40 yıl devlette çalıştım

Yazıda, delillerin henüz toplanmadığı, Özer’in kaçma ve saklanma şüphesini uyandıran somut olguların bulunduğu, bu nedenle adli kontrol tedbirlerinin yetersiz kalacağı kaydedildi. Özer’in nöbetçi sulh ceza hakimliğindeki ifadesi de ortaya çıktı. Özer, ifadesinde “Bu bir siyasi davadır. Ben bir akademisyenim, profesörüm. 40 yıl boyunca devletin çeşitli kademelerinde çalıştım, Milli Eğitim Bakanlığı’nda görev yaptım, üniversitelerde dekanlık, kurucu dekanlık, senato ve yönetim kurulu üyeliği gibi pozisyonlarda bulundum. Bu süre içinde hakkımda hiçbir soruşturma ve kovuşturma olmamıştır” dedi. İstanbul’da düzeni bozmak, infial yaratmak için bu adımların atıldığını savunan Özer, “Hiçbir belgeye dayanmayan iddialarla suçlanıyorum. Hiçbir örgütle ilgim yoktur” ifadelerini kullandı.

‘İsmimin geçmesi suç mu?’

Özer “2002 yılında Öcalan ile yapılan görüşmede iradem dışında ismimin geçtiği iddia ediliyor. Yazarım, herkes okuyabilir ve görüş belirtebilir. Orada ismimin geçmiş olması herhangi bir delil midir? Başka bir insanın isminin zikredilmesi bu suçu mu yaratır?” diye sordu. Suçlamalara ilişkin bir görüşme kaydı hakkında da Özer “Mehmet Kaya’nın kendisi değil de akrabalarının terör örgütü üyesi olduğu söylenmiştir; ben tanımıyorum. Annesi ölmüş, ben ‘Başınız sağ olsun, değerli anneniz varmış’ demişim. Bu ne anlama geliyormuş? Bunların hepsi uydurma, zorlama siyasi atraksiyonlar ile görevden alınmam için uydurulmuştur” diye konuştu.

‘İrtibatım yok’

Özer siyasi kimliği olduğunu belirterek “Her gün onlarca insan beni arar. O insanların kim olduğunu bilmem; arayanların GBT’sini soramam” dedi. Özer, terör örgütünün yöneticilerinden Remzi Kartal’la ilgili de “Vanlıdır; Van milletvekiliydi. Aynı aşiret mensubuyuz. Yurt dışına çıktıktan sonra irtibatım yoktur; benzer bir ideolojiye ve dünya görüşüne sahip değilim” dedi. Özer ifadesinde “10 yıldan fazladır CHP’ye mensubum. İmamoğlu’nun danışmanlığını yaptım. Devlet Planlama Teşkilatı’nda Recep Yazıcıoğlu ile görev yaptım. Bugüne kadar bir şey yok; 10-15 yıl önceki birtakım olaylar gündeme getirilerek görevimden uzaklaştırılmaya çalışılıyorum” ifadelerini kullandı.

Para trafiği ve MEBYA-DER

Savcılığın sevk yazısında, teknik takip sırasında Ahmet Özer’in 15 Aralık 2023’te Van’da terör örgütünün yapılanmalarından MEBYA-DER’e giriş yaptıklarının tespit edildiği belirtildi. Özer’in banka hesabından 482 bin 750 lira gönderdiği şirketin sahiplerinden Faik K. hakkında terör örgütüne üyelik gibi suçlardan işlem yapıldığı aktarıldı. Özer’in hesabına 29 Mart’ta Muhammed S.Ö. tarafından 1 milyon 289 bin lira para girişinin olduğu kaydedildi.