02.02.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:
ÇİĞDEM YILMAZ İstanbul - Şişli Nişantaşı'ndaki evinin önünde düzenlenen suikast sonucu öldürülen gazetemizin Genel Yayın Yönetmeni ve Başyazarı Abdi İpekçi, dün ölümünün 43'üncü yılında mezarı başında düzenlenen törenle anıldı. Abdi İpekçi'nin Zincirlikuyu Mezarlığı'ndaki kabri başında düzenlenen törene İpekçi'nin kızı Nükhet İzet, Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mete Belovacıklı, Milliyet Gazetesi yazarı Tunca Bengin, Hürriyet Gazetesi yazarı Sedat Ergin, Milliyet Gazetesi Okur Temsilcisi Belma Akçura, Milliyet Gazetesi Haber Araştırma Müdürü Pınar Aktaş, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreteri Sibel Güneş, Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç, İstanbul eski Barosu Başkanı Turgut Kazan, CHP İstanbul İl Başkan Yardımcısı Saniye Yurdakul'un yanı sıra gazeteciler ve İpekçi ailesinin yakınları katıldı.
'43 yıldır yaşatıyorlar'
Okunan duanın ardından törene katılanlara seslenen Abdi İpekçi'nin kızı Nükhet İzet şunları aktardı:
"Abdi İpekçi'nin, Milliyet Gazetesi'ndeki varlığı, 30 yılı bile bulamamıştı. Ama Milliyet Gazetesi onu, sonradan 43 yıl daha yaşattı, yâd etti, var etti. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, her yıl burada var oldu. Yakın dostları, arkadaşları teker teker hayatlarını kaybedene kadar hep buradaydılar. Milliyet'ten Sami Kohen, Galatasaray'dan Selahattin Beyazıt ve ilk avukatlarımızdan Uğur Alacakaptan bu yılın acı kayıpları arasında.
Bu yıl da onun çocukluğuna gidelim. İkinci Dünya Savaşı yıllarında on iki yaşındaki Abdi İpekçi'ye bakalım. İlkokul bitirdiği yıl, bir okul defterine, kalemle yazdığı bir romanda şöyle söylemiş; 'Bir Türk hiçbir zaman başka birinin yamağı olmaz.' Romanda bir Türk üsteğmen, güçlü bir uçak modeli geliştiriyor. Amerika Birleşik Devletleri, bu modeli satın almaya talip oluyor. Türk mühendisler, Eskişehir'deki fabrikada, hava filosu için gerekli işlemleri tamamlayıp yola çıkıyorlar. Çeşitli komplolarla karşılaşıyorlar, birçok tehlikeyi aşıp sonunda Amerika'ya ulaşıyorlar. 'Siz Türk'ün gücünü bütün dünyaya tanıttınız, havacılık saflarımıza yeni model kazandırdınız' romanında böyle bir cümle kuran, on iki yaşındaki Abdi İpekçi'nin bu türden hayalleri vardı. Görevleri can almak olan tetikçilerin kurdukları pusuda, son nefesini verene kadar da, hep böyle hayaller içindeydi. Türkleri, Amerika gibi teknik üstünlüğü olan bir ülkenin, gıpta edeceği bir uçağı yapmaya layık gören, her konuda gelişmiş bir Türkiye hayali besleyen, o Abdi'yi yok etmek isteyenler acaba kimlerdi?"
‘Abdi İpekçi gazeteciliği bitmedi’
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreteri Sibel Güneş, şunları söyledi:
“Abdi İpekçi’nin yazılarında üzerinde durduğu en önemli şeyler; bu ülkenin bölünmez bütünlüğü, demokrasi ve barış. Gazetecilikten ödün vermemesi de en önemli özelliklerinden birisi. Her 1 Şubat’ta buraya geleceğiz ve ‘Abdi İpekçi neden öldürüldü?’ sorusunu sormaya devam edeceğiz. ‘Abdi İpekçi gazeteciliği bitti’ diyenlere de bitmediğini ve bu ülkenin Abdi İpekçi gazeteciliği anlayışıyla mesleğini yapabilirse, daha aydınlık yarınlara çıkacağını söyleyeceğiz.”
TBMM’de de anıldı
Abdi İpekçi, TBMM Genel Kurulu'nda da anıldı. CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, "1 Şubat 1979, Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Abdi İpekçi suikasta kurban gitti. Toplumsal barışımıza vurulan bu hain olayın hâlâ tüm boyutlarıyla ortaya çıkarılmamış olması ayrı bir üzüntümüzdür. Merhum İpekçi'ye bu vesileyle Allah'ımdan rahmet diliyorum, mekânı cennet olsun" dedi.
İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta da "43 yıl önce uğradığı suikastte hayatını kaybeden gazeteci Abdi İpekçi'yi rahmetle anıyorum" ifadelerini kullandı.
MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay ise "1 Şubat 1979 gazeteci Abdi İpekçi'nin katledilmesinin tarihi, 19 Kasım 1979, yine gazeteci İlhan Egemen Darendelioğlu'nun katledildiği tarih, 24 Ocak 1993 Uğur Mumcu'nun katledilişinin tarihi... Ve 26 Ocak 2014'te PKK'lı teröristler tarafından partimizin İstanbul Esenyurt seçim bürosuna düzenlenen silahlı saldırıda gazeteci Cengiz Akyıldız şehit olmuştu. Gazetecilere yapılan bütün saldırıları ve PKK terör örgütünü lanetliyorum" dedi.