olduğu yönetmenler, desteklediği Altyazı dergisinin yayın kurulunun da bulunduğu birçok sinema yazarı, öğrencileri ve sevenleri katıldı.