23.05.2021 - 12:17 | Son Güncellenme:
AA
Milli Savunma Bakanı Akar, beraberindeki TSK komuta kademesi ile kamuoyunda “uçak gemisi” olarak adlandırılan Türkiye’nin en büyük savaş gemisi TCG Anadolu’nun inşa çalışmalarını inceledi, faaliyetlere ilişkin bilgi aldı.
Akar: "Yunan komşularımız eylem ve söylemleriyle yapılan çalışmaları, olumlu gidişatı provoke, sabote etmek için ellerinden gelen gayreti gösteriyorlar. Bu yolun çıkar yol olmadığını kendilerine hatırlatmak istiyorum. Bu söylemlerle, tahriklerle, provokasyonlarla bir yere varmalarının imkanı yok''
Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ve Bakan Yardımcısı Muhsin Dere ile İstanbul Sedef Tersanesi’nde inşası devam eden TCG Anadolu Çok Maksatlı Amfibi Hücum Gemisi'nde incelemelerde bulundu.
Tersane yetkililerinden çalışmalara ilişkin brifing alan Akar ve TSK komuta kademesi, TCG Anadolu inşasında görevli personelle bir araya geldi. "Büyük işler yaptığınıza burada bir kere daha tanık olduk." ifadesiyle çalışanları tebrik eden Akar, son dönemde yerli ve milli savunma sanayisinde atılan önemli adımlara dikkati çekti.
Yerli ve milli savunma sanayinin çok ciddi sistemleri, alt sistemleri üretir hale geldiğini aktaran Akar, "Bu, ülkemiz için büyük bir gurur ve onur kaynağıdır. İnşallah önümüzdeki dönemde bu çok daha ileri düzeylere gidecek." diye konuştu.
Akar, savunma sanayisinde her türlü hafif silah, top, helikopter, gemi, İHA, SİHA, elektronik malzeme ihraç eder seviyeye gelindiğini belirterek, “Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğiyle, teşvikiyle bu noktaya gelen savunma sanayisinde bundan sonra çok daha önemli işler ve çetin bir yol olduğunun farkındayız. Çalışarak bu güçlüklerin üstesinden geleceğimizden eminiz ve buna inanıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin terör ve teröristle mücadelesini büyük fedakarlık ve kararlılıkla sürdürdüğünü dile getiren Akar, "Mehmetçik, şanlı tarihine yaraşır şekilde büyük başarılar sağlamaktadır, ülkesine ve milletine olan borcunu ödemekte, yerine getirmektedir." dedi.
Bu sadece bizim için değil, bölge için, dost ve kardeşlerimiz başta olmak üzere tüm dünyada ihtiyaç duyulduğu hallerde, her türlü insani yardım için, onları desteklemek bakımından, doğal afetlerde, diğer insani yardım konularında başarılı bir şekilde kullanabileceğimiz bir platform." diye konuştu.
NATO'daki faaliyetlerin, sorumlulukların yerine getirilmesinde de TCG Anadolu'nun önemli bir fırsat sağlayacağını söyleyen Akar, "Geminin tamamlanmasıyla önemli bir adım atılacak ve ana vatandan çok daha uzak yerlerdeki hak ve menfaatlerimizle alakalı, bölge ve dünya barışı ile alakalı, dost ve kardeş ülkelerle, müttefiklerimizle olan münasebetlerimiz konusundaki vazifelerimizde bize büyük bir yarar sağlayacak." ifadelerini kullandı.
Kamuoyunda uçak gemisi olarak bilinen, Türkiye'nin ilk yerli ve milli savaş uçak gemisi "Çok Maksatlı Amfibi Hücum Gemisi TCG Anadolu" geçen günlerde Bayraktar TB3'ü, Anadolu’nun üzerinde ilk kez gördük. Sistemin nasıl işleyeceğini anlatan uzmanlar, TCG Anadolu’da SİHA konuşlanmasını ‘TSK’daki zihinsel dönüşümün kilometre taşı’ olarak değerlendiriyor.
Geçtiğimiz günlerde Bayraktar TB3’ü, TCG Anadolu’nun üzerinde ilk kez gördük. Sistemin nasıl işleyeceğini anlatan uzmanlar, TCG Anadolu’da SİHA konuşlanmasını ‘TSK’daki zihinsel dönüşümün kilometre taşı’ olarak değerlendiriyor.
TRT Haber'den Sertaç Aksan'ın haberine göre Baykar Savunma Genel Müdürü Haluk Bayraktar, geçtiğimiz günlerde katıldığı bir etkinlikte TCG Anadolu amfibi hücum gemisine konuşlu Bayraktar TB3 S/İHA’ya dair bir görüntü paylaştı. Kamuoyunun ilk kez tanık olduğu görüntü, sadece savunma sanayii çevrelerinde heyecan uyandırmakla kalmadı, uluslararası medyada da geniş yer buldu.
Doğan öncelikle Baykar TB3 fikrinin ilk ortaya çıkmasından itibaren birçok önemli gelişmenin yaşandığına işaret ediyor. TCG Anadolu ve SİHA kelimelerinin yan yana gelmesini “Dünyada ilk kez bir havuzlu çıkarma gemisinde İHA-SİHA kullanılacak. Bunu sadece çıkarma gemisi olarak değil herhangi bir deniz platformu üzerinden de söyleyebiliriz. İlk kez bir deniz unsuru tamamen insansız hava araçlarının kullanımına uygun hale getirildi” bilgisiyle özetliyor Doğan.
Bu durumun görünenden çok daha kritik bir kabiliyete işaret ettiğini düşünüyor Kadir Doğan. Söz konusu yaklaşıma göre bir gemiye bu denli kısa sürede SİHA entegrasyonu sağlayabilmek, TSK’nın zihinsel dönüşümünün kilometre taşı.
“Bu hamleyle geleceğe yönelik ne kadar inovatif yaklaşımları olduğu ve ellerindeki imkanları değerlendirme konusunda kabiliyetlerini dünyaya gösterdiler” diyen Doğan, Türkiye’nin bir deniz sisteminden kalkabilecek ve istihbarat/keşif/gözetleme yapabilecek araç geliştirmiş olmasının kesinlikle yabana atılmaması gerektiğini söyledi.
Temel olarak bir hava aracının kalkış yapabilmesi için belirli hızlara ulaşabiliyor olması gerekir. Bu hızlar genelde pistten kalkışta yavaş yavaş hızlanarak gerçekleşir çünkü pistler yeterince uzun olduğu için hız kazanma konusunda yeterli zamana sahipsinizdir.
“Yeterli değil. Bu nedenle de harici bir yapı ile aracın durdurulması gerekiyor. TB-3 gibi mekanik olarak kompozit bir yapıda olan ve görece daha hassas sayılabilecek bir araç için ise inovatif bir çözüm gerekiyor. Bana kalırsa piste gerilecek elastik bir ağ yapısı ile platformun hızının azaltılması amaçlanıyor.Aynı zamanda bazı hava araçlarında motor tarafından ters itki sağlanarak da platformun yavaşlatılması sağlanabiliyor ancak en azından mevcut TB2 motorlarında bu kabiliyet yok. TB-3’de böyle bir kabiliyet de olması mümkün olabilir.