Adli mahkûmlar aşklarını ilan etti

Antalya’da Gezi Parkı eylemlerine katılan ve eylemde taktığı kırmızı fuların da suç unsuru sayılması nedeniyle hakkında açılan davadan 4 ay 6 gün tutuklu kaldıktan sonra tahliye edilen Ayşe Deniz Karacagil, cezaevinde çok sayıda aşk mektubu aldığını ama cevap yazmadığını anlattı.

‘Biraz tatil yapmış oldum’
Ayşe Deniz Karacagil, 127 günlük cezaevinde kaldıktan sonra, 6 Şubat’ta, Antalya 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuklu diğer 2 kişiyle birlikte tahliye edildi. Tutuklandığı zaman önce Antalya L Tipi Cezaevi’ne gönderilen, sonra Alanya’ya sevk edilen Karacagil, cezaevine gönderilirken “Biraz tatil yapmış olurum” diye düşündüğünü anlatarak, şunları söyledi:

‘Şaka komitesi kurduk’
“Çünkü en turistik yer; Alanya’ya gidiyordum. Bütün turistler buraya gelmek için can atıyor. Biz pek gezemiyorduk ama komikliğe vurmuştum. Kendimi hiç hapishanede düşünmedim, o kurumu okul olarak değerlendirdim. Mesela bir arkadaşın gitarı geldi, akortları öğrettim, 4-5 parça çalmaya başladı. Gitar ve bağlama çaldım. İngilizce pratik çalıştım.”
Koğuşta ’şaka komitesi’ kurarak zorluklarla başa çıktıklarını dile getiren Ayşe Deniz, açık görüşler sonrası çok üzüldüğünü ve uyuyamadığını söyledi. Karacagil, 14 kişilik koğuşta en küçüğün kendisi olduğunu, cezaevi sürecinde çoğu kadın, din ve toplum, felsefe üzerine araştırmalar, şiir ve romandan oluşan 55’e yakın kitap okuduğunu söyledi.
Karacagil’e 4 aylık cezaevi yaşamında yüzlerce mektup gönderildi. Türkiye’nin dört bir yanından, hatta İngiltere ve Almanya’dan mektuplar alan Karacagil, bu mektuplar arasında hak arama mücadelesine verilen desteğin yanı sıra aşk mektupları da bulunduğunu anlattı. Aşk mektuplarının genellikle başka cezaevlerindeki adli mahkûmlar tarafından gönderildiğini söyleyen Karacagil, diğer mektuplara yanıt verdiğini ama aşk mektuplarının hiçbirine yanıt vermediğini söyledi.

‘Renkli kalem için toplantı’
Cezaevinde renklerin hayli sıkıntılı bir konu olduğunu anlatan Ayşe Deniz, “Kırmızı alamıyorsun, sosyalizmin simgesi. Yeşil giyemiyorsun, asker rengi. Lacivert, gardiyan rengi gibi bir şeyler var” dedi. Ayşe Deniz, boya yapmak için istediği keçe kalemler nedeniyle cezaevi yönetiminin toplanıp tartıştığını belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:
“Düşünün o kadar önemli şey ki. O kadar takım elbiseli adam, ’keçeli kalemi verelim mi vermeyelim mi’ onun tartışmasını yapıyor.”