20.02.2022 - 07:01 | Son Güncellenme:
Habil TANGÖREN - Ahşap yakma sanatı (Pyrography), bir resmin ahşap üzerine transfer edilerek, özel bir havya ile ve gölgelendirme tekniğiyle yakılmasıdır. Geçmişte demirin ateşte kızdırılarak, deri ve ahşap üzerine uygulandığı yakma sanatı, artık modern tekniklerle yaşatılıyor.
Ahşap yakma tekniği, dekoratif amaçlı olarak antik çağlardan beri ahşap ve deri eşyaların bezeme işlemlerinde kullanılmaktadır. Son dönemlerde yeniden popüler olan ahşap yakma sanatı, teknolojinin de kullanılmasıyla en görkemli günlerini yaşıyor.
Düzeltme şansı yok
Bu sanatta, karakalem veya yağlı boyadaki gibi düzeltme imkanınız yok. Bir kez yakılan ahşabı düzeltmek mümkün değil. Ahşap yakma sanatı, şimdilerde eski ustalar ve belediyelerin açtığı kurslarda yeniden canlandırılıyor. Çeşitli uçları olan özel bir havya ile ortaya çıkan eserler görenleri kendine hayran bırakıyor. Ahşap yakma, kahve tonlarına hakim bir sanat. Ahşap yakılarak yapıldığından renkler kahverengi ve tonlarında ortaya çıkıyor. Havya ucu çok bastırıldığında daha koyu renkler elde edilirken, hafif dokunuşlarda daha açık tonlar elde ediliyor.
Ülkemizde bu sanatı yaşatan çok sayıda sanatçı bulunuyor. Bunlardan bazıları çeşitli kurslarda dersler vererek yeni sanatçılar yetiştiriyor ve bu sanatın gelecek kuşaklara aktarılmasına yardımcı oluyor.
Bu sanatçılardan biri de Adana'da yaşayan Yusuf Ziya Güreken. 1955 doğumlu Güreken, Adana Erkek Lisesi'ni 1974 yılında bitirdikten sonra İstanbul'da Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksekokulu'nda okudu. Buradan mezun olduktan sonra çeşitli reklam şirketlerinde çalışan Güreken, daha sonra kendi reklam şirketini kurdu. Yıllarca reklam sektörüne emek veren Yusuf Ziya Güreken, 2005 yılında kendisini emekliye ayırdı ve bu süreçte ahşap yakma sanatıyla tanıştı. Bu büyüleyici sanat kolunda ortaya çıkardığı eserler görenlerin büyük hayranlığını kazandı. Güreken, bir süre sonra Tuzla Halk Eğitim Merkezi'nde eğitmenlik yapmaya başladı ve orada yeni sanatçılar yetiştirdi. Halen özel dersler veren sanatçı, bugüne kadar 4 kişisel sergi açtı, karma sergilerde eserlerini sanatseverlerin beğenisine sundu.
Güreken, sanatıyla ilgili şu bilgileri verdi: "Proje için kullanılacak resim karbon kağıdı ile ahşap üzerine transfer edilir. Koyu gölgeli yerler el ile tespit edilir. Yakma el makinesi ile yakma uygulamasına başlanır ve ilk olarak kalemin yan kenarı kullanılır. Keskin kenarlı uç ile sınırlar yakılması tekniği uygulanır."
‘Kolay gibidir ama...’
“Havya uçları gölgelendirme, çizim yapma ve şekil verme görevlerini üstlenir. Kaliteli bir ürün elde etmek için öncelikle deneyim ve kaliteli malzeme gerekir. Her ne kadar dışarıdan bakıldığında kolay görünen bir sanat gibi dursa da teknik ağırlıklı işlemlerin gerektiği noktalar olmaktadır.
Portre ya da manzara çizimleri yapılacaksa kontraplak tercih edilmeli. Kontraplak açık renkte ve düz olmalıdır. Bu malzemenin hafif bir dokusu olduğu için ortaya çıkan eserler de daha hoş olacaktır."
Sergi hazırlığı
Yusuf Ziya Güreken, şu sıralarda küratörlüğünü yaptığı 3. yakma resim sanatı sergisine hazırlanıyor. İstanbul Sultanahmet’teki Basın Müzesi’nde 11 Nisan’da açılacak olan sergi, 29 Nisan’a kadar gezilebilecek.
‘Ahşap yakma sabır ve titizlik isteyen bir sanat’
Adana’da 1953 yılında doğan Mehmet Pınarbaşı, çalışma hayatına Adana ‘da bankacılıkla başladı. Bu kentte uzun süre görev yaptıktan sonra 1999’da Antalya’ya tayini çıktı. Çalıştığı kamu bankasından 2003 yılında emekli olan Pınarbaşı, bundan sonraki süreci şu sözlerle anlattı:
“Önce içimde bir ukde olan diksiyon kurslarına katıldım. Sonrasında ilk, orta ve lise yıllarında başarılı olduğum resim yapmaya karar verdim. Özel dersler aldığım resim çalışmalarımı daha ileri safhaya taşıdım. Daha sonra çeşitli atölyelerde resim, seramik, rölyef kurslarına katıldım. Çeşitli eserler ortaya çıkardım. Bunların yanında tezhip ve hat çalışmaları da yaptım.
Rölyef atölyesinde deri çalışmalarım da oldu. Çanta ve cüzdan üzerini yakma ile değişik modeller uyguladım. Yine bu atölyede ahşap yakma çalışmalarına başladım. Ahşap yakma sanatının çok farklı, bir o kadar da titiz ve sabırla yapılan bir iş olduğunu anladım ve çok sevdim. Ahşap yakma çalışmaları, modeline ve ebadına göre uzun sürebiliyor. Gölge ve karanlık alanları çok olan modellerin çalışmaları daha da uzun sürebiliyor. Ancak çok keyifli bir sanat dalı.”
‘Pandemiyle bu sanata başladım’
Rize’de yaşayan Nedim Çelik, pandemiden önce zaman geçirmek, el becerisini geliştirmek amacıyla ahşap yakma sanatına başladı. Ancak Çelik, zaman içinde ortaya koyduğu eserlerle çevresinin beğenisini ve takdirini kazandı. Pandemi döneminde eve kapanmak zorunda kalan ve bu sürede giderek daha güzel eserler ortaya çıkaran Çelik, “Çevremden aldığım olumlu tepkiler ve uzun yıllardır bu sanatla uğraşan ustaların takdiri, beni de bu sanatı yaptığıma inandırdı. Facebook’ta açtığım sayfada bu sanatı öğrenmek isteyenlere hem teknik bilgi hem şablon desteğinde bulunuyorum” dedi.